Ali Göktaş: Sürekli yenilik, kalite, ilkeli ilişkiler Bizi Türkiye Lideri Yaptı

Ali Göktaş: Sürekli yenilik, kalite, ilkeli ilişkiler Bizi Türkiye Lideri Yaptı

Göktaş Şirketler Grubu yönetim kurulu başkanı Ali Göktaş başarı hikayesini özetledi...

A+A-

İnşaat sektörü ve onun tedarikçisi kuruluşlarının onlarca başarısı hikâyesi var.  Anadolu’nun farklı bölgelerinden gelip büyük kentlere yerleşen, burada üretim odaklı çalışan kimi aileler;  kendi sektörlerinde bugün dünya ile rekabet edecek üretim  ve pazarlama gücüne ulaştılar.

Göktaş Şirketler Grubu bu hikâyelerin en heyecan verici örneklerinden biridir diyebiliriz. 90 metrekarelik bir dükkândan dünya ile rekabet edebilecek fabrikaları kurmanın, alanında Türkiye lideri olmanın hikayesini  Göktaş Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Göktaş’tan dinlemek istedim.

Ali Göktaş bizi  İzmir/Karabağlar semtindeki şirket genel merkezinde karşılıyor.  Anadolu insanına özgü sıcak, içten, gösterişten uzak odasında hem çayımızı içtik, hem de GÖKTAŞ kapağı zirveye taşıyan o inanılmaz yolculuğun basamaklarında ilerledik.

İşte size özel hazırladığımız o söyleşi;

 

Bize Göktaş Grup’u biraz anlatır mısınız? Göktaş Kapak ne zaman kuruldu? Siz bu mesleğe nasıl başladınız?

Göktaş kapak baba mesleğimizdir. 1983 yılında İzmir’e geldim. Baba mesleğini Karabağlar sanayisinde öğrendim. 1987 yılında 90 metrekarelik ilk atölyemizi Yeni Çamlık’ta açtık. 1996 yılında Ömer Ali Göktaş limited şirketini kurduk. Bu şirket inşaat taahhüt işleri de yapıyordu. Göktaş Mobilyayı da bu şirketin yanında büyütüyorduk.

 2002 yılında Göktaş Mobilyayı Torbalı’da kurduk. Göktaş mobilyanın kurulmasından sonra şirketin büyümesi hızlandı. İlk etapta Göktaş mobilya bünyesinde kapı üretimine öncelik verdik. Daha sonra Göktaş Kapak’ı kurduk. İlerleyen dönemde Göktaş mobilyanın modüler bölümünü kurduk. Tamamen esnafa yönelik bir çalışma. Modüler bölümünde esnaf (bayi) üzerinden hazır mutfakları tüketiciyle buluşturduk.

GÜNLÜK BİN KAPI ÜRETİM KAPASİTESİNE ULAŞTIK

Günümüzün ileri teknolojisini kullanan bir modüler bölüm kurduk.  Kapak bölümümüzde de ileri teknoloji kullanılıyor. En son kapı bölümümüzde de teknolojimizi yeniledik. Bugün itibariyle günlük bin kapı üretim kapasitesine ulaştık. Göktaş mobilya son olarak plaka üretim tesisini kurdu. Şu anda 4 ayrı üretim tesisimizle çalışmaya devam ediyoruz.

Aile Şirketi misiniz?

Evet aile şirketiyiz. 3 kardeş bu işin başındayız.  Kardeşler arasında da görev bölümü var. İhracat, üretim, pazarlama, insan kaynakları, AR-GE, kalite kontrol,  maliyet muhasebe,  halkla ilişkiler, satış sonrası hizmet  gibi… birçok birim var ve aynı zincirin birer halkası gibi, birimler birbirini sürekli tamamlar ve performansları sistem tarafından izlenir.

Biraz Pazar alanınızdan bahseder misiniz? İç ve dış pazarda ne konumdasınız?

İç pazarda Türkiye genelinde 13 şubemiz var. Bursa, İstanbul, Manisa, Denizli, Aydın, Samsun, Trabzon’da şubelerimiz var. Manisa’daki satış mağazamız  o bölgenin iç Pazar ihtiyacının önemli bir kısmını karşılar.  Karabağlar’da 1100 metrekarelik kapalı alan üzerinde 5 katlı toplam 5 bin metrekare büyüklüğünde bir merkez binamız var. 2017 yılında Makedonya da da yatırımlarımız olacak.

İzmir’deki pazara ne kadar hakimsiniz?

Sadece İzmir’de değil Türkiye genelinde ilk 3 firmadan biriyiz. Kapı konusunda, kapak konusunda, modüler konusunda ilk sırada olduğumuzu, rakibimizin olmadığını düşünüyoruz. Bizim rakiplerimiz ya mobilya, ya kapak,  ya kapı ya da plaka üretirken Göktaş dördünü birden üretiyor. Kapısını da, kapağını da, modüler gövdesini de, kendi üretiyor. Bunun yanında yapı market de işletiyor. 3 bin kaleme yakın ürün satışı gerçekleştiriyor.

Bildiğimiz kadarıyla ihracat da yapıyorsunuz…

10 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Irakta kendi Showroom larımız var. Son 1 yıla kadar Irak iyi bir pazardı. 1 yıldır zor bir Pazar. Ancak biz burada sağlam temeller kurduk. Bu zor dönemde de şubelerimizi kapatmadık. Arap ülkelerinde bayilerimiz var. Azerbaycan’da bir Azeri firması ile ortak çalışmalarımız var. Azerbaycan’nın 5 şehrinde şubemiz var.

Ortadoğu ve Afrika bölgelerinde Türk inşaat şirketleri milyar dolarlık yatırımlar yapmaya başladı. Siz de bu bölgelere yatırım yaparken inşaat sektörü ile paralel olarak hareket ediyor musunuz?

Ortadoğu ve Afrika’da inşaat sektörü Avrupa’nın çok ilerisinde…Cezayir, Fas, Tunus gibi ülkeler çok iyi bir Pazar. Bizde bu yüzden bu bölgeleri hedef pazar olarak belirledik. Hükümetimiz bu anlamda  önümüze önemli hedefler koydu. İhracatçıya büyük  önem veriyor. Ülkemiz için çok çalışmak zorundayız. Bulunduğumuz coğrafya zor bir süreçten geçiyor. Türkiye’yi sadece askeri değil, ekonomik anlamda çökertmek isteyenler var. Biz sanayicilere, üretim, ihracat odaklı firmalara düşen milli bir sorumluluk var. Durmaksızın çalışmak ve daha çok ihracat yapmaktır. Ben ve ekibim bu anlamda tam bir ihracat seferberliği ilan ettik.  Daha önce  ticari açıdan riskli bulduğumuz ülkeleri de şimdi irdeliyor ve açık kaplılar arıyoruz.  İnşallah mahcup olmayız.

Suriye’de bir yıkım var. Kısmen bir anlaşma sağlandı. Başta Halep olmak üzere birçok kent yeniden inşa edilecek. Rusya, İran ve Türkiye’nin bu konuda çabaları var. Bunu söylemek için biraz erken belki ama Suriye ile ilişkiler geliştiğinde bize bir pazar çıkar mı?

Sınır komşumuz, Türkiye ile akrabalık ilişkileri var. Suriye’nin ilerde Irak’tan daha büyük bir Pazar olacağını düşünüyorum. Şu anda çok kötü bir tablo var ancak iş adamı gözüyle bakacak olursan ilerde çok devasa bir pazara dönüşecek. İlişkilerimizi daha iyi seviyelere taşımak lazım… hükümetimizin politikalarıyla orantılı dış ticaret ilişkileri kuruyoruz.  Yeter ki bize Suriye’ye yönelin denilsin.  Bugün Irak’taki ihracat ve satış stratejimizi, deneyimlerimizi Orada da uygularız.  Bunları konuşmak için erken. İnşallah coğrafyamızda kardeş kanı  akmaz.

Avrupa ülkelerine ihracat yapıyor musunuz?

Avrupa ülkelerine ihracatımız yok. Hiçbir zaman da hedef Pazar olarak seçmedik. Çünkü Avrupa’nın gittikçe daralan bir pazarı var. Bizatihi mobilya konusunda kendine yetmeyen bir pazarı var. Avrupa inşaat ve gelişme bakımından son 30-40 yıldır yerinde patinaj yapıyor. Yoksa orayla da rekabet edebilecek konumdayız.

Dövizdeki artışın sizin sektörünüze yansıması nasıl oldu?

Türkiye’de dışarıdan gelen baskılar sonucunda artan dövizin tüm sektörlere olduğu gibi bizim sektörümüze de etkisi oldu. Ancak Türkiye’de yatırımcıların beklentisi dövizin düşmesi yerine faiz oranlarının düşmesi. Sanayicinin düşündüğü hiçbir zaman döviz değil, aldığı ürün değil sattığı üründür.  Faizlerin tek haneli rakamlara düşmesi sanayinin büyümesine, Türkiye’nin büyümesine büyük katkı sağlayacaktır.  Sanayiciye, ihracat ve üretim odaklı şirketlere  düşük faiz politikası uygularsak dış ülkelerle rekabet gücümüz daha da artar. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu anlamda söylediklerine kesinlikle katılıyorum. Faizlerin düşmesi gerekiyor. 

Şirket bünyesinde kaç kişiyi doğrudan veya dolaylı şekilde istihdam ediyorsunuz?

Şu anda 300’ün üzerinde çalışanımız var. Bunun 100’e yakını beyaz yakalı dediğimiz teknik kadrodan oluşuyor. Pazarlama ekibiyle beraber 300’ün üzerinde çalışanla çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Kapı, mobilya, mutfak ve diğer ürettiğiniz ürünlerin tasarımı size mi ait? Bunun için bir Ar-Ge biriminiz var mı?

Kapı, mutfak, kapak modellerimizin çiziminin tamamı bize özgü. Göktaş’ın sadece tasarım ve renk işiyle uğraşan bir Ar-Ge ekibimiz var.

Ürün satışlarınız daha çok perakende mi yoksa toptan kanaldan mı gerçekleşiyor?

Hem toptan hem de perakende satış yapan bir firmayız. Daha çok toptan satış yapıyoruz.  Esnafa yönelik çalışan bir şirketiniz.  Projelerde bayiler üzerinden ürün veriyoruz. Biz bayilere ürün veriyoruz onlar piyasaya dağıtıyor. Sadece yapı marketlerimizde perakende satışlarımız var. Diğer tüm ürünlerimizin satışlarını bayi üzerlerinden toptan gerçekleştiriyoruz.

 

Mobilya sektöründe şu anda dünya devi olan ülke hangisi?

İtalya ve Almanya bu sektörde dünyanın en iyileri. Son dönemlerde İtalya’nın Almanya’nın bir adım önüne geçtiğini düşünüyorum.. Türkiye de artık tüm dünyaya ihracat yapabilen bir konuma geldi. Plaka ve diğer ürünler konusunda çok ilerideyiz.

Sizin Ege Sivaslılar Sanayici ve iş Adamları Derneği’niz de var…

2013 yılında kurduğumuz bu dernekte Sivaslı hemşerilerimiz arasında güçlü bir ticari ilişki kurmayı hedefledik. Dernek üyelerimiz iş deneyimi kazanıyor, dış Pazar bilgileri oluyor. İhracat, ithalat yapan Sivaslı hemşerilerimizi birleştirmek ve ortak bir Pazar kurmak amacındayız.

Dernek olarak Mesafe alabildiniz mi?

Belli bir düzeyde başarı elde etiğimizi söyleyebilirim. Biz firma bilgimizi, tecrübelerimizi diğer iş adamlarımızla paylaşıyoruz. Toplantılarda seminerlerde bu bilgi ve tecrübelerimizi aktarıyoruz.

İthalat yapan iş adamlarımızın özellikle gümrük girişlerindeki ağır bürokrasiden, ruhsat ve imalat sorunlarından yakındıklarına şahit olduk. Siz bu konuda neler söyleyebilirsiniz? Bürokrasi konusunda tıkandığınız konular oluyor mu?

Tükiye’deki sanayiciler yerel yönetim organlarından, Bürokrasideki en üst noktalara kadar hep sorun yaşıyorlar. Göktaş bu tür problemlerle pek karşılaşmadı. Ancak iş dünyasının bu konudan mustarip olduğunu duyuyoruz. İhracat yaparken pek bir sorun yaşanmıyor ama ithalat sıkıntılı bir süreç. Çok sıkı denetimlerden geçiyor.

BİLGİ NOTU: Ağustos 2018 itibariyle Göktaş gruop yönetimi el değiştirmiştir. Ali Göktaş'ın Göktaş Gruop ile bağlantısı kalmamıştır.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum