220 Dairenin İnşaatını Jeneratör Elektriğiyle Bitirdi
2005 yılından beri markalı konut üreten Barış Öncü, ilk projesini Çiğli Yakakent Mahallesi’nde hayata geçirdi. TEDAŞ, yatırım planları içerisinde olmadığı gerekçesiyle trafo yapmayınca Öncü, 220 dairenin inşaatını jeneratörden ürettiği elektrikle bitirdi.
1977 Tokat doğumlu Barış Öncü, 1985 yılında ailesiyle beraber İzmir Çiğli’ye yerleşti.
Babası Ali Öncü, Tokat’ta kamu müteahhitliği yapıyordu. 1980 ihtilali olunca işleri bırakıp Almanya’ya işçi olarak gitti. 1983 yılında Almanya’dan geri döndü. 1985 yılında da İzmir’e taşındı. Karşıyaka Belediyesi ve Çiğli Belediyesinin altyapı ve çevre düzenlemesini yaptı. Adnan Menderes Havalimanı inşaatında da taşeronluk yaptı. Babası 1997 yılında vefat edince 20 yaşında kendisini bir anda ticaretin içerisinde buldu. İki yıl boyunca babasının aldığı işleri tamamladı.12-13 yaşından beri şantiyelerin içerisinde olan Barış Öncü, sivil toplum kuruluşlarında da aktif olarak yer alıyor. Çiğli Müteahhitler ve İş Adamları Derneği başkanlığını sürdüren Öncü, İzmir Ticaret Odası’nda da inşaat komitesi başkanlığı görevini sürdürüyor. İnşaat sektörünün yakından tanıdığı Barış Öncü’ye biz sorduk, o ise içtenlikle yanıt verdi.
Ne zamandan beri bu sektörün içerisindesiniz?
Ben şantiye tozu yutarak büyüdüm. 12-13 yaşından itibaren hep şantiyelerin içerisindeydim. Çok amelelik yaptım. Harç yapıp el arabasıyla çok taşıdım. Altyapı işlerinde çalıştığımız için istinat duvarları yapıyorduk. Taş duvarda çok çalıştım. Kamyona elle çok taş yükledim. Kırıcı taşı kırardı, ustalar şekillendirirdi. Biz de boyumuzdan büyük taşları ellerimizle kaldırıp kamyona atardık. Ellerimiz nasır içerisindeydi.
Çalışırken eğitim hayatınız devam ediyor muydu?
Evet. Hafta içi okula gidiyor, haftasonu ve tatillerde babamın yanında çalışıyordum. İlk ve ortaöğretimimi Çiğli’de tamamladım. Çınarlı Endüstri Meslek Lisesi’ni bölüm birincisi olarak bitirdim. İlk iki yıl yüksek puan almama rağmen hedeflerim çok yüksek olduğu için puanımı aşan tercihler yaptım. Üçüncü yıl üniversiteye hazırlanırken babam vefat etti. Babamın işlerini sürdürmek zorunda olduğum için üniversite okuyamadım. Açıktan bitirmeye çalıştım ama işle beraber yürümediği için sürdüremedim.
2018'DEN İTİBAREN SİRİUS YAPI OLARAK DEVAM EDİYOR
İşin başına geçtikten sonra neler yaptınız?
1997-2005 yıları arasında altyapı taahhüt işleri yapmaya devam ettim. 2003 yılında bir arkadaşımla beraber beton parke tesisi kurup 2 yıl işlettim. 2005 yılında çok ortaklı bir yapı ile Çamlıkent projelerini başlattık. Çiğli, Balatçık, Harmandalı bölgesinde 1.700 konut inşa ettik. 2011 yılına kadar Çamlıkent projelerine devam ettik. 2011 yılından sonra tek başımıza devam ettim. 2014 yılına kadar bir yandan taahhüt projeleri de yapmaya devam ediyorduk. 2014’te taahhüt projelerini tamamen bırakıp konut üretmeye devam ettim. 2018 yılında Sirus markamızı oluşturarak bu markayla projeler ürettik. Sirius Yapı olarak yatırımlarımıza devam ediyoruz.
Taahhüt işinden konut işine nasıl geçiş yaptınız?
1999 depreminin konut inşaatlarına yönelmemizde önemli bir etkisi oldu. İşini severek yapan ve hakkaniyetli olan insanların konut yaşam alanları oluşturması gerektiği kanısına vardım. Bir şekilde konut inşaatlarına başlamamız lazımdı. Fikirsel olarak bunun altyapısını kurduk. Çok hızlı bir şekilde geçiş yapamıyorsunuz. 2005 yılında bu düşüncemizi ancak hayata geçirebildik.
1 MİLYON LİRAYA TRAFO KURDUK
İlk konut projenizden bahsedebilir misiniz?
İlk projemizi Çiğli Yakanet’te hayata geçirdik. Konut inşaatına başlayan müteahhitler 3-5 daire ile başlarken biz 220 daire ile başladık. Zor ve eğimli bir araziydi. Projeye başlayacağımız zaman elektrik, yol, su hiçbir şey yoktu. TEDAŞ’a gittik. TEDAŞ, ‘Bizim yatırım programımızda yok trafo yapamam’ dedi. Proje lansmanını yapıp bazı dairelerin satışını yapmıştık. TEDAŞ trafo yapmıyor diye projeyi erteleme şansımız yoktu. Müşterilerimize söz vermiştik diye 220 dairenin inşaatını jeneratörle bitirdik. Her gün bidon bidon mazot taşıyorduk. İlk projemizi tamamen jeneratörden ürettiğimiz elektrik ile bitirdik. Biz projeyi bitirdikten sonra TEDAŞ yine ‘ben trafo yapamam siz yaparsanız elektrik veririm’ dedi. Mecburen 8 kilometrelik yeraltı enerji nakil hattını kendimiz çektik. 2 tane trafo binasını kendimiz tesis ettik. İZSU’nun yapması gereken şebekeyi kendimiz yaptık. İZSU, bunun için kanal ücreti bile aldı bizden. Telekom’un getirmesi gereken telefon altyapısını biz yaptık. Sadece Süperonline, fiber optik altyapısını getirdi ve İzmirgaz kendi hattını çekti. Devletin ve belediyenin yapması gereken bütün işleri kendimiz yaptık. İnşaata başladığımızda mazotun litre fiyatı yaklaşık 2 TL’ydi. Biz bu zorluklarla işe başladık. 1 milyon lira benzin parası ödedik. 1 milyon liraya trafo kurduk. Kanal, telefon hattı vs. derken 3 milyon liradan fazla harcama yaptık. Şu anda bu paranın karşılığı 20 milyon TL.
ÇİĞLİ DIŞINA DA AÇILMAYI PLANLIYORUZ
Çiğli dışında proje ürettiniz mi?
Bugüne kadarki tüm projelerimizi Çiğli’de hayata geçirdik. Çiğli’de çok başarılı işler yapıp Çiğli dışına çıktığında başarısız olan birkaç örnekle karşılaştık. İzmir’li bildiği, güvendiği firmadan konut aldığı için başarısız oldu. Son 8-10 yılda dijitalleşmenin etkisiyle bu kalktı. İnsanlar artık internet üzerinden firmanın geçmişini öğrenebiliyor. SiriusLoft projemiz için Çiğli dışından da çok arayanlar oluyor. Çiğli’de yeni bir proje hazırlığımız var. Çiğli dışına da açılmayı planlıyoruz. Bornova, Karabağlar, Konak, Urla, Çeşme ve Güzelbahçe’de proje geliştirme çalışmalarımız devam ediyor.
Toplam kaç konut inşa ettiniz?
Bugüne kadar 2 bin civarında konut inşa ettik. Taahhüt olarak bir tane stadyum yaptık. Fabrika binası yaptık. 60 kilometre yol yaptık. İller Bankası’na 15 tane su deposu yaptık. 30 Ekim depreminden sonra kentsel dönüşüm projeleri geliştirmeye başladık. İzmir’in 3 ilçesinde 400 bin metrekareye yakın bir alanda proje geliştirme çalışmalarımız devam ediyor.
Sivil toplum kuruluşlarında da aktif olarak yer alıyorsunuz? Sivil toplum kuruluşlarında ne zamandır görev alıyorsunuz? Buradaki çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?
1989 yılında ortaokulda kooperatif kolunda yer aldım. Birlikte çalışma kültürüm orada gelişti. Hemşeri dernekleriyle çalışmalara başladık. Tokatlılar Derneği ve Kızılay Çiğli Şubesi’nin yönetiminde yer aldım. 2009 yılında sektörümüze faydalı olacak çalışmalar yapalım, dedik. Yönetmelikler sürekli değiştiği için meslektaşlarımız takip edemiyordu. Biz de meslektaşlarımızın sorunlarına merhem olalım, çıkan yönetmeliklerde söz sahibi olalım diye düşünürken Necip Nasır ile tanıştık. Necip Nasır’ın öncülüğünde 10 arkadaşımızla beraber Çiğli Müteahhit ve İş Adamaları Derneği’ni kurduk. Kuruluşundan beri yönetiminde yer aldım. Son 2 dönemdir dernek başkanlığını yapıyorum. 2012 yılında 15 dernek birleşerek Müteahhitler Federasyonu’nu kurduk. Kurulduğundan beri yönetimdeyim. Geçtiğimiz dönem genel sekreterliğini yaptım. Bu dönem de başkan yardımcılığı görevini sürdürüyorum. 2014 yılında Ankara’da İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu kuruldu. Konfederasyonun kurucu üyelerinden biriyim. Haziran ayında gerçekleşen genel kurulda da yönetim kuruluna girdim.
SEKTÖRÜMÜZÜN SESİNİ DUYURMALIYIZ
İzmir Ticaret Odası İnşaat Komitesi başkanlığı görevini de sürdürüyorsunuz aynı zamanda? Ticaret Odası serüveniniz nasıl başladı?
Necip Nasır vekilimizin bir sözü vardır: ‘İzmir’in ticari parlamentosunda söz sahibi değilsen, şehirde çıkan bir yönetmelikle ilgili söz söyleme hakkın yoktur.’ İzmir Ticaret Odası’nda varlığımız olmadığı sürece sektörümüzün sesini duyuramayız diye düşündük. İzmir Ticaret Odası seçimlerinde son iki dönem baskın rol aldık. İlk dönem kendi komitemizde seçimleri kazandık ancak başkanlık seçimlerini kaybettik. 2018 seçimlerinde İzmir Müteahhitler Federasyonu ile birleşerek hareket ettik. Hem komite seçimlerini kazandık hem de Mahmut Özgener’in başkanlığındaki İzmir Ticaret Odası’nda söz sahibi olduk. Hem hükümetin hem de yerel yönetimlerin çıkardığı yönetmeliklerde, yaptığı düzenlemelerde aktif olarak yer alıyoruz.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.