Bir Kişiye Kazandıracak Ismarlama Plan Tadilatı Benden Geçmez
Ak Parti İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı Binali Yıldırım başkanlık döneminde adamına göre imar tadilatı yapılmayacağını sadece bir kişiye kazandıracak ısmarlama imar tadilatlarına izin vermeyeceğini söyledi.
AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Binali Yıldırım, Ahmet Hakan'ın sunduğu 'Tarafsız Bölge' programına konuk oldu. Yıldırım, 'Bir dönemde 500 bin istihdam' açıklamasının detaylarını anlattı.
"İSTANBUL’A 220 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM YAPILDI"
Sizin hiç 16 yıllık süreç içinde “Ben İstanbul’da başkan olsam şunları yapardım” dediğiniz oldu mu?
Bakmadım ama Türkiye’ye aynı gözle baktım. O fotoğrafın içinde İstanbul da vardı. Ben belediye başkanı olmadan dahi İstanbul’a 220 milyar dolarlık yatırım yapıldı. Bunların büyük kısmı bizim projelerimiz. Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, hızlı tren, dünyanın en büyük havalimanı. Bunlar hep son 10 yılda yapılan projeler ve İstanbul’un projeleri.
"İSTANBUL “4.0”DA BİZİM DÖNEMİMİZDE OLACAK"
Sizin farkınız ne olabilir? Nasıl bir fark ortaya koymayı düşünüyorsunuz?
Bu geçen 25 yıl bizim dönemimiz. 1994’te İstanbul ne haldeydi. Yollar çamurdu, çukurdu, çöp dağları vardı, hava kirliliği had safhadaydı, su sorunu vardı. Bunlar yaşamsal hizmetler. Buna “İstanbul 0.0” diyorum. Recep Tayyip Erdoğan gelince bu sorunları halletti. İnsanlar nefes almaya başladı. Onun döneminde sonra sosyal belediyecilik başladı. Destekler verildi. Üçüncü adımda buna da “İstanbul 2.0” diyoruz. İstanbul “3.0”a geliyoruz. İstanbul’da gittikçe ağırlaşan yeni ihtiyaçlar doğdu. Marmaray Avrasya Tüneli buna da “3.0” diyoruz. Nedir bunlar? Trafik sorunun çözülmesi, yeşil alanların artırılması, otopark ihtiyacı. İstanbul “4.0”da bizim dönemimizde olacak. İstanbul “4.0”da ne olacak? Alt yapı tamam ama alt yapıda bir eksikliğimiz var… Akıl yolları henüz yapılmadı.
"HAKKARİ NEYSE İSTANBUL DA AYNI ŞEY"
Son 15 yılda bilgi teknolojilerinde çok büyük gelişmeler oldu. Bütün Türkiye’yi geniş bant ağlarla donattık iletişim gelişti. Bir gerçeği görelim; Türkiye son 16 yılda alt yapıda dünyada 39. Sıradan 9. sıraya yükseldi. Bu muazzam bir şey. Bütün dünyada konuşulan bir şey. Hakkari neyse İstanbul da aynı şey.
İstanbul “4.0”ın anlamı akıllı şehir yönetimi. Yani bilişimle teknolojiyle İstanbul’u yönetmek. İstanbul’un elinde her gün toplanan 30 milyon veri var. Bunları analiz etmemiz lazım. Bir teknoloji merkezi kuruyoruz bu veriler analiz edilecek.
"OTONOM METROBÜS GETİRECEĞİZ"
İstanbul’a da sürücüsüz araçlar gelecek. Üsküdar Ümraniye metrosunda sürücü yok. Bundan sonra yapılacaklar da öyle. İnsan elinin değdi yerlerde manuel olduğu zaman siz bir kurguyu bozabiliyorsunuz. Bu dezavantaj olabiliyor. Otonom metrobüs getireceğiz. İki kata birbiriyle haberleşecek gidiş mesafelerini bile ayarlayacaklar. Durağa aynı anda girecekler. Bir anda dolup boşalacak sıkışıklık olmayacak. İstanbul’un davranışlarına alışkanlıklarına göre İstanbulluların ihtiyaçlarını belirleyip buna göre harekete geçmek bir tarafı da bu.
Akıllı şehirde özellikle geleceğin mesleklerinin öğretilmesi var. Yapay zeka kodlama üç boyutlu yazıcılar bunlar hayatımıza girmeye başladı. Bildiğimiz mesleklerin yarısı önümüzdeki 20 yılda yok olacak. Yeni meslekler gelecek. Bu mesleklere gençlerimizi hazırlayacağız. Gençler de yaşlıları hazırlayacak. Akıllı şehir kısacası insan zekasını kullanarak insanın zaman olarak üstesinden gelemeyeceği bir sürü veriyi değerlendirip ona göre şehrin beklentilerine cevap verecek ve bunu da sorun önümüze gelmeden yapacak.
"BİZ 100 YILDA 700 METRE YAPTIK, ONLAR 420 KM YAPTI"
1994’ten beri bu şehri sizin anlayışınız yönetiyor. 1994’ten beri yapamadığınızı şimdi mi yapacaksınız? ‘Trafiği çözmediniz, yeşil alan sorununa yol açtınız” bu eleştiriye ne diyorsunuz?
Zaman geçiyor insanların ihtiyaçları değişiyor. Bir sorunu çözüyorsunuz ama hayat orada durmuyor hayat devam ediyor. Şimdi çöpü konuşuyor musunuz? Biriken sorunlar çözüldü, şimdi geleceğin ihtiyaçlarını planlıyoruz. Bir şey yapılmadı değil, yapıldı. 45 km raylı sistem 233 km’ye çıktı. Ama şunu unutmayın; biz raylı sisteme Londra’yla birlikte başladık. Sultan Abdulhamid zamanında kazmayı vurduk. Biz 100 yılda Karaköy’den Tünel’e 700 metre yaptık, onlar 420 km yaptı. Gecikmenin bize ne kadar büyük bir maliyet getirdiğini anlatmak istiyorum.
Hayat devam ediyor ihtiyaçlar devam ediyor. Geçmişte hatalı işler yapılmadı mı, yapıldı. Cumhurbaşkanımız çıktı dürüstçe dedi ki “Biz imar işlerinde yanlış yaptık, dikey mimariye izin vermeyecektik” dedi. Özeleştiri olmadan ilerleme olmaz.
“BUNA KANIMIN SON DAMLASINA KADAR DİRENECEĞİM”
“Ben belediye başkanı olursam plan tadilatı belediye meclisinin bir numaralı gündemi olmayacak” diyorsunuz. Bu ne demek?
'Adamına göre' plan tadilatı olmayacak demek. Ismarlama bir kişiye kazandıracak onu abad edecek planlar benden geçmez. Buna kanımın son damlasına kadar direneceğim. Burada İstanbullulara söz veriyorum, İmar çirkinliğini ortaya çıkaran da bu. Rant olacaksa şehrin tamamının bu ranttan yararlanması lazım. Ancak bunda eğitimle sağlıkla sporla herkesi ilgilendiren konular varsa bunu ayrı tutmamız lazım. İmar kirliliği de dikey mimari de bu yüzden oluyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.