Kuzey Marmara Otoyolu hakkında halkı bilgilendirme toplantısı Nakkaş Mahallesi'nde yapıldı. Belediye Başkanı Cem Kara'nın da takip ettiği toplantıya, Kuzey Marmara Otoyolu Adi Ortaklığı Şirketi’nden Genel Müdür Yardımcısı İnanç Yapar, Proje Yöneticisi Tolga Balta, Çevre Şube Mühendisi Ceren Serbest, Teknik Müdür Ahmet Kızılkaya, Proje Teknik Koordinatörü Burcu Yazgan Kayabalı, Proje İzleme Baş Mühendisi Murat Çiçek ve Avukat Muammer Semiz katıldı. Toplantının amacının proje hakkında teknik bilgilerin verilmesi ve projenin çevresel, sosyal ve kültürel miras boyutları ile ilgili açıklamalar olduğu belirtilirken halktan gelen sorulara da cevap verildi.

Bu otoyol hepimizi ilgilendiriyor

Katılımcılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara, “Bizler de Çatalca Belediyesi olarak sadece Nakkaş değil İzzettin’i de Kaleiçi Mahallesi’ni de İnceğiz’i de, Subaşı’nı da Elbasan’ı da ilgilendiren ve bizim hudutlarımız içerisinde 20.9 km geçecek olan bir otoyol projesinden bahsediliyor” dedi. Kuzey Marmara Otoyolu’nun herkesi ilgilendirdiğini belirten Kara, sözlerinin devamında, “Tabi herkesi farklı şekilde ilgilendiriyor bu otoyol. Genç arkadaşlarım hemen kaçar lira alacağız diye merak ediyor. Biz hepimiz aynı dili konuşan birbirimizi anlayan kişileriz. Sanıyorum buna da bir cevap bulunacak. Beni belediye başkanı olarak hem gençlerin kaygıları ilgilendiriyor hem daha doğmamış çocukların gelecekte ki kaygıları hem yaşlıların kaygıları ilgilendiriyor. Benim de kendime göre kaygılarım var” ifadelerini kullandı.

Ne kadar alan kamulaştırılacak?

Vatandaşların kaygılarını dile getiren Başkan Kara, otoyol projesine karşı olmadığını ifade ederek, “Şunu net ortaya koyalım öncelikle bu ilçenin belediye başkanı olarak otoyol projesine karşı tavrımız yok. Çünkü devlet Osmangazi Köprüsü’nü yapmış, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yapmış. Bu köprülere nereden bağlanacağız? Mahmutbey gişelerinden giderek çektiğimiz sıkıntıları görüyoruz. O yüzden bu yol buradan geçecek zaten projelendirilmiş ve görüş ve düşünceler alınıyor, kaygılar giderilmeye çalışılıyor. Varsa eksik, aksak görünemeyen yönler onlar iletilecek. Burada sorun birkaç tane. Bizim 22 Ekim 2016 tarihinden itibaren Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararla ilgili bir kaygımız var. Bakanlar Kurulu 22 Ekim’deki resmi gazetede bir kamulaştırma kararı yayımladı ve bu kamulaştırma kararında 20.9 km ve 3 bin 800 yaklaşık 4 bin dönümlük bir alan kamulaştırılması gerekirken Karayollarının verilerine göre söylüyorum; 28 bin dönümlük bir alan kamulaştırıldı. Henüz daha otoyolun güzergâhı belirlendiğine göre otoyolun geçmediği özellikle köyün kuzey bölgesindeki alanlar Bakanlar Kurulu kararıyla kamulaştırma sınırı içerisinde. Karayolunun geçmeyeceği alanlardaki ya da karayolun geçtiği alanlardaki çok sayıda parsel yüzlerce dönüm arazi kamulaştırma alanı içerisinde yer alıyor. Tedbir olarak kamulaştırıldığı söyleniyor bize, bunlar vatandaşa iade edilecek mi, yoksa resmi gazetede ki kamulaştırma kararı geçerli mi, bu alanların tamamı kamulaştırılacak mı?” sorularını sordu.

Dedelerimizden kalan topraklar

Kamulaştırılan alanların değerinin ne olduğunun vatandaşların merak ettiğini belirten Beledidye Başkanı Cem Kara, “Resmi gazetede kamulaştırma kararı çıktıktan sonra yol güzergâhı bir kez daha değişti, Çatalca’nın Kaleiçi Mahallesi’nden sonra İnceğiz ve Elbasan’a doğru bugün anlatılan projeye göre kamulaştırma kararı alınan sınırların dışından geçiyor. Demek ki yeni bir kamulaştırma kararına ihtiyaç olduğu görülüyor. Bizim arazilerimiz kamulaştırılırken değerini bulacak mı? Yani biz yıllardır beklediğimiz bu verimli toprakların su havzalarının, atalarımızdan, dedelerimizden kalan bu toprakların bekçiliğini yaptık ekonomik olarak karşılığı verilecek mi?” sözleriyle yetkililerden açıklama beklediğinin altını çizdi.

Toprak her şeyden kıymetli

Çatalca’nın tarım alanları ve su havzalarının mutlaka korunması gerektiğine vurgu yapan Başkan Kara, “Çatalca yüzölçümü olarak İstanbul’un en büyük ilçesi. Bulunduğumuz alanlarda dahil olmak üzere yüzde 90’ı İSKİ’nin koruma havzasında. Bir tarafta Büyükçekmece Baraj Gölü, bir diğer tarafta Sazlıbosna Baraj Gölü, bir diğer tarafta Terkos Baraj Gölü, bir diğer tarafta Karasu Deresi üzerinde yapılması düşünülen henüz daha akıbetini bilmediğimiz Hamzalı Barajı Projesi. Yani Melen’le birlikte İstanbul’a suyunu veren en önemli merkez. Suyunda ne kadar kıymetli olduğunu hepimiz biliyoruz. Su havzalarının durumunun, su havzalarının korunmasının bir kez daha gözden geçirilmesine ihtiyaç var. Bölgemiz birinci sınıf tarım alanı. 50 cm’lik bir toprağın kaç yüz bin yılda verimli hale geldiğini hepimiz biliyoruz. Toprak her şeyden kıymetli. Hem üzerinde bizim yaşamamız gerekiyor, hem de bizim gerek hayvansal gerek bitkisel ürünlerimizin de ihtiyaçlarımızın karşılanması için üzerinde yaşaması gerekiyor. Bu 20.9 km’lik alandan geçen yolun büyük çoğunluğu birkaç noktada orman alanından geçiyor ama onun dışında mutlak tarım alanlarından geçiyor. Buradan tarım alanlarını koruyarak verimli halde tutarak projede revizyonlar mümkün olabilir mi?” şeklinde konuştu.

Vatandaş müteahhitin inisiyatifine terk ediliyor

Projenin getireceği olumsuzluklardan da örnek veren Başkan Cem Kara , “Bunların dışında tabii ki bir yol yapılırken yolun getireceği olumsuz şartları hepimiz biliyoruz. Gürültü kirliliğinin olacağını biliyoruz, geçen hafriyat kamyonlarının yapılacak dolgunun yapılacak kazının bölgedeki tarım alanlarına vereceği zararları biliyoruz, her ne kadar gerekli sulamalar yapılıyor, gerekli özen gösteriliyor, gerekli gürültü perdesi aşılmıyor dense dahi ne müteahhiti ne muhtarı ne vatandaşı hiç kimseyi ciddiye almadığını şu an yaşadıklarımızdan biliyoruz. Her tarafı hafriyat alanına çevirmeye çalışıyorlar. Taş ocakları bölgesinden Muratbey’den yaşadıklarımız var. Kamyonlar yeni bir yol güzergâhı açılmaksızın köylerin içinden yakın bölgelerinden olanca hızlarıyla geçiyorlar ve vatandaş bu çalışmalar bittikten sonra müteahhitin kaderine ve inisiyatifine terk ediliyor. Yapım aşamasında sorunlarla karşılaşıyoruz. Geriye kalan alanlarda buradaki insanlar hayvancılık yapıyorlar, tarımla iştigal ediyorlar. Çiftçilerimiz tarlalarına ulaşırken transit yollar nedeniyle çok büyük sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Bu konunun da bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çatalca halkının çekinceleri net olarak bunlardır. Sürede aklıma takıldı Avrupa yakasında 7 yıl 9 ay 12 günlük bir süre var. Vatandaşlarımız bizlerle masaya ne zaman oturulacak, paramız hangi şartlarda ödenecek diye merak ediyor. Bunların bir an önce netleşmesi ve inşa süresi gerçek anlamda ne zaman başlayıp ne zaman tamamlanacak açıklanması gerekiyor” şeklinde konuştu.

Yol sit alanlarından geçiyor

Çatalca Belediye Başkanlığı olarak 13 Şubat 2017 tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğü’ne yazılı olarak bu ve benzeri çekincelerin iletildiğini ifade eden Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara “Konuyu Bakanlığa 5 madde halinde belirttik. İnceğiz’de şu anda geçen yolumuz ormanlık alandan geçiyor. Yine İnceğiz’de arkeolojik sit alanlarına dikkat edildi denildi ama Kartepe, Umurtepe bölgesi 2. Derecede arkeolojik sit alanıdır, son projede yolumuz aynı zamanda bu sit alanından da geçiyor. Yerleşim yerlerine yeterince özen gösterildiği söyleniyor, o özeni gösteriyorsanız, yol üzerinde İzzettin’de bir okul yapmaya çalışıyoruz tam okulun bahçesinden getirdiniz yolu geçirdiniz. Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım Ulaştırma Bakanı iken rica etmiştim, şimdi o bölgeye gelindi benzin istasyonları konuldu ve devlete yapacağımız okulu kamulaştırma kararı ve yolun oradan geçmesinden dolayı maalesef gerçekleştiremiyoruz” sözlerine yer verdi.