Gayrimenkul Sektöründeki Yatırımcı Beklemeyi Tercih Ediyor

Gayrimenkul Sektöründeki Yatırımcı Beklemeyi Tercih Ediyor

Gayrimenkul sektöründeki yatırımcının beklemeyi tercih ettiğini belirten Gayrimenkul Uzmanı Ertuğrul Gündüz, banka kredilerinin yanına yaklaşılamadığını söyledi

A+A-

Gayrimenkul Uzmanı Ertuğrul Gündüz, gayrimenkul yatırımı yapmak isteyen yatırımcılar için önerilerde bulunarak, sektöre dair önemli bilgiler verdi. Olay.com.tr’de yer alan habere göre; içinde bulunduğumuz enflasyonist ekonomi atmosferinde ikinci ev almanın tam zamanı olduğunu belirten Ertuğrul Gündüz banka kredilerinin yanına yaklaşılamadığını söyledi. Bu durumda konut ya da arazi almayı ertelemenin daha doğru olabileceğini vurgulayan deneyimli yatırımcı sektördeki oyuncuların da beklemeyi tercih ettiğinin altını çizdi.

ANA NEDEN ENFLASYON

Tüketicilerin şu anda ev almakta zorlandıklarını söyleyen Gündüz, “Beyaz yakalı bir insanın aileden geliri ya da gayrimenkulu yoksa yeni daire alabilmesi çok zor. Ancak hayatı idame ettirebilecek kadar sınırlı bir ekonomik durumdan söz ediyoruz. Bir ailede eşlerin ikisinin de çalıştığını varsayarak konuşalım. Eskiden, çalışan eşlerden birinin maaşını ev kredisine ayırdığını, diğer eşin maaşıyla genel giderlerini karşılayabildiğini hatırlıyoruz. Ancak artık bu pek mümkün görünmüyor. Sebepleri çeşitlidir ama ana neden enflasyondur. Ortalama bir dairenin üretim maliyeti 2 milyon lira civarındadır. Arsa maliyetinin de 2 milyon lira olduğunu biliyoruz. Böylece günümüzde ortalama bir dairenin fiyatı 4 milyon liraya gelmektedir. Şimdi düşünelim; siz bir yap-satçı müteahhit olsanız ve o 4 milyon liradan faiz geliri elde etseniz, yıllık enflasyonu ve faizleri düşünerek yıllık bazda paranızı 6 milyon liraya çıkarabilirsiniz. Müteahhit, bu daireyi 6 milyon liraya satamayacaksa o inşaatı yapmamayı tercih ediyor. Şu anda 2 milyon liralık kredi çekseniz geri ödemesi inanılmaz rakamlara geliyor” ifadelerini kullandı.

SEKTÖRÜ ZORA SOKUYOR

“Yapı yaşam sektörü içinde birçok kalem bulunuyor. Birbiriyle bağlantılı bu sektörler açısından ne gibi gelişmeler olacak?” sorusuna yanıt veren Gündüz, “Güneş enerjisi sistemlerinden mobilyaya, çimentodan hırdavat sektörlerine kadar birçok kalem yapı yaşam atmosferinin içindedir. Ancak bu şirketlerin hepsinde insanlar çalışmaktadır. Gelirler sabit kalırken enflasyon temelli girdilerin her kaleminin günden güne artması sektörü zora sokuyor. Alım gücü düştükçe ayakta kalanlar yurt dışına iş yapanlar olacak. Ancak dünyada da kıyasıya bir rekabet var. Siz fiyatınızı biraz artırırsanız hemen başka ülkelere yönelebiliyorlar. Kısa vadede çabuk çözümleneceğini düşünmediğim bu ekonomik tabloda herkes konumunu doğru belirlemeli. Kalite yüksek ama çalışacak personel yok. Herkes mühendis olmak istiyor ama kimse inşaat ustalığı mesleğini kendisine uygun göremiyor. Bu nedenle deneyimli bir inşaat ustasının elde ettiği gelir bir süre sonra mühendislerin elde ettiği gelirin üstüne çıkıyor. Ben meslek lisesi mezunuyum ama finans sektöründe çalışmayı tercih ettim. Uzunca süre bankacılık yaptım. Ancak benimle aynı dönemde mezun olup fabrikalarda teknik işlerde çalışan birçok arkadaşım var. Bu arkadaşlarım fabrikalardaki işlerine devam ediyorlar ve gelirleri oldukça iyi. İşte bu noktada inşaat sektöründeki işgücü konusunu tekrar düşünmemiz gerektiğine geliyoruz. Hem eğitim politikalarının doğru kurgulanması hem de ailelerin çocuklarını doğru yönlendirmeleri bence hayati önem arz ediyor. Üniversite mezunu olmak isteğiyle kaybedilecek zaman ve para ülkemizin geleceğini etkiliyor. Bu yüzden karar verirken bugünü değil 40-50 yıl sonrasını düşünmek gerektiğine inanıyorum” şeklinde konuştu.

 

 

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.