Hasan Günsev’in Gözünden Tasarım
Her mimarın bir çizgisi olur ama kendini sürekli geliştirmesi lazım” diyen Hasan Günsev, kendilerinin renk ve detay kullanımında çok cesur olduklarını yan yana gelmez denilen renkleri birlikte kullandıklarını söyledi.
Antalya doğumlu mimar Hasan Günsev, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde lisans ve yüksek lisans mimarlık eğitimini tamamladıktan sonra Antalya’ya döndü. Mezun olduktan sonra ilk işi Antalya Havalimanı dış hatlar terminalinin deprem güçlendirme projesi oldu. İlk projesinde hem proje müdürü hem de 400 kişilik bir ekibin şantiye şefi olan Günsev, 365 gün boyunca pazar tatili bile yapmadan bu projeyi bitirdi. Proje tamamlandıktan sonra kendi tasarım ofisini açan Mimar Hasan Günsev; mimari, iç mimari, proje yönetimi alanlarında hizmet veriyor. Mesleğe başladığı günden bu yana birçok mimari projeye imza attığını belirten Günsev, “İş merkezi, otel, restoran, konut ve site projelerini başarı ile tamamladık. İşlerimizin tamamı referansla devam etti. Kime iş yaptıysak o başka bir tanıdığını mutlaka bizim ofisimize getirdi. İşlerimiz bu şekilde çığ gibi büyüdü” dedi.
Mimarlık el beceresi değil, önemli olan hayal etmek
Memur bir aileden geldiğini, resim yeteneği olmadığı için annesinin mimarlık tercihine sıcak bakmadığını aktaran Günsev, hikayesini şu sözlerle anlattı: “Ben kişisel olarak hep mimarlığa ilgi duydum. Projelendirdiğin bir şeyin gerçeğe dönüşmesi benim için çok değerli. Mimar olmak için kendime hedef belirledim. Mimar olmak istediğimde resim yeteneğim çok zayıf olduğu için annem sıcak bakmadı. Resim dersinde en kötü resim çizenlerden biriydim. Bir manzara resmi çizdiğimde manzara resmi olduğu belli olmazdı. Annem resim dersinde bana yardımcı olurdu. Çizim yeteneğim olmadığını bildiği için bana ‘mimar olma’ dedi. Ben mimarlık kazandığımda annemin kafasında soru işaretleri vardı. Mimarlığa çok severek girdim. Mimarlık aslında el becerisi değil. Artık kimse elle proje çizmiyor. Önemli olan hayal etmek. Hayal ettiğin şeyi görmeye başlayıp çizebiliyorsun. Heves ettikçe el becerisi de gelişiyor. İlk mimarlık dersimizde hocamız 2+1 bir ev tasarlamamızı istedi. Sonucunda bütün sınıfa ‘siz bu mimarlık bölümünü bırakın’ dedi. 8 hafta boyunca aynı şeyi söyledi. Son hafta sınıfın yarısı çizmeyi bıraktı. Boş kağıt vereceğime ilk hafta çizdiğim projeyi biraz daha süsleyip verdim. Hoca kağıda baktı ve ‘Hasan Günsev çalışınca bak nasıl oluyor’ diye tepki verdi. Hocamız bizi sürekli yeni bir şey üretmeye teşvik ediyordu ama kendi doğruların üzerinden gidersen daha iyisi oluyormuş.”
Avrupa Amerika’yı harmanlıyoruz
Renk ve detay kullanımında çok cesur olduklarını ifade eden Günsev, “Yan yana gelmez denilen renkleri öyle bir yan yana getiriyoruz ki ‘böyle olabiliyormuş’ dedirtebiliyoruz. Aslında herkes biliyor onun olabileceğini ama cesaret edemiyor. Her mimarın bir çizgisi olur ama kendini sürekli geliştirmesi lazım. Detayları geliştirmek lazım. Bizde sürekli bir değişim, bir yenileme var. Kişisel olarak seyahat etmeyi çok severim. Pandemi süreci haricinde her 2 ayda bir yurt dışına çıkarım. Seyahatteyken algılarımız çok açık oluyor. Bakarız ama görürüz. Oradaki yenilikleri takip ederim. Avrupa’daki tarihi doku ile Amerika’daki teknolojik yenilikleri harmanlayıp kendi projelerimde değerlendiririm. İnternetten veya kitaplardan okumak, yerinde görmek gibi olmuyor. Fransa’da bir otele girdim. 18 metre galeri boşluğu vardı. Burada çizseniz herhalde yanlış çizdim deyip düzeltirsiniz. Hiçbir mimar yerinde görmeden onun hayalini kurup uygulayamaz. Bizi en çok geliştiren özelliğimiz olmaz denilen şeyleri bir araya getirmemiz oldu” ifadelerini kullandı.
İyi proje üretmek, pahalı malzeme kullanmak değildir
Ne kadar güzel projeler çizilse de işin sonunda ekonomiye bakıldığını ifade eden Günsev sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Her bütçeye uygun projeler üretiyoruz. İyi proje üretmek pahalı malzeme kullanmak demek değildir. Farklı renklerde ve farklı dokularda en uygun iki malzemeyi bir araya getirirseniz en iyi iki malzemeyi bir araya getirmiş kadar etki yaratabilirsiniz. Uygulama da yaptığımız için bir malzemeye ne kadar zam geldiğini, hangi ürünü kullanıp hangi ürünü kullanmamız gerektiğini iyi biliyoruz. Bütçeleri daha iyi dengeleyebiliyoruz. Müşterilerimizin bizi tercih etmesinin nedenlerinden biri de bu.”
Mimaride en yeni trendler
Mimari projelerdeki yeni trendler hakkında bilgi veren Günsev, “Mimari projelerde pandemi ile beraber doğayla iç içe olan projeler birinci sırayı almaya başladı. İnsanlar daha büyük metrekaresi, alternatif yaşam alanları, galeri boşluğu, bahçesi olan evleri tercih etmeye başladı. Bir villada galeri boşluğu yoksa benim için o villa değil iki katlı evdir. Villa demek galeri boşluğu demektir. Evlerde, yaşayan duvarları çok seviyoruz. Ne kadar bahçemiz de olsa evde bir duvarda bitki yetiştirmeyi çok seviyoruz. Villalarda son yılların trendi ana mutfağın yanında hazırlık mutfağı. Müşterilerimiz bunu çok sevmeye başladı. Hazırlık mutfağında yemekler yapılıyor, ana mutfak ise şov mutfağı olarak kullanılıyor. O mutfakta koku olmuyor ve her zaman tertemiz kalıyor” dedi.
Her proje bir hayaldir
“Bizim için her proje bir hayaldir” diyen Günsev, konuşmasını şöyle noktaladı: “Biz müşterimizden bir daireyi aldığımız zaman sandalyemizi götürüp evin içerisinde saatlerce otururuz. Her 5 yılda bir yeni bir ofis binası yapıp oraya taşınırız. Bütün bilgi, birikim ve deneyimlerimizi bu ofiste toparlarız. 5 yılda bir yeni teknolojiye, yeni çıkan malzemelere ve yeni detaylara göre yeni yerler oluşturuyoruz. Otel projelerinde çok farklı konseptler yapıyoruz. Sadece mimari açıdan değil işletmeye de farklı noktalarda değer katabilecek birçok birikimlerimizi katıyoruz. Tecrübelerimizi projelere aktarmak en büyük hayallerimizden biri. Bizim en büyük hayalimiz vizyonu geniş bir müşteri. O zaman istediğimiz şeyleri gerçekleştirebiliyoruz. Tasarımını yaptığımız her projeyi şantiyede ziyaret ediyoruz. Projeyi çizip gitmiyoruz. Şantiyede değişiklikler olabiliyor. O projelerin değişmemesi ve olduğu gibi uygulanması için sürekli şantiye kontrolü yapıyoruz. Proje yönetimi ve şantiye kontrolü bizim için çok değerli.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.