Kanal İstanbul Projesinin TOKİ 4. İhalesi Yapıldı
Çılgın proje Kanal İstanbul çevresinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından devam edecek ihale zincirinin 4.’sü dün gerçekleştirildi.
Çılgın proje Kanal İstanbul çevresinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından devam edecek ihale zincirinin 4.’sü dün gerçekleştirildi. Evrensel Gazetesi'nden Nazife Yaşar'ın haberine göre; Arnavutköy ilçesi Sazlıbosna bölgesinde 6 Ekim 2021'den itibaren 4 etap şeklinde planlanan ihaleler çerçevesinde toplam 2 bin 431 konut inşa edilecek. Devletin ısrarla ‘Yapacağız’ dediği, muhalefetin ‘ihaleye girmeyin, bedelini ödersiniz” uyarısında bulunduğu Kanal İstanbul projesi TOKİ ihaleleriyle hız kesmeden ilerliyor.
6 Ekim tarihinde gerçekleştirilen ihale çerçevesinde 540 konut, 8 dükkan, 7 Ekim tarihinde gerçekleştirilen ihale kapsamında ise 485 konut yapılması hedefleniyor. 23 Ekim tarihinde yapılan ihale çerçevesinde ise, 679 konut, 8 adet dükkan, 1 okul, 1 cami inşa edilmesi planlanıyor. Toplam 1704 konutu çerçevesinde ihale sonuçları henüz duyurulmazken, 4. ihaleye gidilmesi tepkilere sebep oldu.
"İHALE ZİNCİRİ DEVAM EDECEK"
Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Su ve Atıksu Komisyonu Başkanı Selahattin Beyaz, kanalı açmadan şehir kurulmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. İhale zincirinin süreceğinin planlardan anlaşıldığını dile geitren Beyaz, 15 Haziran 2009 tarihinde onaylanan 1/100000 ölçekli istanbul çevre düzeni planının “Kanal İstanbul” suyolu projesine bağlı olarak değiştirildiğin dikkat çekti. Aralık 2019'da yayımlanan ve daha sonra onaylanan “İstanbul ili avrupa yakası rezerv yapı alanı 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği” amacına ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
“İstanbul ili Avrupa yakası rezerv yapı alanı kapsamında değerlendirilen ‘Yenişehir yapı alanının” sahip olduğu suyolu ve dünyanın en büyük havalimanı projeleri ile özdeşleşen, “İstanbul’a küresel ölçekte güçlenmiş bir kent statüsü kazandırma’ şeklinde tanımlanıyor. Yani ‘Kanal İstanbul’ olarak bilinen projenin, Yenişehir yapı alanlarının piyasa değerini artıran bir ‘suyolu’ olduğu belirtiliyor. Yine aynı çevre düzeni planında belirtilen ‘Yüksek nitelikli nüfusun Yenişehir’e çekilmesi için nitelikli konut ve sosyal çevre olanaklarının oluşturulması’ yaklaşımı da, bölgedekileri dışlayan, yaşam alanlarından uzaklaştıran, projenin sınıfsal yapısını gösteren bir yapılaşma projesi olduğunu ortaya koymaktadır.”
Konutların Sazlıdere Barajı ve havzası etrafında yoğunlaşmasının Sazlıdere Su Havzası’na büyük zarar vereceğine dikkat çeken Selahattin Beyaz, “Sazlıdere Havzası’nın içme su kaynağı olmaktan çıkması yetmezmiş gibi, iktidar bölgenin tamamındaki yapılaşmayla, Kanal İstanbul projesinin önündeki engelleri ve karşı duruşları ortadan kaldırmayı planlamaktadır” diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.