İzmir Emlakçılar Kulübü Derneği (İZEMDER), Karşıyaka Yapı Müteahhitleri Derneği (KAMDER)ve Karşıyaka Müteahhit ve İş Adamları Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği Karşıyaka Belediyesi meclis toplantı salonunda gerçekleşti. Çevre ve Şehircilik İzmir il müdürü Selahattin Varan deprem, mesleki yeterlilik belgesi ve tulum beton konularında önemli mesajlar verirken Karşıyaka belediye başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar müteahhitlerin ve belediyenin uyumlu çalışmasından söz etti.

Karşıyaka’da müteahhitler ile belediyenin işbirliği içerisinde çalıştığını belirten Akpınar, “İşbirliği içinde çalışmamız çok önemli. Bu kent hepimizin. Bazen yanlışlar yapabiliyoruz. Örneğin geçtiğimiz sene meclisten yanlış bir karar aldık (Plan notu iptali). O gün için doğru bir karar olduğunu düşünüyorduk. Arkadaşlarımız alınan kararın yanlış olduğunu, vatandaşları ve müteahhitleri mağdur ettiğini anlattı. Bizde mağduriyeti gidermek o kararı meclisten yeniden onaylattık. Bu kararımız örnek bir katılımcı belediyecilik anlayışı” dedi.

KARŞIYAKALI MÜTEAHHİTLER TÜRKİYE'DE MARKA HALİNE GELDİ

Akpınar sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Bu kentte yaşayanların sağlıklı konutlarda yaşamını sürdürmesi lazım. Geçmişteki olumsuz müteahhit algısını sildiğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımız Karşıyaka’daki müteahhitlere güveniyor. Arsasını veriyor ve sağlıklı bir konut sahibi oluyor. Karşıyaka’lı müteahhitler ortaya koydukları projelerle Türkiye’de bir marka haline geldi. Birçoğumuz Anadolu’dan geldik. Yaşadığı kente katma değer katmaya çalışıyoruz. Kime sorsanız Karşıyaka’da oturmak istiyorum der. Bu kadar güzel bir kentimiz var. Bu değeri hep birlikte korumalıyız.

BİRLİKTE ÖLDÜRMEYEN BİNA YAPMAYA TALİBİZ

“Yapacağınız konutlar sağlıklı, depreme dayanıklı, güvenli olmalı. Bu sizin işiniz bide çevre şehircilik bakanlığı ile denetliyoruz. Deprem öldürmez bina öldürür derler. Biz sizinle beraber öldürmeyen bina üretmeye talibiz. Karşıyaka belediyesinde yasal olan bir işi halledecekseniz her zaman çözmek için yardımcı olmaya hazırız”

Başkan Akpınar belediyeye meclis onayıyla 2 araç hediye eden Abdulkadir Gültekin’e teşekkür ederek kazandığını ile kent ile paylaşmaya hazır olan herkese kapımız açık dedi.

HER PROJE ÖZELİNDE DEĞERLENDİRİLMELİ

Tulum Beton konusundaki çekinceleri dile getiren KAMDER başkanı Niyazi Gültekin, “Önümüzde süreçte tulum Beton bazı sorunlara yol açabilir. Tulum Betonda proje özelinde değerlendirme yapılmalı. Nerede uygulanıp nerede uygulanamayacağı iyi hesaplanmalı. Projeye göre tabliye beton kullanılması gerekiyorsa tabliye, tulum beton kullanılması gerekiyorsa tulum beton kullanalım” dedi.

Gültekin, mesleki yeterlilik belgesinin özel değil kamu kurumlarının vermesi gerektiğini belirtti. İşçilerin eğitim almadan bu belgeye sahip olduğunu dile getiren Gültekin işçilerin iyi bir eğitimden geçirilmesinden yana olduklarını ifade etti.

SAĞLIKSIZ VE DEPREME DAYANIKSIZ BİR İZMİR VAR

Çevre Şehircilik İzmir il müdürü Selahattin Varan sektörle ilgili birçok konuda açıklamalarda bulundu. Varan konuşmasında şu ifadeler yer verdi, “1950 ve 1960’lardan sonra kentleşme hızla arttı. Köyden kente çok ciddi bir yapılaşma başladı. Teknik eleman sıkıntısı vardı. Bunlarla birlikte gelen sıkıntı dolayısıyla Şehirlerde yüzde 65-70’e kadar çarpık yapılaşma ile karşı karşıya kaldık. Türkiye genelinde sağlıksız bir yapılaşma oldu. İzmir’de de durum aynı. Sağlıksız ve depreme dayanıksız bir İzmir ile karşı karşıyayız. Müteahhit, bakanlık, vatandaş el ele verip, milli menfaati düşünerek gelecek nesillere iyi bir mimari bırakmamız lazım. Bu sorunları gelecek nesil konuşmamalı. En büyük sorunumuz altyapı ve çarpık yapılaşma. Bunlar çözülebilir sorunlar. Ele ele vermemiz lazım. Planlama sorununu hep beraber yapacağız. Doğru planlarla bunları başarabiliriz.”

DOĞRU PLAN VE SAĞLAM YAPI YAPMAKTAN BAŞKA ÇAREMİZ YOK

Türkiye’deki fay hatlarını gösteren haritayı katılımcılara gösteren Varan, “Bu Türkiye’nin depremsellik haritası. Nüfusumuzun yüzde 98’i birinci ve ikinci derece deprem bölgesinde yaşıyor. İzmir birinci derece deprem bölgesinde. 1903’ten bu yana depremde 2 milyon evimiz, 100 bin canımız gitti.  Doğru planlama ve sağlam yapı yapmaktan başka çaremiz yok. Artık müteahhitlerimiz dünya standartlarında işler yapıyor. Mühendis ve mimar sıkıntımız yok. Dünya ile yarışacak kapasitedeyiz. Tulum beton, depremsellik ve kentsel dönüşüm birbirini tamamlayan unsurlar.

MÜTEAHHİTLER UCUZ MALZEME KULLANAYIM ÇOK KAZANAYIM DERDİNDE DEĞİL

Uzun yıllardan beri inşaatta çalıştığından söz eden Varan, “Ben amelelikten yetiştim, Ustalık yaptım, mühendis oldum. Şimdi de Allah’a şükür bu konuma geldik. İnşaattaolanaklar çok ilerledi. Hiçbir müteahhitin ucuz yapayım da biraz daha çok kazanayım derdinde olduğuna inanmıyorum. Biz bu noktaları çoktan aştık. Avrupa bunu 50 yıl önce halletmiş. Günde 10 mobil araç ile yapı denetimleri denetleyeceğiz. Amacımız baskı kurmak değil sistemin işlemesini sağlamak. Yıllık 18 milyon metrekare denetlenme kapasitesi var. Biz bu kadar sık çalışmamıza rağmen yüzde 15’e ulaşıyoruz. Her yapı denetimi en az 5 kez denetliyoruz” ifadelerine yer verdi.

TULUM BETONUN BİRÇOK AVANTAJI VAR

Tulum beton uygulaması ile ilgili de bilgilendirmelerde bulunan Varan, “Ben ilk defa kolon ve kiriş için ayrı beton döküldüğünü Ege’de gördüm. Bugüne kadar kolon ile kirişlerin betonları ayrı dökülüyordu bundan sonra aynı anda dökülecek. Dernek başkanımız Niyazi Gültekin’in dediği gibi her projeyi özelinde değerlendireceğiz. Proje eğer tulum beton dökümüne müsait değilse o zaman tabliye beton yapılmasına müsaade edilir. Tulum beton birçok açıdan avantajlı. Mühendis hizmetinden tasarruf edilecek, iki kez beton dökmek zorunda kalınmayacak, zaman tasarrufu sağlanacak vb… İyi bir beton dökersiniz ama o betonu korumak da çok önemli. Bir bütün olarak betonunun her yerde aynı özelliği göstermesi ve maliyet açısından, zaman açısından bu yeni uygulama çok kolaylık sağlayacak. Müteahhit arkadaşlarımızın endişesi olmamalı. Kişiye özel bir durum yok. Müteahhit arkadaşlarımızla 1 yıldır toleranslı bir şekilde uygulamaya çalışıyoruz” dedi.

Zübeyit Garip/ İnşaat Deryası