Konut Alırken Unuttuğumuz 5 Gerçek Nedir?

Konut Alırken Unuttuğumuz 5 Gerçek Nedir?

İnşaat Mühendisi Bayram Akbaş konut alırken unutulan 5 gerçeği sıraladı. Akbaş, emlakçıların da bilinçli olması gerektiğine dikkat çekti

A+A-

Ülkemiz deprem kuşağında ve yapı stoku epey eski. İstanbul, Ankara ve İzmir’den emlak danışmanlarının verdiği bilgilere göre, her üç kentte de konut almak isteyenlerin sorduğu ilk iki soru aynı: “Ortak gideri ne kadar?” ve de “Binanın cephesi hangi yöne bakıyor?” Fakat bu sorulardan öte sorulması gereken başka önemli detaylar var. İnşaat Mühendisi Bayram Akbaş konut alırken unutulan 5 gerçeği sıraladı. Akbaş, emlakçıların da bilinçli olması gerektiğine dikkat çekti. İşte unutulan gerçekler…

1) BİNA KAÇ YAŞINDA?

İnşaat Mühendisi Bayram Akbaş ilk olarak yapının yaşının sorulması gerektiğine değiniyor: “2018 yılında deprem yönetmeliği değişti. Ondan önce de 2007’de yönetmelik değişmişti. Her depremden sonra bir yönetmelik değişikliğine gidiyoruz. Bu da yönetmeliklerimizin bekleneni vermediğini gösteriyor. Bir konut alınırken, kesinlikle binanın yaşının sorulması gerekiyor. Deprem öncesi binalar depremden zarar görmüş olabilir. 2018’den önceki yönetmelikle inşa edilen bir bina ile 2018’den sonra inşa edilen yapı arasında da yönetmelik farkı var. 2018’de çıkan yönetmeliğin, 2007’dekine nazaran daha iyi olduğu düşünülebilir. 6 Şubat depremlerinden etkilenen illerde ise bu sorunun sorulması çok önemli. Bina deprem öncesinde inşa edilmişse, incelenip incelenmediği ve hasar kaydı olup olmadığının sorgulanması gerekir.”

2) BİNA YOKUŞTA MI?

Satın alınması düşünülen konutun yer aldığı yapı sıvılaşmanın olduğu bir zeminde veya bitişik şekilde binaların inşa edildiği bir yokuşta bulunuyorsa, bu durum da önemli bir risk teşkil ediliyor. Bayram Akbaş, söz konusu bu duruma şöyle bir örnek veriyor: “Konutun yer aldığı bina, bir yokuşta yer alıyorsa ve bitişik nizamla inşa edilmişse, bu durumda çok daha dikkatli olunması gerekli. Çünkü, yokuşta birbirine yapışık şekilde inşa edilen binaların döşeme seviyeleri muhtemelen birbirinden farklıdır. Bu da yapılarda ‘çekiçleme’ olması olasılığını ortaya çıkarıyor. Böyle bir olumsuzluk parametresine sahip olan yapıların olası bir depremde yıkılması muhtemeldir. Yıkılmasalar bile çok büyük derecede hasar alırlar.”

3) TABAN ALANI NE KADAR?

Bayram Akbaş, yapının sağlamlığını ve depreme karşı direncini etkileyen en önemli parametrelerden birinin de temelin kapladığı alan olduğunu belirtiyor. Temel alanının çok büyük olması da çok küçük olması da oldukça tehlike arz edebiliyor. Bayram Akbaş, temel alanını muhakkak sorgulanması gerektiğini dile getirerek, Hatay’da depremde yıkılan Rönesans Sitesi’ni örnek gösteriyor: “Rönesans Sitesi, çok iyi tasarlanmış olmasına rağmen temelden devrilmişti. Bunun bir nedeni ‘sıvılaşma’ iken diğer nedeni ‘dilatasyon’dur. ‘Dilatasyon’ dediğimiz şey şudur; eğer bir binanın alanı büyük ise zeminde oluşan deprem hareketlerinin farklı davranışlarından etkilenip devrilebilir. Diğer bir taraftan söz konusu o binanın taban alanı çok küçükse, bu da bir problemdir. Bu defa da ‘narin’ dediğimiz durum ortaya çıkıyor. Yönetmeliğimiz buna bir sınırlandırma getiriyor zaten. Bir yapının, herhangi bir yönündeki temel boyu 60 metreden fazla ise ikiye bölünmesi gerekiyor. Konut satın almayı düşünenler, uzmanı değillerse bunu hemen anlayamayabilirler. Bu yüzden profesyonel destek alınması gerekir.”

4) BİNA KAÇ KATLI?

Depremi yaşamış veya yaşaması muhtemel kentlerde konutun bulunduğu kat ve binanın kat sayısı da önemli. Bayram Akbaş, “Kat sayısı ne kadar fazlaysa yapının taşıyacağı deprem yükü de o kadar artıyor. En fazla yükü de en alttaki kat taşıyor. Kat sayısı arttıkça bu yük de artar. Yüksek katlı yapıların salınımı da daha fazla olur. En üst kattakiler bu salınımdan daha çok etkilenirler. Konut satın alınırken buna dikkat edilmesi gerekiyor” ifadelerini kullanıyor.

5) ACİL ÇIKIŞI VAR MI? TOPLANMA ALANI NEREDE?

Afet anında yapıların acil çıkışları da önemli bir rol üstleniyor. Yapının daha hızlı ve güvenli bir biçimde tahliye edilmesi ve sonrasında toplanma alanlarına geçilmesi, hayati bir önem taşıyor. Bu nedenle Bayram Akbaş, her iki unsurun da ev satın alınırken veya kiralanırken sorgulanması gerektiğini söylüyor: “Afet anında bir yapının acil çıkışının olması çok önemlidir. Büyük bir avantajdır.

EMLAKÇILARA UYARI

Yapının bulunduğu konumun toplanma alanlarına yakın olması da önemlidir. Özellikle mega kent İstanbul gibi, binaların iç içe olduğu metropollerdeyseniz bir kaçış alanına yakın olunması lazım. Bunun için senaryolar ve tatbikatlar da yapılması lazım.” Akbaş konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada depremsellik konusunda sadece alıcıların değil, satıcıların ve emlakçıların da donanımlı olması gerektiğini dile getirdi. Akbaş konu ile ilgili olarak şunları söyledi: “Tüketiciler bu konulara hâkim olsalar dahi emlakçılar da bu konuda çok eksikler. En önce emlakçıların bu konuda bilinçli olmaları gerekli. Konutu satın alacak olan veya kiralayacak olan insanları yeterli derecede donatabilmesi lazım. Alıcı bunları sormayı unutabilir. O anda aklına depremsellik gerçeği gelmeyebilir fakat satıcı ve emlakçı bu konuda alıcıyı bilgilendirmelidir.”

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.