Son dönemlerde Türkiye'de vatandaşlar, zorunlu deprem sigortası (DASK) dışında konut sigortası yaptırmaya da daha fazla yönelmeye başladı. Yaz tatilinde evlerinin güvenli olmasını isteyenler, konut sigortasının sunduğu ek teminatlarla evlerini koruma altına almayı tercih ediyor.

DASK İLE ARASINDAKİ FARKLAR

Sigorta uzmanları DASK'ın her konut için zorunlu olduğunu ve sadece depremin sebep olduğu riskleri teminat altına aldığını belirtti. DASK poliçeleri, deprem nedeniyle hasar gören binaların temel, duvar, tavan, taban gibi unsurlarını güvence altına alırken, konut sigortası bu kapsamın ötesine geçerek daha geniş bir koruma sağlıyor. Uzmanlar, konut sigortalarının enkaz kaldırma, kira gelirinin kaybı gibi teminatları da kapsayabileceğini ve bu sigortaların DASK'ın tamamlayıcısı rolünde olduğunu vurguladı. Konut sigortası zorunlu olmayan, isteğe bağlı bir sigorta türü olarak karşımıza çıkıyor. Ancak Türkiye'de her 4 evden birinde konut sigortası bulunuyor. Bu sigorta sahipliğinin bir kısmı tüketicilerin talebiyle, bir kısmı ise bankalardan kullanılan konut kredisi bağlantılı olarak yapılıyor. Bankalar, kredi verdikleri konutların risklerini bertaraf etmek için kredi süresince konut sigortası yaptırmayı talep edebiliyor.

BİNA BEDELİ

BİNA bedeliniz, binanızda meydana gelebilecek olası bir hasar durumunda sigorta şirketi tarafından ödenecek azami tazminat tutarını belirlemektedir. Hasar durumunda mağduriyet yaşanmaması adına konuta ait bilgilerin doğru beyan edilerek bina bedelinin belirlenmesi önem taşımaktadır. Binanızın sigorta bedeli ise binanızın brüt yüzölçümü ile yeniden yapım inşa maliyeti üzerinden belirlenen birim metrekare bedelinin çarpımı ile hesaplanır, binanın arsa değeri dikkate alınmaz.

Yeniden yapım maliyetleri her yıl Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenir ve o yılki enflasyon oranına göre güncellenerek ilan edilir.