Maliye'den Müteahhitlere KDV iadesi Müjdesi
şirket ortaklarına ve ilişkili kişilere yapılan konut satışlarından doğan KDV iadeleri ile ilgili düzenleme yapan Maliye Bakanlığı bu satışlardan doğan KDV iadelerinin önündeki engeli kaldırdı.
Dünya Gazetesi köşe yazarı Abdullah Tolu, bugünkü köşesinde müteahhitlere yönelik KDV iadesi düzenlemesini kaleme aldı.
İşte Abdullah Tolu'nun 'Maliye'den müteahhitlere KDV iadesi müjdesi' başlıklı yazısı...
Maliye’den müteahhitlere her zaman olumsuz haber gelecek değil ya, bu defa da müjdeli bir haber geldi! Hemen merak ederek, Maliye’nin yaptığı son düzenlemelere baktınız ama müjdeli haberi bulamadınız değil mi?
Samanlıkta İğne Aramak Gibi Bir Şey!
Haklısınız, bu müjdeli haberi bulmanız hiç de kolay değil. Çünkü, yapılan düzenlemelerde bu konu net olarak yer almıyor, satır aralarından bulmanız ve yorumlamanız gerekiyor. Samanlıkta iğne aramak gibi bir şey.
Müjde, Ortaklara ve İlişkili Kişilere Yapılan Satışların KDV İadesiyle İlgili
Daha fazla merak ettirmeyelim; Maliye’nin müteahhitlere müjdesi, şirket ortaklarına ve ilişkili kişilere yapılan konut satışlarından doğan KDV iadeleri ile ilgili. Bu konu, Sayıştay Raporlarına bile konu oldu! Ancak, Maliye yaptığı son düzenlemeyle, bu satışlardan doğan KDV iadelerinin önündeki engeli kaldırdı.
Yaşanan Sorun Tam Olarak Ne?
Müteahhitler ve inşaat şirketleri, inşa ettikleri konutların bir kısmını şirket ortaklarına, şirket ortaklarının yakınlarına ve ilişkili diğer kişilere satabiliyor. Bu, uygulamada sıkça karşılaşılan da bir durum. Ortak ve ilişkili kişilere yapılan bu satışlar için fatura düzenleniyor, KDV hesaplanıyor ve beyan ediliyor. Buraya kadar bir sorun yok! Sorun bu satışlar veya bu satışların da dahil olduğu tüm satışlar için KDV iadesi talep edildiğinde ortaya çıkıyor. Maliye, bu tür satışlar nedeniyle KDV iadesi yapmıyordu.
Peki, müteahhitler bu durumda ne mi yapıyordu? Dava açıp, KDV iadelerini yargı kararlarına göre alabiliyorlardı.
Maliye’nin KDV İadesi Yapmama Gerekçesi Neydi?
Maliye, müteahhitlerin ve inşaat şirketlerinin ortaklarına ve ilişkili şirketlere yaptıkları yüzde 1 veya 8 KDV’ye tabi konut satışlarının, daha sonra başkalarına satılabileceği dikkate alındığında nihai tüketim amaçlı olmadığı ve teslim sayılamayacağı, dolayısıyla bu satışlar nedeniyle iade talebinde bulunulmasının mümkün olmadığı görüşündeydi. Bu görüşünü verdiği çok sayıda özelgede de belirtmişti.
Hatta bu husus Sayıştay Raporlarına bile konu olmuştu! Sayıştay, bu satışların nihai tüketim amaçlı satış olmadığı ve bu nedenle söz konusu satışlar nedeniyle yüklenilen KDV’lerin iade hesabına dahil edilmemesi gerektiğini belirterek, Maliye’nin bu görüşü ve uygulamasını onaylamıştı.
Yargının Bu Konudaki Görüşü Nasıldı?
Yargı organları, KDV Kanununun 2. Maddesinde teslimin tanımı yapılırken nihai tüketimden bahsedilmediği, teslim için aranılan tek koşulun tasarruf hakkının devredilip devredilmediği olduğu, indirimli KDV oranına tabi konut satışlarından doğan KDV iadesinin düzenlendiği KDV Kanunu’nun 29/2. Maddesi ile bu iadenin usul ve esaslarının düzenlendiği KDV Genel Uygulama Tebliği’nde ortaklara ve ilişkili şirketlere yapılan konut satışlarının teslim sayılmamasını gerektirecek yasal bir düzenleme bulunmadığı ve bu satışların teslim sayılabilmesi için nihai tüketim amaçlı olarak yapılması gerektiği hususunda bir şartın da düzenlenmemiş olduğu, bu nedenle şirket ortakları ve ilişkili kişilere yapılan konut satışları nedeniyle yüklenilip indirim konusu yapılamayan KDV’lerin de iade edilmesi gerektiği görüşünde. Bu konuda verilmiş çok sayıda yargı kararı bulunuyor.
Müteahhitler Maliye – Yargı Arasında Kaldı, İadesi Reddedilen Yargıya Gitti!
Maalesef hemen her olayda olduğu gibi, müteahhitler bu konuda da Maliye ve Yargı arasında sıkışıp kaldı. KDV iade taleplerinin reddedilmesi üzerine konuyu yargıya taşıdılar, KDV iadelerini de bu şekilde aldılar.
Bu zorlu süreç hem Müteahhitleri hem de Maliye ve Yargıyı yordu! Müteahhitler iadelerini mahkeme süreci nedeniyle geç aldı, Maliye kaybettiği davalar nedeniyle her dava için ayrı ayrı mahkeme masrafı ve avukatlık vekalet ücreti ödedi. Yargının ise açılan bu davalar nedeniyle iş yükü oldukça arttı.
Maliye’nin yerleşik hale gelen yargı kararlarının aksine kendi görüşünde uzunca bir süre ısrar etmesi, dava masrafı ve vekalet ücreti ödemelerinin ötesinde, KDV iadesi alan müteahhitlerin mağduriyetine neden oldu! Bu tür mağduriyetlerin yaşanmaması bakımından, sadece Maliye değil, ilgili tüm kamu idarelerinin amacını aşan yorumlardan kaçınmaları şart.
Maliye, KDV İadesinin Önünü Açtı!
Maliye, 5 Şubat 2021 tarihli Resmî Gazete’de yayınladığı 34 No.lu KDV Tebliği ile, yapı kullanma izin belgesi bulunan ve tapuda mülkiyet devri gerçekleşen konutlara ilişkin KDV iade taleplerinin, konutun fiilen kullanımına ilişkin başkaca bir belge aranmasına veya bu bağlamda bir yoklama yapılmasına gerek bulunmaksızın değerlendirmeye alınmasına yönelik düzenleme yaptı.
Tebliğ ile, konut teslimlerinden doğan KDV iadelerinde yaşanan iki önemli sorun çözümlendi:
Birincisi; indirimli orana tabi konut teslimleri nedeniyle iade talebinde bulunulabilmesi için konutların tamamlanarak alıcılara fiilen teslim edildiğinin tevsik edilmesi gerekiyor. Vergi daireleri, konut teslimleri yapılmış olsa da, konutun fiilen konut olarak kullanıldığının elektrik, su, doğalgaz aboneliği gibi binanın fiilen kullanıldığını gösteren resmi makamların vereceği belgelerle tevsik edilmesini istiyor, bazı durumlarda bunu da yeterli kabul etmeyerek yoklama yapıyor ve yoklama sonucuna göre iadenin yapılıp yapılmayacağına karar veriyordu. Yapı kullanma izin belgesinin olup olmaması ve/veya tapuda devir işleminin yapılıp yapılmaması da durumu değiştirmiyordu. 34 No.lu Tebliğ ile, yapı kullanma izin belgesi bulunan ve tapuda mülkiyet devri gerçekleşen konutlara ilişkin KDV iadelerinin, konutun fiilen kullanımına ilişkin başkaca bir belge aranmasına veya bir yoklama yapılmasına gerek bulunmaksızın yapılmasına imkan sağlandı. Böylece, bu konuda yaşanan sorun da giderilmiş oldu. Ancak, bunun için konutun hem yapı kullanma izin belgesinin alınması hem de tapuda mülkiyet devrinin yapılması gerekiyor. Bu şartlardan birisi eksikse, Tebliğe göre işlem yapılamıyor, iade için çileli süreç başlıyor!
İkincisi ise, şirket ortakları ve ilişkili kişilere yapı kullanma izin belgesi bulunan ve tapuda mülkiyet devri gerçekleştirilerek yapılan konut teslimlerinden doğan KDV iadeleri ile ilgili. Yapı kullanma izin belgesi alınmış olan konutların şirket ortakları ve ilişkili kişilere tapuda mülkiyet devri gerçekleştirilerek teslimi halinde, bu teslimlerden doğan KDV’ler başkaca bir şart aranılmaksızın müteahhitlere iade edilecek.
Gecikilmiş olmakla beraber, bundan sonrası için olumlu bir düzenleme.
Ancak, bu sonuçlara ulaşabilmek için Tebliğ düzenlemesi ve bu konuda önceki tarihlerde verilmiş çok sayıda özelgenin birkaç kez dikkatlice okunması gerekiyor! Bize göre yeni düzenlemelerde dikkat edilmesi gereken en önemli şeylerden birisi de, düzenlenen konunun net olarak belirtilmesi. Çünkü, net bir şekilde belirtilmeyen her konu kafa karışıklıklarına ve farklı yorumlara neden oluyor.
Ayrıca, KDV iadesi konut sektörü için son derece önemli, hem de bu pandemi döneminde! İade süresinin geciktirilmeyerek hızlandırılması, iade tutarlarının amacını aşan yorum ve görüşlerle azaltılmaması, gereksiz belge istenilmemesi lazım.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.