Faiz indiriminin önemli bir gelişme olduğunu ifade eden Kahraman, vatandaşların çoğunun ancak krediyle ev alabildiğini ve bu oranın daha da düşürülmesinin sektörü hareketlendireceğini vurguladı.

Faiz indirimi konusunda bilgi veren İsmail Kahraman, “Kamu bankalarıyla başlayan bu sürecin özel bankalar tarafından da desteklenmesi gerekir. Bizim beklentimiz aslında daha makul seviyeye gelmesi vatandaşların bir çoğu ancak kredi çekerek konut sahibi olabiliyor. Burada ekonomik dengelerin de gözetilmesi gerekiyor. Bu oranın 1 veya 1'in altına düşmesi piyasayı ve dolayısıyla inşaat sektörüne bağlı diğer meslek kollarını da hareketlendirecektir” diye konuştu.

FİYAT İSTİKRARI BEKLİYORUZ

Müteahhitlerin pandemi ve inşaat malzemelerinin aşırı fiyat artışı nedeniyle yeni konut üretmekte zorluk yaşadığını belirten İsmail Kahraman mevcut konut stoklarının fiyatının da arttığını belirtti.

Özellikle çimento ve demir gibi malzemelerinde % 200- 300'e varan fahiş fiyat artışı görüldüğünü dile getiren Kahraman, şöyle devam etti: “Piyasadaki istikrarsızlık ve girdi maliyetlerinin artışı sektörü durma noktasına getirdi. İzmirde yeni arsa üretilememesi birçoğu kat karşılığı olan sözleşmelerde maliyetlerin daha da yükselmesine neden oluyor. Bu konuda arsa sahiplerinin de daha makul davranmalarını ve ellerindeki arsayı bekletmektense ekonomiye kazandırmaları gerekiyor. Geçtiğimiz yıl 400 bin TL'ye satılan konutlar bu yıl %70 oranında daha fazlaya mal edilebiliyor. Metrekare maliyetlerimiz 1.500 'den 3 bin - 5 bin fiyat aralığına kadar yükselmiş durumda. Projenin başlaması ve bitmesi ortalama 1.5, 2 yıl kadar sürüyor. Bu nedenle mevcut ekonomik koşullarda müteahhitlerin kar etmesi mümkün olmuyor. İnşaat üretiminde durgunluk söz konusu, bu süreçte ruhsat kesilme sayısı da azaldı. Piyasalar özellikle malzeme fiyatlarında bir istikrar bekliyor. Çimento ve demir konusundaki aşırı fişat artışının döviz artışı veya zam oranları nedeniyle açıklamak mümkün değil. Burada bir fırsatçılık var. Çimento ve demirde üretim kapasite artırımı yapılması ve ihracat kotası konulması talebimizin olumlu sonuçlanmasını bekliyoruz. Hükümetimizin fahiş fiyat artışlarıyla ilgili başlattığı takip sürecini ve önleyici tüm tedbirleri destekliyoruz”

DEPREME KARŞI KENTSEL DÖNÜŞÜM

30 Ekim İzmir depreminin birinci yılında özellikle kentsel dönüşüm konusunda daha hızlı hareket edilmesi gerektiğini de kayeden İsmail Kahraman, “İzmir'in yapı stoğunun % 80 oranında dönüştürülmesi gerekiyor. Deprem afetini önleyemeyiz, fakat etkisinin azaltılması çok önemli. Barınma en temel insani ihtiyaçların başında geliyor. Vatandaşların sağlıklı konutlarda oturması ada bazında gerçekleştirilecek kentsel dönüşümle mümkün olabilir. İzmirde kısa süre içerisinde kurulması planlanan Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı ile bu süreci hızlandıracaktır. Arsa sahipleri de kat karşılığı talep ettiği oranları revize etmeli. Mevcut oranlarla müteahhitlerin yeni bina yapması mümkün görünmüyor. Arsa sahiplerinin yapacağı kısmi fedakarlık hem arsalarını değerlendirmelerine hem de ekonomiye faydalı olacaktır” dedi.