
İnşaat Sektörünün Kadın ve Genç İşgücüne İhtiyacı Var
Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği 'İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24’ araştırmasının sonuçları açıklandı. GYODER başkanı Neşecan Çekici inşaat sektörünün sürdürülebilir geleceği için gençlere ve kadın işgücüne ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Tüm sektörün sorun olarak gördüğü işgücü eksikliği konusunda, Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) önemli bir adım attı. GYODER, Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’ne (BETAM) hazırlattırılan ‘İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye’24’ araştırmasının sonuçlarını geçtiğimiz günlerde kamuoyuyla paylaştı. İnşaat sektörünün güncel sorunlarını belirlemeyi ve bu sorunların çözümlerine yönelik önlem ve politikalar önermeyi amaçlayan araştırma kapsamında 12 bini aşkın çalışanla anket gerçekleştirildi. İşveren tarafında da 100’e yakın kurumla derin görüşmeler yapıldı.
Araştırmada inşaat sektöründe çalışılmak istenmemesinin nedenleri şöyle sıralandı;
- Bedensel güç gerektirmesi,
- Ağır çalışma koşulları,
- Mesai saatlerinin uzunluğu,
- Hafta sonu çalışma,
- İş kazaları riskinin yüksekliği,
- Projelerin dönemsellik taşıması ve sürdürülebilir iş imkânı sunmaması.
GENÇLER İÇİN CAZİP DEĞİL
Hürriyet’te yer alan habere göre araştırmanın en dikkat çekici bulgularından biri, artık yeni usta yetişmemesi gerçeği oldu. Yapılan görüşmelerde bugün faal olarak çalışan ustaların çoğu işi babadan devraldıklarını, artık 40 yaş üstü olduklarını ve alttan yetişen kimsenin olmadığını ifade ediyorlar. Edinilen yüksek kazançlara rağmen inşaat ustaları da çocuklarının aynı sektörde çalışmasını istemiyor. Araştırmaya göre gençlerin inşaat sektörünü tercih etmeme nedenlerinin başında ‘ağır çalışma koşulları’ ve ‘işin tehlikeli olduğu’ algısı yer alıyor. Fakat buna rağmen, çok daha riskli olan moto kurye veya güvenlik görevlisi gibi meslekleri seçmeleri ise dikkat çekiyor. İnşaat sektörünün tehlikeli ve güvencesiz bir alan olarak görülmemesi gerektiğini ifade eden GYODER Başkanı Neşecan Çekici, “Bugün inşaat sektörü iş güvenliği uygulamaları bakımından son derece gelişmiş durumda. Üstelik dijitalleşme, proptech ve contech gibi yenilikçi teknolojilerle gençler için cazip kariyer fırsatları sunuyor. Bu gelişmeleri doğru iletişim ve eğitimle destekleyerek gençleri sektöre kazandırmamız mümkün” diyor.
KADINLARIN İSTİHDAMI ÇOK DÜŞÜK
Araştırmaya göre gençler kadar kadınların da inşaat sektörüne çekilmesi oldukça önem taşıyor. Türkiye’de inşaat sektöründe kadın istihdamının payı 2008’de yüzde 3 gibi çok düşük bir düzeydeyken, 2022’de ancak yüzde 5 seviyesine geldi. İnşaatta istihdam edilen kadınların çok büyük bölümü mimar, mühendis kısmen de iş güvenliği uzmanlarından oluşuyor. Şantiyelerde çalışan kadınlar ise genelde yemekhane ve inşaat sonrası temizlik görevlisi olarak çalışıyor. 2008’den 2022’ye çalışan kadın sayısında meydana gelen artış ise çok büyük ölçüde beyaz yakalı kesimden kaynaklanıyor. Oysaki yurtdışı deneyimi olan ustalar, sendika yetkilileri ve firma yetkilileri ile yapılan görüşmelerde, yurtdışında kadınların inşaat sektöründe daha aktif oldukları, örneğin duvar, sıva ve elektrik işlerinde çalıştıkları ifade ediliyor.
KADIN İSTİHDAMI NEDEN DÜŞÜK?
İstatistikler de bu durumu net bir şekilde gösteriyor. Araştırmaya göre 2022 yılı itibarıyla Türkiye’de inşaat sektöründe kadın istihdam oranı yüzde 5 iken, Almanya ve Fransa’da sırasıyla yüzde 14 ve 13, İtalya’da yaklaşık yüzde 10, İspanya ve Polonya’da yüzde 7’nin üzerinde seyrediyor. Rakamsal olarak değerlendirildiğinde ise, 2022’de inşaatta toplam çalışan sayısı Almanya’da 2 milyon 531 bin, Türkiye’de 1 milyon 846 bin; çalışan kadın sayısı ise sırasıyla 361 bin ve 91 bin olarak ortaya çıkıyor. Eğer kadın çalışan oranı Türkiye’de yüzde 5 yerine yüzde 14 olsaydı, kadın çalışan sayısı 91 bin yerine 258 bin olacaktı. Bu analize göre Türkiye’de, inşaat sektöründe mevcut çalışan kadın sayısı ile potansiyel kadın çalışan sayı arasında 167 bin kişilik fark söz konusu. Türkiye’de bu farkın önemli ölçüde ustalık gerektiren işlerde çalışan kadın sayısının düşük olmasından kaynaklandığı görülüyor.
EL BİRLİĞİ İLE ÇALIŞMALIYIZ
Araştırmayı yorumlayan GYODER Başkanı Neşecan Çekici, sektörün sürdürülebilir geleceği için gençlerin ve kadınların inşaat sektöründe yer almasının önemine dikkat çekerek “Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olan inşaat, yalnızca ekonomik katkısıyla değil, istihdam sağlama kapasitesiyle de büyük önem taşıyor. Ancak araştırma sonuçları gösteriyor ki, özellikle gençlerin ve kadınların sektöre ilgisi oldukça düşük. Bu durumun üstesinden gelmek için daha kapsayıcı ve güvenli çalışma koşulları yaratmak, mesleki eğitim olanaklarını artırmak ve özellikle kadın çalışanların sektöre dahil edilmesini teşvik etmek kritik bir gereklilik. Ülkemizin makro ekonomik orta vadeli programında da kadın işgücünün endüstrilere çekilmesi hedefi yer alıyor. Bu çerçevede hareket ederek, dünya örneklerinden de ilham alarak, Türkiye’de inşaat sektöründe daha fazla kadının ve genç yeteneğin yer almasını sağlamak için el birliğiyle çalışmalıyız. Sektörün sürdürülebilir geleceği ancak bu dönüşümle mümkün olacaktır” diyor.
SEKTÖRÜN CAZİBESİ NASIL ARTAR?
Olumsuz algı kırılmalı: İnşaat sektörünün ‘ağır ve düşük prestijli’ olarak algılanması gençleri sektörden uzaklaştırıyor. Sektör paydaşları, çağdaş iletişim yöntemleriyle bilgi ve deneyim paylaşan tanıtım kampanyaları düzenleyerek bu algıyı değiştirebilir.
Çalışma koşulları gözden geçirilmeli: Gençlerin daha rahat sektörleri tercih etmesi, inşaat firmalarının çalışma koşullarını yeniden değerlendirmesi gerektiğine işaret ediyor. Gençlerin beklentilerini anlamak için arama toplantıları düzenlenebilir.
Mesleki eğitim teşvik edilmeli: Artık usta-çırak modelinin yerine formel eğitim ve sertifikasyon süreçleri geçti. Usta açığını kapatmak için mesleki eğitimlerin teşvik edilmesi, kalitesinin artırılması ve gençler için cazip hale getirilmesi gerekiyor. Gerçek başarı hikâyelerini paylaşan iletişim kampanyalarıyla mesleklerin cazibesi artırılabilir.
KOTA VE VERGİ TEŞVİKİ ÇÖZÜM OLABİLİR
TÜRKİYE’de mavi yaka tabir edilen işlerde çalışan kadın sayısı neredeyse yok denecek kadar az. Esas sorun kadınları ustalık gerektiren işlere çekebilmek. “Öncelikle kadınlar inşaatta çalışamaz’ algısının değiştirilmesi gerektiği vurgulanan araştırmada kadın ustalar yetiştirebilmek için bir takım çözüm önerileri sunuluyor: Kadın işçi veya yönetici çalıştıran inşaat şirketlerine SGK ve KDV gibi vergi teşvikleri verilebilir. Kamu projelerinde ve büyük ölçekli inşaatlarda kadın çalışan kotası uygulanabilir. Çalışma ortamları kadın dostu olacak şekilde dönüştürülmeli; iyi örnekler ödüllendirilmeli. Sektöre kadın ilgisini artırmak için devlet, sektör dernekleri ve yerel yönetimler kadın işgücüne yönelik farkındalık kampanyaları düzenleyebilir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.