Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, İzmir'in Bornova ilçesi Doğanlar Mahallesi'ndeki Şehit Jandarma Komando Er Gündüz Koçak Parkı'nda vatandaşlarla bir araya geldi. Bakan Özhaseki, vatandaşlara "İmar Barışı" düzenlemesi hakkında bilgi verdi. 

İzmir'in deprem riski barındıran şehirler arasında yer aldığını ifade eden Özhaseki, Türkiye'deki toplam 26 milyon 358 bin yapı stokunun ancak yüzde 35'inin imara uygun olduğunu belirtti. Özhaseki sözlerine şöyle devam etti; 

"Bunu çözmek için yapı kayıt belgesi uygulamasını getirdik. Yasa diyor ki 'Vatandaş gelir kendi rızasıyla imara aykırılığının ne olduğunu söyler. Oradaki değerini tespit eder, bunun yüzde 3'ünü devlete verir, devletle helalleşir.' Örnek vermek gerekirse 100 metrekarelik gecekonduda oturan kardeşimiz 600 lira ile çarpacak metrekaresini. 60 bin lira evin değeri, alttaki arsa bedeli 10 bin lira 70 bin lira. Bunun yüzde 3'ü nedir, 2 bin 100 lira. e-devlet şifresiyle girecek, bunu kendisi bildirecek. Sonra senenin sonuna kadar bu para yatabilir. Yani 6 ay var. Bunu yatırdığında devlet kendisine yapı kayıt belgesi verecek. Bunun için mühendislik bürosuna gitmenize, kimsenin kapısını çalmanıza gerek yok."

"Çarpıcı belediyeler var sakın kanmayın"

Uygulamayla vatandaşın belediyelere gitmesine gerek olmadığını ifade eden Bakan Özhaseki, "Yapı kayıt belgesi, iskan (yapı kullanım izin belgesi) yerine geçiyor, çok net söylüyorum bir daha belediyelere gitmenize gerek yok. Ben buradaki belediyenin durumunu bilmiyorum ancak 'Elime düşsünler de canına okuyayım.' diyen çok çarpıcı belediye var, sakın ha bunlara kanmayın." dedi.

Özhaseki, yapı kayıt belgesi kapsamına alınan konutlara elektrik ve su bağlanabildiğini, kat mülkiyetine geçişin mümkün olduğuna, aleyhte açılmış dava, verilmiş yıkım veya para cezası varsa da bunların düştüğünü belirtti. Özhaseki, İzmir'deki birçok belediyenin kentsel dönüşüme gönülsüz olduğunu söyledi.

Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İzmir'de birçok yerde ne yazık ki belediyelerimiz kentsel dönüşüme girmiyor. Neden girmiyor, 'Riskli bu iş.' diyorlar. Bu işe girmedikleri için vazifelerini bana göre yapmıyorlar. Sonra da dönüyorlar, 'Bu kentsel dönüşüm var ya rantsal dönüşüm oldu.' diyorlar. Allah seni ıslah etsin. Rantsal dönüşüm yapma sen, bir rant varsa millete dağıt. Oradan bir kar geliyorsa vatandaşa dağıt. Türkiye Cumhuriyeti'nde bulunan belediye başkanlarının birinci görevi kentsel dönüşüm yapmak, evleri depreme hazırlamak."