Türkiye’de son iki yıldır sürekli artan kiralar; ev sahibi ve kiracıları mahkemelere yönlendirmiş, bu sebeple mahkemelerde davalar birikince konunun çözümü için arabuluculuk sisteme girmişti. Arabulucu vasıtasıyla orta yolu bulan ev sahibi ve kiracı ise arabulucuya ücret ödemesi gerekirken; taraflar anlaşamazsa bu ücret ödemiyordu. Fakat son dönemde arabulucu vasıtasıyla anlaşan ev sahibi ve kiracı; arabulucuya ödeme yapmadan devreden çıkarmak için ‘Anlaşmadık’ oyununu oynuyor. Hürriyet’te yer alan bir habere göre Konuya ilişkin hukukçulardan uyarılar geldi.
ÖNEMLİ SORUNLARA YOL AÇABİLİR
Gayrimenkul Hukuku Uzmanı Avukat Ali Güven Kiraz, Arabuluculuk sürecine başvurduktan sonra bazı kişiler, arabulucu toplantısı sonrasında uzlaşmadıkları söyleyerek arabulucuyu devreden çıkarıp haricen anlaşma yaptığını belirterek bu tercihin önemli sorunlara da yol açabileceği konusunda uyardı. Kiraz, “Arabulucu ücretinin ödenerek bizzat arabulucu önünde uzlaşılması halinde arabulucunun düzenlediği uzlaşma tutanağı ilam hükmündedir. Yani bir mahkeme kararı gibi olur. Bilindiği gibi kira tespit davası için 5 yıl şartı var. Eğer arabulucuda uzlaşma olursa, 5 yıl süreyle ev sahibi dava açamaz. Ancak arabulucu başvurusu sonrasında taraflar haricen anlaşma sağlar ve bu konuda kendi aralarında bir ek protokol ile yeni kira bedelini belirlerseler, bu durumda mal sahibi açısından bu ek protokol ilam hükmünde olmayacağı için yeniden mal sahibi kira tespit davasını açabilir. Mal sahipleri ve özellikle de kiracıların bedel konusunda uzlaşma halinde bizzat arabulucu önünde uzlaşmalarını, uzlaşma tutanağının bir örneğini almalarını yine arabuluculuk ücretini ödemelerini daha sonra oluşabilecek mağduriyetler açısından kesinlikle önermekteyiz” dedi.
YARI YARIYA BÖLÜŞÜLÜR
“Gelim anlaşma olursa ne olacağına...” diyen Kiraz, “Arabuluculuk ücreti anlaşma bedeline göre farklı yüzdelerle belirlenir. Anlaşma olması halinde anlaşılan miktarın 200 bin TL’ye kadar olan kısmı için yüzde 6’sı, sonra gelen 320 bin TL için yüzde 5’i, sonra gelen 520 bin TL için yüzde 4’ü gibi rakam arttıkça oranın düştüğü bir model uygulanıyor. Örneğin; 10 bin lira olan kira 20 bin liraya çıktıysa, aylık fark 10 bin lira. 10 bin liralık yıllık karşılığı 120 bin lira. Bu rakamın yüzde 6’sı arabuluculuk bedelidir. Yüksek kira bedelinde, özellikle ticari gayrimenkullerde ücret artar. Anlaşma olan durumlarda ödeme taraflar arasında paylaştırılabilir veya taraflardan birinin ödemesine karar verilebilir. Herhangi bir belirleme olmaması halinde taraflar arasında yarı yarıya bölüşülür. İhtiyari yani isteğe bağlı arabuluculukta, arabuluculuk süreci başlamadan önce arabulucunun taraflardan ücret ve masraflarını talep etmesi de mümkün. Eğer dava açmak amacıyla hukuk bürosuna gidilir ve bir avukatlık hizmeti alırsa, bunun ücreti de tüm bunların dışındadır” ifadelerini kullandı.
BÜTÇEDEN KARŞILANIR
Arabuluculuk ücretlerinin uzlaşma olursa ödendiğini, aksi takdirde ödeme yapılmadığını belirten Avukat Furkan Ökse ise “Kimi ev sahibi ve kiracılar bu ücrette kaçınmak için uzlaşamadık diyor” dedi. Ökse arabulucuk ücretleri için de şu bilgileri paylaştı: “Tarafların anlaşamaması ve iki saatten daha az toplantı yapmaları halinde arabuluculuk ücreti Adalet Bakanlığı’nın bütçesinden karşılanır. Bu durumda ilk aşamada arabulucuya bir ücret ödenmez. Ortalama 2 yıl sürecek olan dava sürecinin sonunda davayı kaybeden taraf kabul–ret oranına göre ücreti devlete öder. Mesela; 40 bin lira kira talebiyle açılan davada kira 40 bin olduysa yüzde 100 kabul olduğu için gideri kiracı öder, 20 bin lira olduysa kabul-red oranı yüzde 50-50 olduğu için ortak ödenir. Görüşmelerinin iki saatten fazla sürmesi durumunda ise taraf başına saatlik 580 TL ek arabuluculuk ücreti belirlenir. Bu ücret tarifesini Adalet Bakanlığı belirler. Taraflar 2 saatten daha fazla görüşmeye devam etmek ister ve ücreti ödemeyi de kabul ederse bu ücret taraflara paylaştırılır. Kabul etmemeleri halinde arabulucu tarafından anlaşmama tutanağı düzenlenir.”