Atıl durumda olan tarım arazilerinin değerlendirilmesi ve toplam üretimde nitelikli artışı yakalamak için ‘Arazi Bankacılığı’ kurulacak. Yeni Şafak'ta yer alan habere göre Tarım ve Orman Bakanlığı geçen yıl boş arazilerinin üretime kazandırılması ve tarımsal işletmelerin etkin çalışmasına yönelik karar aldı.
Yeni Şafak'tan Yasemin Asan'ın haberine göre bu sistem ile Orta Vadeli Programda (2019-2021) tarım arazilerinin kullanımına ilişkin sorunların ortadan kaldırılması amaçlanıyor. Bakanlık, bu yıl atıl tarım arazilerinin üretime kazandırılması ve tarımsal işletmelerinin etkin çalışmasına yönelik arazi edinimi uygulamaları ve buna bağlı olarak arazi bankacılığı geliştirecek.
Çalıştayda, toplulaştırma yapılan ve arazilerin verimli olduğu sulu tarım alanlarında arazilerin daha kıymetli olduğu, daha kolay kiraya ve ortağa verilebildiği, kuru ve verimsiz alanlarda ise aksi durumun görüldüğü dile getirildi.
AB ÜLKELERİNDE ÖRNEK UYGULAMA
Bakanlık, Avrupa ülkelerindeki arazi bankacılığının nasıl olduğunu da araştırdı. Gelişmiş AB ülkeleri, sadece arazi toplulaştırmasının tarımsal arazi yönetiminde tek başına yeterli bir araç olmadığını bunun arazi bankacılığı ile destekleniyor. Bakanlık, Hollanda, Almanya, İspanya ve Fransa’daki arazi bankacılığını inceledi. O ülkelerde arazi bankacılığı konusunda önemli örnekler bulunuyor. Hollanda’da, Tarım Arazileri İdaresi (SBL) arazi fonu bulunuyor. Devlet kuruluşu olan SBL, gönüllü olarak arazi satın alıyor. Arazi bankacılığı ve arazi toplulaştırması entegre çalışıyor. 1995 yılında Arazi ve Su Yönetimi Hizmetleri (DLG) kuruldu. DLG, bir projenin yürütülebilmesi için proje sahasında arazileri, yerel arazi fonu yoluyla alıyor, kullanıyor, kiralıyor ve satıyor.