Arima Mimarlık Kütahya'ya yeni otel müjdesini verdi. İşte o yazı..
-Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz ?
1977 Gediz doğumluyum. 1994 senesinde İstanbul'a yüksek öğretim ve eğitim için geldim. Mimar Sinan Üniversitesi mimarlık fakültesini kazandım. Üniversiteyi bitirdikten sonra İstanbul'da mimarlık hizmetleri ile ilgili projelendirme hizmetleri sunan Arima Mimarlık Limited şirketinde ortak olarak iş hayatıma devam ediyorum.
-Bize firmanızdan bahsedebilir misiniz?
Arima Mimarlık 1994 senesinde kuruldu. Ben 2006 senesinde ortak oldum. Arima Mimarlık Limited şirketi İstanbul merkezli, Türkiye'nin birçok yerinde büyük ölçekli projeler yapan bir firmadır. Bugüne kadar yaklaşık 30 bine yakın konut projelendirmiş, Türkiye'nin en büyük kongre merkezini projelendirmiş, içinde İstanbul Kongre Merkezi, Kuşadası Kongre Merkezinin olduğu, stadyumlardan, kültür merkezlerine, toplu konutlardan, kentsel dönüşüm projelerine kadar geniş bir iş yelpazesi portföyü olan bir firmadır. Proje müşavirlik hizmetleri üretmekteyiz.
Gediz Turizm 2010 yılında Ortağım Erol Kuzubaşoğlu ile birlikte kurduğumuz bir şirket. Gediz Turizm, Kütahya'nın turizm potansiyeline hizmet etmek amaçlı kuruldu. 2010 senesinde Gediz'deki 3 yıldızlı, 110 yataklı otel ile yatırıma başladı. 2016 senesinde TURSAB'm Çavdarhisar'daki otelinin işletmesini devralarak ikinci oteli hizmete soktu. Bölge merkezli, güncel turizm merkezlere yakın hizmete devam edecektir.
-Gediz'deki turizme yönelik yatırımlarınız bölgede bir ilk. Bu sürece nasıl yön verdiniz?
Gediz'deki otelin hikayesi biraz farklı. Bu aslıdan Gediz Belediyesi'nin başlattığı bir yatırım. Gediz Belediyesi'nin buradaki kaba inşaatını yapıp 2010 yılında ihale ile sattığı bir otel. Tarafımızca satın alındı;
2012 senesinde dekorasyon işleri yapılarak görkemli, güzel bir açılışı yapılıp faaliyete alındı. Çavdarhisar'daki otel Başaran Ulusoy'un bir yatırımı; 2008 senesinde açılan bir otel. Çeşitli sebeplerle bir önceki işletmenin devretmesinden sonra tarafımızca yeniden restore edilerek faaliyete geçti. Orası da 110 yataklı bölgenin kültürel turizmine katkı sağlamak amacıyla hizmete alındı.
-Turizm açısından bakir bir bölge. Daha önce yapılmamış projeler. Sizleri buraya çeken etkenler nelerdir?
Kütahya, turizmde 3 temel özelliğe sahip. Birincisi jeotermal konusunda çok zengin kaynakları var. İkincisi kültür turizmi konusunda önemli bir merkez. Üçüncüsü ise doğa turizmi. Kütahya'da doğa turizmi ön planda kalan yerler var. Gediz'de Murat Dağı'nm olduğu gibi. Son dönemlerde ise kayak ile ilgili yeni yatırımlar var. Kütahya bu 3 eksende turizm perspektifini kendine çizebilirse turizmde geleceği olan bir bölge. Murat Dağı, Kütahya'nın çok büyük bir hâzinesi. Ege Bölgesi'nin en yüksek dağı ve Murat Dağı'nda Türkiye'de hiçbir yerde olmayan bir özellik var. 1450 metre yükseklikte sıcak su kaynağı var. Gediz Belediyesi'nin girişimleriyle burada sondajlama çalışmaları ile sıcak su kapasitesi daha da artırıldı. Burası bir turizm yatırım bölgesi, inşallah bizimde burada bir otel projemiz var. Kayakla ilgili de mevcuttaki tesislere ilave bazı tesis yatırımları düşünülüyor. Bununla ilgili planlama çalışmaları yapılıyor. Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen bir çalışma var. Biraz da ilgi arttırılırsa yatırım çok rahat çekebilecek. Buranın enteresan bir özelliği de Murat Dağı'nın Dumlupınar'daki Zafer Havaalanına 45 dakika uzaklıkta olması. Yani ulaşım açısından da uygun bir bölge. Kütahya'nın sahip olduğu kent merkezinin Arizona gibi kültürel hâzinenin bu kentte olması. Jeotermal konusunda çok zengin kaynaklarının olması. Kütahya'yı turizmde ön plana çıkarabilecek bir potansiyel var. Biz de bu sebepten dolayı buradayız.
-Turizm sektörü için devam eden ve planlanan projeleriniz hakkında biraz bilgi alabilir miyiz?
Gediz'deki ve Çavdarhisar'daki yatırımımızdan sonra üçüncü yatırım olarak Murat Dağı'nda bir termal kayak oteli projesi var. Bu proje ile bütün proje çalışmalarımız tamamlandı. Bizim 2016 yatırım programımızdaydı. 2016'da başlamayı hedefliyorduk fakat ülkemizin yaşadığı malum sıkıntılardan dolayı bu seneye ertelenmiş bir yatırım. 2017 yılı içerisinde bu yatırımımıza temel atmayı hedefliyoruz. Kütahya'nın gerçek anlamda A plus bir termal tesise bu proje ile kavuşacağına inanıyoruz.
-Aynı zamanda bir mimar olarak Kütahya ve kentsel dönüşüm projeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?
Kütahya tarihsel olarak müthiş bir dokuya sahip. Kütahya'daki merkez olarak kentsel dönüşümüne açıkçası çok bir bilgi sahibi değilim. Fakat hissiyatım ve temennim şudur ki Kütahya'daki yerel yönetimlerin Türkiye çapında yapacakları bu tür kentsel dönüşüm çalışmalarında sosyal doku kendi iç dengeleriyle alakalı. Ama mimari ve şehircilik açısından kentin özgün karakterinin bir takım esintilerinin bu projelerde yer alması, geleceğe referans olur. Kütahya hem şehircilik, hem de mimari açısından bu donanıma sahip ve kökleri çok derinlere uzanan bir şehir. Bundan da kentsel dönüşüm manasında istifade edeceklerine inanıyorum.
-Turizm sektörüne hizmet edecek gençler için tavsiyelerinizi alabilir miyiz?
Biz turizme gönüllü olarak girmiş insanlarız; bu konuda profesyonel değiliz. Yatırımcı olarak bu sektördeyiz. Buraların potansiyeline ve geleceğine inanmak birinci hedefimiz. Turizm gönül işi ve biz bu sektöre girdikten sonra bir kere daha gördük ki yatırım yaptığınız her noktayı çok fazla benimsemeniz ve önemsemeniz gerekiyor. Oranın geleceğine ait inancınız çok sağlam olması gerekiyor. Bu noktada bütün girişimlerinizi, bütün yatırımlarınızı, bütün perspektifinizi çizmeniz, hazırlamanız gerekiyor. Turizm bir aşk işi aslında. Potansiyeline geleceğine inanmadığınız bir şeyi doğru tanıtamazsınız, doğru pazarlayamazsınız. Sektörde tesislerin niteliği çok önemli. Tesisin ulaşıma çok daha önemli bir faktör olduğunu düşünüyorum. Ankara'da Kütahya'yı temsil eden vekillerimiz, Kütahya'daki tesisleşme konusunda teşvik edici unsurları biraz daha arttırmalı.
-Arima Mimarlık olarak, genel anlamda projelerinizden bahsedecek olursanız neler söylersiniz?
Torunlar GYO Kiptaş ile beraber 2016'da en iyi kentsel dönüşüm projesi ödülü alan 5. Levent projesi, bizim projemiz. Orada yine 150 bin metre kare kapalı inşaat alanına sahip Bezmi Alem Üniversitesi'nin kampüsünü tasarlıyoruz. İstanbul'daki güncel projemizden birisi de Yeşilköy'de CNR Fuar Merkezi'nin olduğu alanda Avrupa'nın en büyük, en modern fuar merkezini tasarlıyoruz. 800 bin metrekare kapalı alana
sahip. Tuzla'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi için yapmış olduğumuz bir hal projemiz var. İçerenköy'deki hali, Tuzla'ya taşıyoruz. Başakşehir Fatih Terim Stadyumu bizim projemiz. Buna benzeri birçok ölçekte İstanbul'da devam etmekte olan projemiz var. Gaziantep'te kongre merkezimiz var. Şu an İstanbul'da 2 büyük kentsel projemiz var. Kütahya'da Anadolu'da yatırımcı olarak bulunmamızın sebebi ise oraların ilgiye, alakaya ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Biraz gönül bağı biraz da geleceğine inanıyoruz. Oraların geleceğini düşünüyoruz.