Ataseven Group İzmir'de Orta Sınıf Projeler Üretecek

İzmir’de inşaat ve enerji yatırımları bulunan Ankara merkezli Ataseven Grup kentteki yatırımlarına devam edecek. Atakent Panorama projesi ile İzmir’de ilk projesine imza atan Ataseven Group orta gelir grubu için projeler üretmeye devam edecek.

Ataseven Group Yönetim Kurulu Başkan Vekili Fuat Ataseven İzmir’deki yatırım hedeflerini anlattı. Lüks konut projelerinden ve kat karşılığı inşaatlardan uzak durduklarını belirten Ataseven İzmir’deki nüfusun çoğunluğunu oluşturan orta gelir grubu için projeler üretmeye devam edeceklerini söyledi.

Narlıdere’ye Niyet, Çiğli’ye Kısmet

Ataseven Group İzmir’deki ilk yatırımları için Narlıdere lokasyonunu tercih etti. Kentsel dönüşüm tecrübesi de bulunan firma Narlıdere kentsel dönüşüm projesinde yer almak için çalışmalarda bulundu. Ancak süreç çok ağır ilerleyince yönünü İzmir’in kuzey aksına çevirdi. 2017 yılında Atakent Panorama projesinin arsasını satın alarak start verdi.

Fuat Ataseven İzmir serüvenini şu sözlerle anlattı, “7 yıl önce İzmir’e yatırım yapma kararı aldık. Yüksek rakamlarla satış yapabileceğimiz bölgelere yoğunlaştık. Bu doğrultuda Narlıdere bölgesinde girişimlerde bulunduk. Firmamıza uygun büyük parseller aradık ancak küçük parseller olduğu için vazgeçtik. Bir süre Narlıdere Belediyesi’nin kentsel dönüşüm projelerini takip ettik. İstanbul’da da kentsel dönüşüm projelerinde yer aldığımız için uzman olduğumuz bir alandı. Kentsel dönüşüm uzun süre sonuçlanmayınca Narlıdere bölgesinden vazgeçtik. İzmir-İstanbul otoyolundan dolayı kuzey aksında ciddi bir hareketlenme olduğunu görünce yatırımlarımızı bu tarafa çevirdik. Ulukent ve Menemen bölgesinde arsa payları, maliyet ve satış rakamları uygun bir kar marjı oluşturmayınca proje üretemedik. Arsa arayışımızı devam ettirirken Atakent Panorama projemizin yer aldığı arsayı keşfettik. Bize uygun olduğunu görüp 2017 yılında satın aldık. Ekibimizle beraber inanarak bu projeye başladık. Projeyi hak ettiği yere getirdik.”

1 Milyon TL Hedefi

Projeye başlarken satışlarda 1 milyon hedefi koyduğunu ve bu hedefe ulaştıklarını söyleyen Ataseven, “Bu projeye başladığımızda milyonun üzerinde fiyatla daire satmadan çıkmayacağım dedim. Geldiğimiz noktada milyonun üzerine ulaştık. Pandemi ve ekonomik kriz nedeniyle bu hedefimiz biraz gecikti. Atakent Panorama projesindeki tüm sıkıntılar kaldırıldı. Yol ve altyapı sorunları çözüldü. Biz firma olarak kat karşılığı inşaatlara girmiyoruz. Müteahhitlerin de kat karşılığı inşaat yapmamasını, yapacaklarsa da oranların çok daha mantıklı seviyelere inmesi gerektiğini savunuyorum. Meslektaşlarımızın en büyük hammaddemiz olan arsayı şartlarını zorlayarak alması ve bu doğrultuda projeler üretmesi gerektiğini söylüyoruz” dedi.

Ciddi bir pazar

Firmanın inşaat grubu olarak orta sınıf konut yapmayı tercih ettiklerini belirten Ataseven sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Hızlı satış-hızlı teslimat-yeni projeler stratejisiyle çalışıyoruz. İzmir yapılaşma konusunda İstanbul ve Ankara’nın gerisinde olduğundan ciddi bir pazar olacağı varsayımıyla İzmir’deki ilk projemizi hayata geçirdik. Bu projeye başlarken projelerin devamlılığı sağlamayı hedefledik. Ancak bunu gerçekleştiremedik. İzmir’de arsa konusunda çok ciddi sorunlar var. Büyük montanlı projelerin yapılabileceği imarlı arsa sayısı çok az. Az sayıdaki arsanın fiyatları çok yüksek. Arsa sahiplerinin istedikleri rakamlarla müteahhitlerin iş yapabilme imkanı yok.”

Arsa bulamıyoruz

İzmir’de vasıflı orta sınıf konut sayısı yok denecek kadar az olduğunu belirten Ataseven, “İzmirli müteahhitler daha çok denize yakın lüks konut projeleri üretiyor. O konutları alabilecek kişi sayısı çok az. Ben çok düşük bir kesimin satın alabileceği projelere yatırım yapmayı düşünmüyorum. İzmir’de orta sınıf konutlara olan ilgi çok daha fazla. Orta sınıf konutlarda çok yüksek kar marjları yok. Biz Atakent Panorama projemizde beklentilerimizi aldık. İşin sürdürülebilirliği kısmında sorun var. Beklentilerimizi karşılayacak yeni bir arsa bulamadık. Arsa sahiplerinin artık gerçeklerle yüzleşmesini ve arsa maliyetlerinin makul seviyelere çekmesini bekliyoruz”

Egeliler yaşam alanı istiyor

Egelilerin yaşam tarzını dikkate alıp proje geliştirdiklerini ifade eden Ataseven sözlerini şu şekilde noktaladı, “İzmir’de yatırımlarımız devam edecek. Orta sınıf konutlar üretmeye devam edeceğiz. Orta sınıf konut derken yanlış anlaşılmasını istemiyoruz. Betonu döküp, duvarı örüp, iki kapı pencere takıp başını sokabileceği bir ev mantığıyla değil. Bir yaşam alanı oluşturuyoruz. Sosyal donatılara çok önem veriyoruz. Pandemi ile beraber yaşam alanları daha da önem kazandı. Ev sahipleri site içerisinde dolaşıp sosyal imkanlardan faydalanabilmeli. Egeliler yaşam alanı istiyor. Ankara’da konutun büyüklüğü ön plana çıkarken Ege’de daha çok yaşam alanı ve balkon ön plana çıkıyor. Egelilerin taleplerini göz önünde bulundurarak proje üretiyoruz. İzmir yaşanabilecek, yatırım yapılabilecek ve güzel vakit yapılabilecek bir kent.

Emlak Gündemi Haberleri

Yapı Denetim Kanununda Yapılacak Değişiklik Müteahhitlerin Çıkarını Koruyor
İş Bankası Genel Müdüründen Kira Sitemi!
Konutta En Düşük ve En Yüksek Fiyatlı Şehirler...
Emlak Konut GYO'dan Çekmeköy İçin Açıklama
Konak Damlacık’ta 10 Tarihi Yapı Restore Edilecek