13 yıl önce Bodrum’da kurulan BOD Yapı 7 yıl boyunca Bodrum’da konut projeleri ürettikten sonra 6 sene önce merkezini Urla’ya taşıdı. Urla’daki ilk projesini Kekliktepe’de Kuzey Park adıyla hayata geçiren BOD Yapı bu projede her biri 2,5 dönüm arazi üzerinde 11 villa inşa etti.
Kekliktepe’de 2 ayrı proje daha hayata geçiren BOD Yapı projeleri bu yaz teslim edecek.
İLK GÖRDÜĞÜMÜZDE URLA’YA TAŞINMAYI KAFAMIZA KOYDUK
Bodrum’dan Urla’ya taşınma hikayesini anlatan BOD Yapı satış pazarlama müdürü Malike Özkan “Yaklaşık 10 yıl önce bir aile ziyareti için Bodrum’dan Urla’ya geldik. O zaman Urla’yı keşfettik. Urla’nın geleceğin Bodrum’u olacağını, hatta Bodrum’u bile geçeceğini öngördük. İlk ziyaretimizde İzmir’e taşınmayı kafamıza koyduk. 3-4 yıl sonra da hem evimizi hem de şirketimizin merkezini İzmir Urla’ya taşıdık.”
HAYALİMİZDEKİ YAŞAM PROJESİ 1.000 METREKARENİN ALTINA SIĞMIYOR
Butik projeler yaptıkları için projelerine özel bir ilgi gösterdiklerini belirten Özkan şu şekilde devam etti, “Projelerimizi yaşam üzerine oluşturuyoruz. Betonarme yapıp satmak veya çok ev yapıp çok müşteriye satmak gibi bir hedefimiz yok. Bu yaşamı tercih edecek, sevecek kişilerle bir araya gelip bu yaşamı onlara sunmak istiyoruz. Biz yaşam konseptini hayal edip projelerimizde onu sunmaya çalıştığımız için 1.000 metrekare altında ev yapmıyoruz. 2.500 metrekareyi geçmesini de istemiyoruz. Çünkü oluşturduğumuz yaşam dağılabiliyor. 1-2 dönüm arasında ideal yaşam sunuyoruz. Bize göre her bahçeli ev müstakil yaşam değil. Bahçenizde oturduğunuz zaman yan komşunuzu görmemeli, ama birbirinizle görüşmek istediğinizde kolaylıkla gidip görebilmelisiniz. Çocuklar geldiğinde bahçede rahatlıkla oynayabilmeli. O alanın içerisinde kendi hobilerini hayata geçirebilmeli. Bu yüzden daha büyük bahçeli projeler yapıyoruz. Bizim, müstakile bakış açımız bu” ifadelerini kullandı.
1 KATTAN FAZLA EV YAPMIYORUZ
Projelerini tek katlı olarak inşa ettiklerini, her türlü konforu tek kata sığdırdıklarını belirten Özkan şu sözlere yer verdi, “Dikey mimari hiç çalışmıyoruz. Yatay mimari daha konforlu bir yaşam sunuyor. Birden fazla kat olması evdeki yaşamı dağıtıyor. Ben 2 çocuklu bir anneyim. Ben aşağıda salonda otururken çocuklarımın üst katta olmasını tercih etmiyorum. Salonda otururken çocuklarımın odalarına da hakim olmak istiyorum. Tek kattaki yaşamın en büyük avantajlarından biri bu. Tüm projelerimizi tek katlı olarak inşa ediyoruz. Projelerimiz en az 3+1 büyüklüğünde oluyor. İdeal ölçülerde konutlar üretiyoruz. Her türlü konforu tek katın içerisine sığdırıyoruz.”
SİTE İÇERİSİNDE MÜSTAKİL YAŞAM
Yeni projelerinden de bahseden Özkan, “Yeni projemizi Sıraselviler, İtokent bölgesinde hayata geçireceğiz. Her biri 1.500 metrekare içerisinde 21 villa inşa edeceğiz. Projemizde 3+1 ve 4+1 seçenekleri yer alacak. Ortak sosyal alan yapmıyoruz. Her evin kendi havuzu ve büyük bir bahçesi oluyor. Her villanın ayrı girişi var. Güvenlikli bir site olacak. Site içerisinde gerçek bir müstakil yaşam sunuyoruz. Bu projemiz hazırlık aşamasında. Kısa süre içerisinde satışa çıkmayı düşünüyoruz. Projemizde lansman fiyatları 4 milyon 500 bin liradan başlıyor. İlerleyen dönemlerde aynı konseptte projeler üretmeye devam edeceğiz. Pandemi ile beraber projelerimize olan talep arttı. Ancak herkesin alım gücünün yetmediği projeler üretiyoruz. Satış fiyatlarının sadece belli bir kesime hitap etmesinden dolayı satışlar çok hızlı olmuyor. İstanbul’dan ve yurt dışından çok fazla talep var” dedi.
İNŞAATA PEYZAJDAN BAŞLIYORUZ
Özkan son olarak şunları ekledi, “Projelerimizde doğaya çok önem veriyoruz. Doğanın içerisinde doğayı yok etmeden proje üretmek gibi bir misyonumuz var. Yaptığımız betonarmelerin renklerini doğa ile bütünleştiriyoruz. Doğanın içerisinde binaları kaybediyoruz. Çok fazla ağaç dikiyoruz. Biz inşaata peyzajdan başlıyoruz.”