Zorunlu karantina uygulamaları, evden çalışma, esnek çalışma sistemleri ve uzaktan eğitim deneyimleri, zaman içinde yaygınlaşarak ve benimsenerek yeni bir yaşam şeklini de beraberinde getirdi. Yaşam biçimlerinin yeniden kurgulanmaya başlandığını belirten Emel Akbaş İdikut, “Özgürlük tanımımızı yeniledik. Bu bağlamda 2020’de Prefabrik, Bungalow ve hatta tekne gibi alternatif yaşam araçlarına yönelim oldukça arttı. Geçtiğimiz on yılda son derece popüler hale gelen Bungalow evler, Türkiye'de önce pansiyon tarzı küçük tatil konutları olarak kullanılmaya ve yaygınlaşmaya başlandı. Mimari yapılara izin verilmeyen bölgelerde taşınabilir özelliği ile tercih sebebi olan Bungalow evler pandemi ile birlikte çok daha popüler hale geldi.” dedi.
Bungalow evlerin, ahşaptan inşa edilen küçük ve tek katlı ev anlamında kullanılsa da; aslında kelime anlamının Hint kültüründen geldiğini de sözlerine ekleyen Akbaş İdikut, “Doğal malzemelerle oluşturulan bu yapılar hem ekonomik olarak her bütçeye uygun seçenekler sunuyor hem de ekolojik yapılarıyla doğanın içine mükemmel bir uyum sağlayabiliyorlar. İçerisinde oksijen sirkülasyonu olması nedeniyle ahşap ev romatizma, astım gibi birçok hastalığı önlemesiyle de tercih sebebi oluyor.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.
Emel Akbaş İdikut, “Bungalow evlerin yapımı hızlı ancak her ne kadar mobil sistemler de olsa her araziye bungalow ya da prefabrik ev izni de verilmemektedir. Kanunda belli şartları olmak ile beraber yerel yönetimlerin izin konusundaki yaklaşımları da farklı olabiliyor. Tüketicilerin ilgilendikleri arazinin bu izni alacak şartları taşıyıp taşımadığını iyi araştırması gerekir” dedi.