Covid 19’la mücadele kapsamında Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği de (TMMOB) ‘salgın’ açılımında bulundu. Oda, İki hafta içerisinde harekete geçip yeni prefabrik yapılar yapmak için çalışmalara başladıklarını açıkladı.
Prefabrik evler salgından sonra hayatımıza girecek yeni mimari tarzı için de hazırlanmaya başladı. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Esin Köymen, hem yeni projelerini açıkladı hem de mimaride gelecekte bizi bekleyen yeniliklerden bahsetti.
Köymen, 'Covid-19'dan sonra yaşadığımız ve çalıştığımız yapılar nasıl olmalı?' şeklinde düşünülerek çalışmaların yürütüldüğünü belirtti.
‘Coronadan sonra' sağlık ve ekonomi politikalarının yanı sıra mimarinin de baştan ele alınacağını ifade eden Köymen, kent planlamasında da artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmaması gerektiğine dikkat çekti.
Yüksek katlı yapılardan ve betonarmeden artık kaçışın başlayacağını belirten Köymen açıklamalarda bulundu. Köymen şöyle konuştu:
"Covid-19'la mücadele kapsamında çalışma başlattık. Modüler sistemlerle büyütülebilen, genişletilebilen ve barınma mekanı olarak kullanılabilen mekanlar üretmek için üyelerimize çağrıda bulunduk."
Hastanelerin yakınlarına prefabrik ev kurulması için çalışmalara başladıklarını belirten Köymen, Tabibler Odası'ndan hastanelerin kullanımı açısından destek aldıklarını ifade etti. Köymen, "Tasarım kataloğu oluşturulacak, sonrasında yüklenici firmalarla görüşülecek, yerel ve merkezi yönetimlerle bağlantı kurulup hayata geçirilmesi için çalışılacak" dedi.
Kataloglar ne zaman hazırlanır?
2 haftalık bir süreç bulunuyor. 2 hafta içerisinde tüm detaylar toparlanıp imalata geçilmesi için çalışmalar yürütülecek.
Sadece salgın zamanında değil, tüm zamanlarda kullanılabilir olacak yerler yapmayı planlıyoruz. Örneğin afetler sonrasındada. Sökülüp takılabilir ve kolay monte edilebilir malzemeden üretildiği için her durumda geçici barınma ya da sağlık mekanları olarak kullanılabilecek.
Köymen, "Dünya'da kentteki boş alanlar hastaneye çevrildi, bizim de yapmak istediğimiz bu. Bu yüzden Şehir Planlamacılarıyla çalışıyoruz. Kent meydanlarındaki ya da hastanelerin yakınındaki uygun alanlarda bu modüler sistem uygulamalarını hayata geçirmeyi planlıyoruz" şeklinde konuştu.
Köymen, salgın hastalık sonrası mekan tasarımlarının değişip değişmeyeceği sorusunu şöyle yanıtladı:
"Yüksek yapılar, plazalar gibi yapılarda hiçbir doğal havalnadırma yok, her şey mekanik yöntemlerle çözülüyor. Salgın, havalandırmaya bağlı olarak yayıldığı için, bu gibi yapılarda mekan tasarımlarını mimarlar açısından etkileyecektir. Fakat burda, yöneticilerin kent planlarına ve kent mekanlarına bakışı değişmelidir. Değişeceğini umut ediyoruz.
Kent politikalarında, kentin her noktasını betornarmeye teslim eden anlayıştan uzaklaşılmalı. Belki tek katlı konutlar olmayacak ama nihayetinde yaşama alanlarının içerisinde mahalle ölçeğinde büyük parkların olduğu, yerleşim alanlarının içerisinde erişilebilir boyutta dinlenme alanlarının olduğu bir planlama anlayışına gitmek önemli."