2018 başından bu yana gayrimenkul sektörü için iki büyük, önemli ihalesi gerçekleşti. Emlak Konut GYO Çekmeköy’deki 155 bin 56 metrekarelik araziyi ve Nişantaşı’nın en kıymetli bölgesinde konumlanan Marmara Üniversitesi’nin arazisini satışa sundu.
Bu iki dev ihalenin kazanını da Dap Holding şirketlerinden Eltes İnşaat ve İstlife İş Ortaklığı oldu. İki ihalenin Dap Holding’e maliyeti 1 milyar 111 millyon TL Çekmeköy, 1 milyar 763 milyon TL Nişantaşı olmak üzere toplam 2.8 milyar TL’yi aştı. Dap Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ziya Yılmaz, herkesin frene bastığı dönemde gaza bastıklarını belirterek, “Dönem durulacak dönem değil. Hem ülkemize hem sektörümüze yatırım yapmamız gerek. Biz 5 yılda 13 milyar TL’lik proje geliştirecek kadar arazi topladık” diyor.
ŞEHİR MERKEZLERİNDE 700 BİN M2
Son dönemde aldığınız ihalelerle dikkat çektiniz… Kıymetli arazileri topladınız. Ne kadar arazi stoğunuz oldu?
Herkesin frene bastığı dönemde biz gaza bastık. Ben içinde bulunduğumuz günlerin çok önemli bir dönem olduğunu düşünüyorum. Hem ülkemize hem sektörümüze yatırım yapmamız gerekiyor. Dönem durulacak dönem değil. Biz 2017 ve2018’in ilk 6 ayını zaten iş geliştirme yılı olarak ilan etmiştik. 2017 ve 2018’in ilk çeyreğinde bayağı bir arazi geliştirdik. Şu anda İstanbul ve İzmir’de şehir merkezlerinde 700 bin metrekareye yakın arazi geliştirmiş durumdayız. Şimdi o arazilerin mimari tasarım çalışmalarına başladık. Bir projeyi almanız, hazırlığını yapmanız en az 1 yıl sürüyor.
Bu arazilerde hayata geçecek projelerin değeri ne olur?
Bu arazilerde 13 milyar TL’lik proje geliştireceğiz. Projelerimizin 3’ü İzmir’de, geri kalanı İstanbul’da olacak. Ve tamamı 4-5 yıl içinde hayata geçecek.
Bu arada yeni ihaleler de var mı gündeminizde ya da yeni araziler geliyor mu?
1-1.5 yıl ihale defterini kapattık. Elimizde zaten çok ciddi arazi stoğu var. Tabii teklifler gelmeye devam ediyor. Şu anda burada otururken bile 2-3 tane arazi geldi. Ama şu an için değerlendirmeyi düşünmüyoruz.
10 BİN $’IN ALTINDA OLMAZ
Nişantaşı projesini herkes merakla bekliyor, nasıl olacak metrekare fiyatı belli mi?
Hem cumhuriyet tarihinde hem Osmanlı tarihinde bence Nişantaşı’nda inşaat yapılabilecek en büyük arazi bizim oldu. Üstelik yanında da 40-50 bin metrekarelik büyük bir park var. Şirket olarak o mülke o gayrimenkule yakışacak çok iyi bir gayrimenkul geliştirmek istiyoruz. Hem Nişantaşı’nın dokusunu koruyan hem oranın güzelliğine güzellik katan hem de 40-50 yıl sonra da yüzü eskimeyecek, bölgeyi daha da yukarılara taşıyacak bir proje konumlandırmak istiyoruz. Daireler 4. kattan sonra boğazı görecek ve üst gelir grubuna yönelik bir proje olacak. Bunun için bir proje yarışması yapacağız. 2019’da projeye başlarız diye düşünüyorum. Şu anda Nişantaşı’nda iyi projelerde 10 bin doların altında bir metrekare fiyatı yok. Biz de fiyatta bölgeye göre bir konumlama yapacağız.
Çekmeköy’de rakamlar nasıl?
Çekmeköy’de de iyi projeler 10 bin TL’nin altında değil. Ama orada da daha fiyatlandırma aşamasına gelmedik.
DOKTORAYI ALINCA‘DEĞERMİŞ’ DEDİM
Gedik Üniversitesi’nden fahri doktora ünvanı aldınız. Ne ifade ediyor bu sizin için?
Ben projelerimizle ülkemize çok değer kattığımızı düşünüyorum. Hep önce ülke önce vatanımız dedik. Projelerimizi ‘konut sektörüne nasıl faydamız olur’ diye düşünerek geliştirdik. Gedik Üniversitesi de bunu farketmliş ki bana bu doktorayı verdiler. Gerçekten çok duygulandım. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Bazen iş insanlarında belli bir noktaya geldikten sonra, ‘bu kadar uğraşıyoruz, değer mi’ diye bir psikolojiye girebiliyor. İşte ben bu doktorayı aldıktan sonra ‘değermiş’ dedim. Yaptığımız işlerin takdir görmesi hem bizi onarlandırdı hem de üzerimize sorumluluk yükledi.
SEKTÖRÜ BiLMEYENLER DOKUYU BOZDU
Son yıllarda sektörde değişimler oldu. Bazı köklü firmalar frene bastı. Pek çok yeni oyuncu var…
Sektörü bilmeyenler piyasanın dokusunu bozdu. 20 sene önce yaptığım projenin maliyetine maliyet koyuyorlar. Öyle bir dünya yok. O yüzden bazı oyuncular dinlenme moduna geçti. Ankara’nın sektörümüze yaklaşımı çok pozitif. Bu konuda ve önlem alınacağını düşünüyoruz.
Son 2 yılda 4.600 konutun teslimini gerçekleştirdik. İstanbul ve İzmir’de 700 bin m2 arsa stoğumuz var
Pendik’teki proje içinde okulu, hastanesi olan küçük bir şehir olacak. Burada özel üniversite de açmak istiyoruz.
GECEKONDULARI GÖRMESİNLER DİYE..
Gündemimizde seçim var. Belirsizlik satışlarınızı etkiliyor mu
Son yıllarda çok fazla seçim yaşadık. Tüm vatandaşlar bu atmosfere alıştı. Seçim günleri vatandaş oyunu kullandıktan sonra gelip bizden konut alıyor. Dolayısıyla seçimin piyasayı olumsuz etkileyeceğini düşünmüyorum. Türkiye son dönemde iyi bir sinerji yakaladı, çok büyüdü, 2 bin dolar gelir seviyesinden 10-11 bin dolarları konuşur hale geldik. Sokaklarda 3-5 yaşından büyük otomobil yok. Eskiden havaalanından birini karşıladığımızda sağ tarafta çok gecekondu varsa, misafirlerimizi sola oturtuyorduk. İstanbul’da tuğlalı bina kalmadı. Bunlar nasıl mesafe kattettiğimizi gösteriyor. Türkiye eski Türkiye değil. Ben bu başarıların ve kazanımların devam edeceğini düşünüyorum.
İstMarina denize 700 metre cephesi olan 4. nesil bir AVM. Son çeyrekte burada bir de Jolly Joker açılacak.
DURGUN DEMEK HAKSIZLIK OLUR
Emlak piyasasının durgun olduğu söyleniyor. Nasıl bu yıla dair beklentileriniz?
2016 yılında Türkiye’de 1 milyon 360 bin konut satıldı. 2017’de bu rakam 1 milyon 409 bine çıktı. Yani cumhuriyet tarihinin en yüksek satış adetleri 2016 ve 2017’de yakalandı. Biz de Dap olarak geçen sene en iyi yılımızı geçirdik. Bu rakamlar ortadayken, konut sektörünün durgun olduğunu söylemek haksızlık olur. Türkiye’de dönemsel ve bölgesel olarak arz talep dengelerinde farklılıklar olabiliyor. Biz üreticiler olarak son dönemde, ‘proje çıktığı gibi satılsın, bitsin’ beklentisine girmeye başladık. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Bizim yılda 700-800 bin adet konut ihtiyacımız var. Ben sektörün 2017’yi 1 milyon 450 bin adeti geçerek tamamlarız diye düşünüyoruz.
Bence dolardaki yükseliş, seçim öncesi geçici bir hareket. Tabii bu bizim maliyetlerimizi ciddi anlamda etkiliyor.
HIZLI SATIYORUZ FAZLA STOK YOK
Sizin stok durumunuz nasıl?
Biz projelerimizi hızlı satan bir şirketiz. Fazla stoğumuz yok. İzmir projemizin yüzde 70’i satıldı, yüzde 30’u duruyor. Validebağ’ın yüzde 70’i satıldı. İst Marina’da elimizde 30-35 daire kaldı. Diğer projelerimizde de 20’şer 30’a tane satılmayan dairemiz kaldı. Adet olarak düşük rakamlar ama tabii değerleri yüksek.
Peki indirim kampanyasına talep nasıl?
Satış ofislerine girişlerde beklentimizin üzerinde bir artış var.
Konut sektöründe görülmüş şey değil!
Bu arada gayrimenkul sektörü dev bir kampanyaya başladı. Yüzde 20 indirim şirketleri zora sokmuyor mu?
Devlet burada güzel bir imkan sundu, 1.20-1.30 olan konut kredi faizlerini 0.98’e çekti. Buna karşılık biz de bir şey yapalım dedik. Ve yüzde 20 indirim yapmaya karar verdik. Tabii bu yüzde 20 indirim, elimizdeki bütün konut stoğu için geçerli değil. Çünkü şu anda hiçbir üretici konuttan yüzde 20 kazanmıyor. Ama diyelim ki 1000 konut yapıyorsa, belki yüzde 10’unu bu fiyattan satıyor. Aslında bu konut yatırımı yapmak isteyen tüketici için büyük bir fırsat. Bir de devletin büyük konutlarda KDV’yi yüzde 18’den yüzde 8’e indirdiğini düşünürsek, toplamda yüzde 30’luk bir indirim olmuş oldu. Bu konut sektöründe bugüne kadar görülmüş bir şey değil.
Siz hangi projelerinizle katıldınız kampanyaya?
Biz bütün projelerimizi kampanyaya dahil ettik. Yüzde 10, yüzde 20 gibi bir sınır da koyamadık.
30 gün içinde vatandaşın talebi neyse karşılamaya çalışacağız.
Firmalar fiyat artırır mı diye bir endişe de var… Sektör oyuncuları, ürününü satıp başka projelere başlamak istiyor. Kampanya süresince kimsenin fiyat artıracağını sanmıyorum. Yapan da kendini kandırır.
Şenay Büyüköşdere - Akşam