Gayrimenkul ve bilgi pazarlama platformu zingat.com tarafından Dünya Barış Anıtı’nda düzenlenen gecede İzmirli emlakçılar sektörün son durumunu değerlendirdi. Oda üyelerine seslenen İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu mesleği geliştirmek adına yapılan çalışmalar için Oda yönetim kuruluna teşekkür etti. Emlakçılığın da diğer meslek grupları gibi günümüzde artık mesleki yeterlilik belgesiyle yapılabilir hale geldiğine dikkat çeken Güleroğlu “Biz de Oda olarak önce yasa tasarısı için çalışmamızı tamamladık ve bu belirli bir noktaya geldi. İkinci olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün hayata geçirdiği sistemle artık tapu işlemleri internet üzerinden yönetilebilecek. Bunun İzmir'de hayata geçmesi için gerekli girişimlerde bulunduk. Web Tapu sistemi ile mülkünü satmak isteyen vatandaş, gittiği emlakçıyı e-devlet üzerinden yetkilendirmesi halinde emlakçının mülk ile ilgili tüm aşamaları satış anına kadar online sistem üzerinden takip edebilir hale gelecek. Yatırımcı ve emlakçı tapuya sadece imza atmaya gidecek. Bu her iki tarafada büyük bir zaman kazandıracak” dedi.
EMLAKÇI ELİNİ TAIN ALTINA KOYUYOR
Emlakçılık sektörünü ililendiren kanun ve tebliğlerle ilgili her türlü aşamada fikir beyanı ve bilgi desteğinde bulunduklarını söyleyen Güleroğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın gayrimenkul sektörünü yakından ilgilendiren Taşınmaz Ticareti Yönetmelik Taslağı'nı açıkladığını belirterek, “Artık tarihi bir dönemece girdik. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. Şimdi emlakçılar taşın altına elini koyuyor. Bu saatten sonra yapılan tüm işlemlerde emin adımlar atmak zorundayız. Tüm oda başkanları meslek için çalışıyorlar. Bu dönemeçte en emin yollardan geçmek zorundayız. Eğer bugün bir hata yaparsak ceremesini hepimiz çekeriz” diyerek taslak ile ilgili emlakçıların haklarını sonuna kadar savunacaklarını açıkladı.
HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK
Bu konuyla ilgili İzmir Emlak Komisyoncuları Odası'nın etkin bir çalışma yürüttüğüne dikkat çeken Güleroğlu, “Aslında biz bir çok çalışmanın öncülüğünü yaptık. Yabancı emlak şirketlerinin Türkiye’e pazarına girdiğinde, yerli emlak ofislerin rekabet gücünü artırması için bazı önerileri yıllar önce söyledik. Örneğin 2004 yılında TSE standardı getirdik. Dedik ki ofislerinizi büyütün. Ama bu konuda bazı kesimlerden tepki aldık. Oysa hedefimiz rekabet imkanınızı artırmaktı. Geldiğimiz bugünlerde şimdi bize hak veriyorlar ve ofisler büyütülüyor. Bunu neden yapıyoruz, yerli emlak sektörünün hakettiği yere gelmesi için, mesleğimizi en iyi şartlarda sürdürmek için ve daha da önemlisi,sektörün parasının Türkiye'de kalması için. Bu tarihi süreci en iyi şekilde hatasız olarak tamamlamalıyız çünkü hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” dedi.