28 yıldır inşaat sektörünün içerisindeyim.
Fırsatlara da şahit oldum, krizlere de.
Şu bir gerçek ki kriz dönemlerinde de, fırsat dönemlerinde de gayrimenkul her zaman yatırımcı için güvenilir liman.
İnşaat sektörü ise her zaman lokomotif.
Son 1 yıldır zor bir süreç atlattık. Yüksek faizler, yüksek maliyetler, satışların azalması, inşaatların yavaşlaması, stokların birikmesi, yeni projelerin başlayamaması...
Bu yıl inşaat yapma değil, stokları tüketme yılı olacağını söylemiştim daha önceki yazılarımda. Nitekim bu yönde güzel gelişmeler de oluyor.
Dolar 5.20-5.50 bandında sabitlendi. Faizler ise hızla geri geliyor.
***
Faizde 1,50 kritik bir eşik.
Temennimiz bir an önce yüzde yüzde 1’in altına düşmesi.
Ancak bugünün 1,50’si yarının yüzde 1’inden daha değerli.
Neden diye soracaksınız? Hemen açıklayayım.
Faiz oranları; konut fiyatları ve indirim oranlarıyla ters orantılıdır.
Birkaç ay önce çok iyi bir indirimle almak istediğiniz bir evi alamıyordunuz, çünkü bu indirim kazancınızın tamamını faize ödüyordunuz.
Faizlerin düşük olduğu dönemde de bu indirimleri bulamıyordunuz.
Şimdi ise ikisini, hatta üçünü bir arada gördüğünüz, çek ender görülen bir fırsat dönemine şahitlik ediyoruz.
Uygun fiyatlar, yüksek indirimler ve kullanılabilir seviyede kredi oranları…
Konut kredisinde 1,50’nin altı halen yüksek de olsa kullanılabilir bir seviyedir.
Çünkü bu oranda kullandığınızda ödeyeceğiniz yüksek faizi fiyat ve indirimlerden misliyle geri alıyorsunuz.
İnşaat maliyetleri yüzde 40 arttı ve bu maliyetler zamanı geldiğinde fiyatlara yansıyacak.
Stoklar azaldıkça yüzde 20-30’lara varan zamlar da tarih olacak.
İlerleyen aylarda konut kredileri düşse bile elinizde sadece bir kozunuz kalmış olacak.
Ayrıca bugün 1,50’den kredi çekip uygun fiyata bir ev aldığınızda, faizler düştüğünde bu kredinizi yapılandırıp buradan bile kazanç sağlayabilirsiniz.
Ben bu kadar fırsatı bir arada yakalamışken ev alma hayalinizi daha da ötelemeyin derim. Tercih sizin!