İstanbul’da bugün meydana gelen depremin ardından açıklama yapan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna, “İstanbul’un depreme hazır olmadığı yönündeki görüş ve tespitlerimizin dayanaksız olmadığı ne yazık ki açığa çıktı” dedi.
Suna yaptığı yazılı açıklamada bugün İstanbul’da meydana gelen depremin iletişimden ulaşıma, deprem toplanma alanlarından afet sonrası organizasyona kadar kentin depreme hazırlıklı olmadığını gösterdiğini belirttti.
'20 SENE SONRA MANZARANIN DEĞİŞMEDİĞİNE TANIK OLDUK'
Suna “1999 depreminde iletişim altyapısı çökmüş, haberleşmek imkânsız hale gelmişti. 20 sene sonra aynı durumla karşı karşıya kaldık. 1999 depremlerinde ulaşım yolları ve deprem toplanma alanlarının yetersizliği, kurtarma çalışmalarını sekteye uğratmıştı. 20 sene sonra manzaranın değişmediğine tanık olduk. 1999 depremlerinde İstanbul yapı stoku güvenli olmaktan uzaktı. 20 sene geçmesine rağmen yapı stokunda kayda değer bir iyileşme sağlanmadı. 1999`da depreminde halk arasında panik, kamu kurumlarında yetersizlik dikkat çekiciydi. 20 sene sonra bu konuda mesafe alınmadığı açığa çıktı” dedi.
'KONUTLAR GÜVENLİ DEĞİL'
Bugünkü depremin İstanbul’u bekleyen büyük tehlikenin ayak sesleri olduğunu ifade eden Suna “İstanbul`un yapı stoku güvenli olmaktan uzaktır. 20 yıl içerisinde kamu kurumlarına ait bir kısım binanın, köprülerin vb. güçlendirilmesi tamamlanmıştır. Ancak 18 milyon İstanbullunun yaşadığı konutlar güven vermekten uzaktır; pek çok konutun olası bir depreme dayanması mümkün değildir. Bunun anlamı açıktır. Milyonlarca İstanbullunun can güvenliği tehlikededir” dedi.
Suna açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“20 yıldır deprem toplanma alanlarını yapılaşmaya açan, ulaşım güzergahlarına otopark yapan, kentsel dönüşüm projelerini rant değeri yüksek bölgelerde uygulayan yerel yönetim anlayışının İstanbul'u getirdiği nokta bugün bütün çıplaklığı ile ortaya çıkmıştır.
İstanbul'un depreme hazır olup olmadığına dair sorular ortadan kalkmış, olumsuz durum sabitlenmiştir.
Açıkçası İstanbul'un ve diğer kentlerimizin deprem güvenliği sağlanması ulusal sorun boyutuna ulaşmıştır. Türkiye kamu kaynaklarını ve olanaklarını güvenli yapılaşmanın sağlanması doğrultusunda seferber etmelidir.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi üniversitelerle, meslek odalarıyla işbirliği halinde, kaybedecek tek bir gün kalmadığı bilinciyle bir an önce çalışmalara başlamalı; sadece kenti depreme hazırlamakla kalmamalı, 20 yıldır tahrip olan kentin yaralarını sarmak için adımlarını hızlandırmalıdır.
İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi hemşerilerimizin hizmetinde olacaktır; mesleki bilgi birikimini kentin yararı için kullanmaktan imtina etmeyecektir.”