İnşaatın Her Aşaması Ayrı Bir Heyecan

Bahaş Holding CEO’su Abdüssamet Bahadır, “Masa üzerinde bir yapıyı çiziyorsunuz. Zaman içerisinde yükselişini görüyorsunuz. Satış tarafı ayrı bir heyecan, imalat tarafı ayrı bir heyecan. İnşaat bittiği zaman onun verdiği ayrı bir gurur var” dedi.

Ticari faaliyetlerine 1989 yılında altın sektörü ile başlayan Bahaş Holding ilerleyen yıllarda inşaat ve sağlık sektöründe ciddi yatırımlara imza attı. Ana faaliyet konusu inşaat olan Bahaş Holding’in sağlık, oyuncak, akaryakıt, turizm, tarım ve hayvancılık, teknoloji ve proje yönetimi sektörlerinde de yatırımları bulunuyor. Bahaş Holding’in CEO’su Abdüssamet Bahadır, henüz üniversite eğitimine devam ederken amcasını kaybedince iş hayatına erken başlamak zorunda kaldı. Bir yandan üniversitede işletme eğitimine devam ederken bir yandan holdingin inşaat işlerini yürütüyordu. Okulda öğrendiğini hayatta uyguluyordu. Dersten çıkıp tapuya gidiyordu. İş hayatındaki yoğunluğundan dolayı derslerin tamamını veremediğinden bazen yaz okuluna kalıyordu. Eğitimini yurt dışında tamamlamayı planlarken kendi deyimiyle ‘hayata 5 yıl erken başlamak zorunda kaldı.’

Okulda öğrendi, şirkette uyguladı

Üniversite hayatını ve şirketteki ilk yıllarını anlatan Abdüssamet Bahadır, “Babam ve amcam şirketteki işleri yürütüyordu. 2011 yılında amcam vefat etti. Ben de o dönem yabancı dil eğitimi almak için Amerika’ya gitmiştim. Yabancı dil öğrenip eğitimimi yurt dışında tamamlamayı planlıyordum. Amcamın vefatından sonra Türkiye’ye geri döndüm. İnşaat işlerini amcam yürütüyordu. Babam işlere tek başına yetişemeyeceği için inşaat tarafını abim ile birlikte ben üstlenmeye başladım. Hem üniversitede işletme eğitimi alıyordum hem de iş hayatını bir arada götürdüm. Bunun bana büyük avantajı oldu. Okulda öğrendiğimi işte pratiğe döküyordum. Dersten çıkıp tapuya gidiyor, şirket işlerini hallediyordum. İş yoğunluğundan dolayı derslerden geri kalabiliyordum. Bazı dersleri yaz okulunda veriyordum. Hayata 5 yıl erken başlamış oldum. Ama bu durumdan hiç şikayetçi değilim, kariyerim için çok faydalı oldu. Bunu farkettiğim için çalışırken yüksek lisans yapmaya da karar verdim. Marmara Üniversitesi’nde Uluslararası İşletmecilik bölümünü bitirdim. İlerleyen süreçlerde abim taahhüt projelerine ağırlık verdi. Ben muhasebe, finans ve idari işler tarafını devraldım. Konut geliştirme işine de başladık. Esenyurt ve Gaziosmanpaşa’daki projelere başlayınca artık hem şantiye hem satış işlerine de bakmaya başladım. Yabancıya gayrimenkul satışı şirketinin kurulması için çok ciddi emek sarf ettim. Bu iş için her ay yurt dışına çıkıyordum.” dedi.

İstanbul’a özel bir yapı kazandırmak istiyoruz

İnşaatın her aşamasının ayrı bir heyecan olduğunu dile getiren Bahadır, şu sözlere yer verdi: “Masa üzerinde bir yapıyı çiziyorsunuz. Zaman içerisinde yükselişini görüyorsunuz. Bir yandan da satışını gerçekleştiriyorsunuz. Satış tarafı ayrı bir heyecan, imalat tarafı ayrı bir heyecan. İnşaat bittiği zaman da o eseri siz ortaya çıkarmışsınız onun verdiği ayrı bir gurur var. Hepsi farklı duygular yaşatıyor. Projenin tasarım aşamasında bizzat varız. Projeyi tasarlarken en ince detayına kadar bakıyoruz. ‘Ben otursaydım ne isterdim’ diye sorup ona göre çözümler üretiyoruz. Projeyi önce bizim beğenmemiz lazım ki insanlara beğendirebilelim. Yurt dışında sembol yapılar var. İnsanların gidip fotoğraflarını çektiği özel yapılar. Biz de İstanbul’a böyle özel bir yapı kazandırmak istiyoruz. İstanbul’un merkezinde iyi bir arsa denk gelirse sembol haline gelecek bir kule projesi yapmak istiyoruz.”

Kentsel dönüşüme yoğunlaştık

İnşaata, taahhüt işleri ile başladıklarını vurgulayan Bahadır, “Uzun bir süre taahhüt projeleri ile devam ettik. Bu arada çok sayıda arsa satın almıştık. Bu arsalara proje geliştirerek bir kısmını kat karşılığı, bir kısmını da hasılat paylaşımı modeliyle müteahhitlere verdik. Böylece gayrimenkul geliştirme işine girdik. Kendimiz de projeler üretmeye başladık. Taahhüt işi devam ederken yap-sat projelerine de ağırlık vermeye başladık. Gaziosmanpaşa’da 70 dönümlük bir alanda kentsel dönüşüm projesine başladık. Yaklaşık 3 bin konutluk projenin ilk etabını teslim ettik. Özyurtlar Holding ile beraber Esenyurt’ta bir arazi satın alıp 1.650 konut 120 ticari alandan oluşan Meydan Ardıçlı projesine başladık. Son yıllarda kentsel dönüşüme ağırlık vermeye başladık. Büyükçekmece’de 70 dönümlük bir alan içerisinde bine yakın riskli konutu yıkıp 2 bin konut inşa edeceğiz. Maliklerden 600 tanesi ile anlaşıp yıkım çalışmalarına başladık. Üsküdar, Fulya ve Mahmutbey’de kentsel dönüşüm projesi için maliklerle görüşmelerimiz ve kat karşılığı sözleşme imzaları devam ediyor. Arsa oranları aşırı derecede yükseldi. Arsa oranları yüzde 30-35’lerdeydi. Gayrimenkulün değerlenmesi ile arsa payları çok yükseldi. Arsa sahipleri kapıyı yüzde 45-50 ile açıyor. Bahaş olarak yüzde 50 kat karşılığı oranla inşaat yapmıyoruz. Arsayı satın almayı veya kentsel dönüşümü tercih ediyoruz. Bu yüzden Özyurtlar-Bahaş olarak Ispartakule’de bir arazi daha satın aldık.” dedi.

Yabancıya satışta lideriz

Gayrimenkul stokları birikince bunların satışı için yurt dışına satış yapmak için 2015 yılında bir şirket kurduklarını ve yabancıya konut satışında lider konuma geldiklerini belirten Bahadır, “Konut projelerine çok hevesli olmamızın nedeni yabancıya satış şirketimizin olması. Kendimize ait arsaları kat karşılığı verdiğimiz için ciddi bir gayrimenkul stoğumuz oluştu. Bunların satışı için 2015 yılında proje pazarlama şirketi kurduk ve yurt dışındaki müşterilere ulaştık. Son 3 yılda yabancıya en çok satış yapan inşaat şirketi olarak ödül alıyoruz. Yurt dışına konut satışında çok profesyonelleştik. Başka projelerin de satışını üstleniyoruz. İstanbul’un yabancıya satış potansiyeli çok yüksek. O yüzden konut projesi geliştirmekten korkmuyoruz. Türkiye’deki gayrimenkulleri dünyaya tanıtmak için Gayrimenkul Yurtdışı Tanıtım Derneği’ni (GİGDER) kurduk. Dernekte başkan yardımcılığı görevini sürdürüyorum” dedi.

Ev değil yaşam alanı talep ediliyor

Pandeminin inşaat sektörüne olan etkilerine de değinen Bahadır, son olarak şunları kaydetti: “İnşaat şirketleri artık dijitalleşiyor. Pandemi sürecinde satış ofisleri kapandı, online satışlar başladı. Firmalar ona göre altyapılarını kurdular. Müşteri, online olarak dokümanları alıp inceliyor. Projeleri online geziyor. Projeyi hiç ziyaret etmeden satın alan müşteriler var. İnşaatın imalat tarafında teknoloji gelişiyor ama biraz daha yol alması lazım. Pandemi ile birlikte müstakil yaşama talep arttı. Kapanma sürecinde insanlar çok sıkıldı. Ev yerine yaşam alanı talep etmeye başladı. Biz daha önce villa projesine sıcak bakmıyorken bir anda villa projesi için yer arayışına girdik. Yeni yapacağımız projelerde daha az katlı, yeşil alanı fazla ve geniş balkonlu evlere dönmeye başladık. İnsanlar bahçenin ve balkonun keyfine vardı. Pandemiden sonra da bu yaşam tarzı devam edecektir. İnsanlar artık konfora yönelik yatırımlar yapıyor.”

Emlak Gündemi Haberleri

Konak Damlacık’ta 10 Tarihi Yapı Restore Edilecek
3. Çeyrek İş Gücü Girdi Endeksinde İnşaat Sektörü Büyüme Kaydetti
Akiş Gayrimenkul’ün Derecelendirme Notu Açıklandı
Emlak Konut Hissesi Faiz İndirimi Beklentisi İle Yükseldi
İzmir Büyükşehir’den İZBETON Açıklaması: Projeler Tamamlanacak