İMKON (Türkiye İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu) Yönetim Kurulu Üyesi ve Kentsel Dönüşüm Uzmanı Osman Avcıl, Türkiye’de inşaat sektörünün denetim altına alınmasını, müteahhitlerin nitelikli iş yapabilmesi için bir Müteahhitler Odası kurulmasını istedi.
Avcıl, binalarda oluşan hasar sonrası da ilk hedefin müteahhitler olduğunu anımsattı. Kurulacak bir odanın müteahhitlik mesleğine bir nitelik kazandıracağını da belirten Avcıl şunları söyledi: ‘’Bizleri temsil eden bir yapı yok. Deprem gibi konularda baş sorumlu olarak müteahhitler görülüyor. Bu konularda bir toplantı, sempozyum düzenlendiğinde ilgili her sektörün temsilcisi katılırken müteahhitler bu anlamda temsil edilemiyor. Parayı müteahhitler ödüyor. İş kazası oluyor bedelini müteahhitler karşılıyor, deprem oluyor suçlanan ilk kişiler müteahhitler oluyor. Bunun bir sürü silsilesi var. Halbuki bunun bakanlıktan müdürlerine, denetimlerden o işe imza atan mühendislere kadar bir sürü sorumlusu var. Ama bu konularda günah keçisi hep müteahhitler oluyor. Bu anlamda müteahhitleri temsil eden bir yapılaşma bile hala yok."
'BİR ODA KURULMASI İLE İLGİLİ KANUN TASARISI MECLİS'TE HEP REDDEDİLMİŞ'
Müteahhitler Odası kurulmasının meslek etiğini korumak açısından da büyük bir önemi olduğunu ifade eden Avcıl, kurulması öngörülen oda sayesinde müteahhitlik mesleğinin belli kriterlere bağlanabileceğini savundu. Avcıl sözlerine şöyle devam etti: ''Elazığ Müteahhitler Derneği başkanlığı yaptım. O dönemde Müteahhitler Odası'nın kurulması için lobi çalışması yaptık. Bunu en ciddi şekilde dile getiren yapı Türkiye Müteahhitler Konfederasyonu oldu. Bu konu çok önemli. 1960’lı yıllardan beri meclise Müteahhitler Odası’nın kurulması ile ilgili kanun tasarısı gelmiş. Ama nedense bu daima reddedilmiş. Bugün tüm meslek kollarının bir odası var. Ancak evleri inşa eden müteahhitlerin odası neden yok? Müteahhitler Odası kurulmasını isteme nedenlerimizden en önemlisi, o odaya üye olmayan hiçbir müteahhitin inşaat yapamayacak olması. Hatta müteahhitlerin işe başlama, denetimi , meslekten ihracı veya disipline alınması kurulacak oda güdümünde olmalıdır. Bu sektörde hizmet kalitesinin artması anlamında büyük bir önem taşımaktadır. Çünkü müteahhitler ciddi bedeller ödüyor."
'TÜRKİYE’DE ÖNÜNE GELEN MÜTEAHHİT OLABİLİYOR'
Türkiye’de müteahhit olmanın herhangi bir koşul taşımadığını da belirten Avcıl, elinde parası olan herkesin bu sektöre girdiğini belirterek, bu durumun inşaat sektöründeki kaliteyi düşürdüğünü söyledi. Avcıl: ‘’En büyük problemlerimizden biri de şu; Türkiye’de önüne gelen müteahhit oluyor. Bugün Avrupa’daki toplam müteahhit sayısı 35 bin civarında iken, tek başına Türkiye’de 350 bin müteahhit vardı. Ekonomik krizle birlikte bu sayı 60 bin civarına düştü. O da mecburiyetten oldu. Çünkü maliyetlerin altından kalkamıyorlar. Müteahhitlik için belli koşulların olması gerekiyor. İnşaat sektöründen anlasa da anlamasa da müteaahitlik yapabiliyor, çünkü sermayesi var. Bu konuda denetim mekanizması ne yazık ki tam anlamıyla işlemiyor. Bu da deprem gerçeği ile sürekli karşı karşıya olan ülkemizde inşaat sektöründeki kalitenin düşmesine neden oluyor" dedi.