Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kanal İstanbul'un tahmini konut tahminleri ve deprem önlemleri hakkında açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı'nın, Kanal İstanbul'u inşa etmeyi planlayan konutları İstanbul'un depreme hazırlığına ilişkin rezerv alanları olarak belirlemesini öneren Özhaseki, bu sürelerin yaklaşık 600 bin konut inşa etme potansiyeline sahip olacağını belirtiyor.
Özhaseki, medya kuruluşunun Ankara'da yaşadıkları ile İlbank Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen toplantıda, Türkiye'nin aktif fay hatları üzerine konut inşa edilmesi konusunda alınan kullanımı de paylaştı. Özhaseki, "Fay hatları zaten imar planlarına dahil edilecek ve bundan sonra o yapının izin verme cesaretinde bulunabileceğini düşünemiyorum. Yeni yasa ile beraber fay hattı üzerinde inşaata izin verme konusunda cezai yaptırımlar da getirilecek." dedi.
Bakan, bu önlemle imar planlarının fay hatlarına göre düzenleneceğini, böylece bu yere konut inşasının gerçekleştirilemeyeceğini ifade etti.
"HAFTAYA MALATYA'DAN BAŞLAYACAĞIZ"
Depremin etkilediği bazı bölgelerde şehirlerin meydanından başlayan ilk etaplı inşaatları yöresel mimariye uygun şekilde kendilerinin yapacağını dile getiren Özhaseki, “Bir örnek teşkil etsin. İkinci etaplı, arkaya doğru, çeperlere doğru uzanan tarafta da vatandaş kendi evlerini yaparken bizim yaptığımız mimari tarzı da örnek alsınlar. O bölgelerde inşallah haftaya zannedersem Malatya’dan başlayacağız. Öbür hafta Kahramanmaraş, daha sonra Hatay merkezdeki inşaatlarımıza da başlıyoruz. Bunları kısa süre içerisinde tamamlarız ve bunlar da herkese örneklik teşkil eder diye düşünüyoruz” dedi.
"BİR AN ÖNCE HAYATI NORMALLEŞTİRECEĞİZ"
Bakan Özhaseki, yerinde dönüşüm projesinde 50 artı 1 şartı bulunduğunu hatırlatarak, “Yani diyoruz ki vatandaş eğer bir binada 10 kişiyse, en azından 5 kişi bir araya gelsin. Gelmezse ne olur? O 5 kişinin bir araya gelmesi bizler için yeterli. Biz ortak bir hesaba, inşaat başladığında hak ediş karşılığında paraları yatırmaya başlarız. Vatandaştan da daha sonra kredi miktarını tapusuna şerh koyarak isteriz. Ki zaten onu ödemekte güçlük çekilmez. Neredeyse 2 sene sonra, 10 yıl vadeyle 3 bin küsur lira aydan aya ödeyeceği para da herhalde çok ciddi bir rakam olarak vatandaşı yormaz diye düşünüyorum. Orada kimsenin gönlüne bırakacak halimiz yok, bir an önce hayatı normalleştireceğiz. Eğer vatandaş orada kalmak istemezse, rezerv alandan verebiliriz hiçbir problem yok. Bazen fay kırıkları üzerinde yerler var. Oralara yapı yasağı geldiği için vatandaşın hakkını nereden vereceğiz, rezerv alandan vereceğiz” ifadelerini kullandı.
Yaptıracakları konutların en fazla 5 katlı olacağını söyleyen Özhaseki, “Peki, 7-8 katlı yerler var, oradaki vatandaşın hakkını nasıl koruyacağız? Eğer zemin müsaitse taban alanını genişleteceğiz. Buna şehircilikte taks diyoruz. Taban alanını genişleterek, yine 5 katta çözmeye çalışacağız. Değilse, en son çare olarak vatandaşlar arasında kura çekip, kalan kısmı rezerv alanlardaki yapı konutlarına taşıyacağız” dedi.
Yerinde dönüşüm projesi için bir kaynak oluşturulup oluşturulmayacağı sorusu üzerine Bakan Özhaseki, “Şimdi yapılacak tek şey şu; birincisi maliyet. Bildiğiniz gibi kendi içerisinde bir çalışma yapıyor. Birtakım ekspertizcilerle birlikte bütçeyi genişletmeye çalışıyor. İkincisi biz kurumlar olarak, özellikle bakanlık olarak elimizde ne kadar imkan ve kabiliyet varsa hepsini bu bölgeye sarf etmeye çalışıyoruz. Bir taraftan yurt dışında görüşmeler yapılıyor. Birleşik Arap Emirlikleri dahil olmak üzere deprem bölgesine yardımcı olmak istediklerini söylediler. Ne kadar bir imkan varsa bilmiyorum, ama onları da bu bölgede kullanacağız” ifadelerini kullandı.