Kanal İstanbul'da ilk köprünün temeli atıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanal İstanbul Sazlıdere Köprüsü Temel Atma Töreni'nde konuştu.
Bugün Kanal İstanbul Projesi'nin ilk köprüsünün temelini attıklarını dile getiren Erdoğan, köprünün aynı zamanda Kuzey Marmara Otoyolu'nun, Nakkaş, Başakşehir kesiminin Sazlıdere Barajı üzerindeki bağlantı yolu da olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kanal İstanbul Projesi'ni bundan 11 yıl önce milletle paylaştıklarını hatırlatarak, "Türkiye'nin bu süreçte yaşadığı iç ve dış badireler sebebiyle maalesef projenin ilerlemesi biraz gecikti" diye konuştu.
Bugün tüm hazırlıkları tamamlayıp proje kapsamındaki ilk köprünün temelini atmak üzere bir arada olunduğunu belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Sazlıdere Barajı'ndayız ve Kanal İstanbul'a, acaba bu proje neden gerekliydi? Gecikmeli de olsa bugün bu temeli nasıl atıyoruz? İstanbul Boğazı dünyanın en kalabalık gemi trafiklerinden birine sahiptir. Boğaz'dan, 1930'lu yıllarda, yılda ortalama 3 bin gemi geçiş yapıyordu. Günümüzde bu rakam 45 bine ulaştı. Sadece şehir içi yolculuklar için İstanbul Boğazı'nın her iki yakasındaki 54 ayrı iskelede günde 500 bin kişilik insan trafiği söz konusudur. Dolayısıyla Boğaz'da, hem kuzey hem güney hem doğu-batı istikametinde her sınıftan ve kapasiteden çok yoğun bir gemi trafiği yaşanıyor.''
''HER BÜYÜK GEMİNİN BOĞAZ GEÇİŞİ ŞEHİR İÇİN CİDDİ RİSK ANLAMINA GELİYOR''
Aynı dönemde Boğaz'dan geçen gemilerin uzunluklarının 50 metreden 350 metreye kadar da yükseldiğini belirten Erdoğan, ''Her büyük geminin Boğaz geçişi şehir için ciddi risk anlamına geliyor. Petrolden organik ürüne kadar çok farklı yükler taşıyan gemilerin kaza yapmaları durumunda denizlerimizdeki doğal hayat da çok büyük tehdit altına giriyor. Gemilerin karaya çarpması halinde ise hem kültürel mirasımız zarar görüyor hem ciddi yıkım ve yangınlarla karşılaşabiliyoruz'' dedi.
''İSTANBUL'UN GELECEĞİNİ KURTARMA PROJESİ''
Boğaz'ın gemi geçişlerine kapatılamayacağını belirten Erdoğan, artan trafiği karşılamak için yeni bir kanal inşası düşüncesini gündeme getirdiklerini, Kanal İstanbul'a, "İstanbul'un geleceğini kurtarma projesi" olarak baktıklarını söyledi.
''KANALIN UZUNLUĞU 45 KİLOMETRE''
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kanalın uzunluğunun 45 kilometre, taban genişliğinin minimum 275 metre olacağını söyledi.
Kanalın derinliğinin küsuratı hariç 21 metre olarak belirlendiğini belirten Erdoğan ''Bir başka ifadeyle 275 metre uzunluğa kadar petrol tankerleri ve 350 metre uzunluğa kadar olan konteynır gemileri bu kanaldan geçebilecek. Bunları İstanbul'dan kazasız belasız geçirmek öyle kolay iş değil. Her an her türlü riski taşıyorduk'' dedi.
Cumhurbaşkanı, yapılan etütlerin Kanal İstanbul'daki gemi trafiğinin Boğaz'a göre 13 kat daha güvenli gerçekleşeceğini gösterdiğini açıkladı.
6 KÖPRÜ İNŞA EDİLECEK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kanal İstanbul üzerinde biri bugün temeli atılan olmak üzere toplamda 6 köprü inşa edileceğini söyledi.
Mevcut ana kara yolu ulaşım hatlarının tamamı için kanalın üzerinden köprü ile geçişin öngörüldüğünü belirten Erdoğan, ayrıca demir yolundan içme suyu ve atık suya, doğalgazdan elektriğe kadar pek çok farklı alandaki 25 alt yapı tesisinin tamamının da kanal geçiş projelerinin, kanal kazısı başlamadan önce tamamlanacak şekilde hazırlandığını aktardı.
Kanalın, Karadeniz çıkışının hemen sağında yer alacak konteyner limanı ve lojistik merkezinin, ülkenin dış ticaretine yeni bir soluk getireceğini belirten Erdoğan, Karadeniz çıkışının solundaki rekreasyon ve yenilenebilir enerji alanının da İstanbul'a ayrı bir değer katacağını kaydetti.
"6 YIL İÇİNDE TAMAMLAMAYI HEDEFLİYORUZ"
İlerleyen dönemde hem kanal üzerindeki diğer köprülerin ve alt yapı deplase çalışmalarını hem de kanal kazısını başlatacaklarını aktaran Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Kanal İstanbul'u yaklaşık 15 milyar dolarlık bir maliyetle 6 yıl içinde tamamlamayı hedefliyoruz. Buradan geçecek gemilerden sağlanacak gelir ve proje kapsamındaki liman başta olmak üzere, diğer unsurlardan elde edilecek kazançlarla Kanal İstanbul kendi kendini rahatlıkla finanse edecektir. Böylece Türkiye, devletin ve milletin kasasından, kesesinden 5 kuruş çıkmadan, kendi gelirleri ile finanse edilerek dünya çapında bir esere daha kavuşacaktır. Projenin bugüne kadar mevcut sürecini nasıl adım adım takip ettiysek, bundan sonra da tamamlanana kadar hassasiyetle takibini sürdüreceğiz. Türkiye'ye sağlayacağı katkılar, proje maliyetiyle kıyaslanamayacak kadar yüksek olan Kanal İstanbul, ülkemizin en önemli değerlerinden biri olarak tarihteki yerini alacaktır.''