Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, SONSÖZ TV’de katıldığı programda değerlendirmelerde bulundu.
Başkan Batur, Konak’ta bulunan yapıların envanteri ile ilgili bilgi aktararak İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan bina karnesi çalışmasının önemine dikkat çekerek “Konak’ta 2000 yılından önce yapılan bina sayısı 18 bin 296. Mevcut bina sayımız 63 bin 968. Yaklaşık olarak 3’te 1’i. Bu binalar arasında sağlam olarak yapılanlar var. Bu binalar tahkikten geçiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaklaşık 5 saatlik sunumu vardı. Gerçekten çok verimli, bilgiyle donatılmış, kentin depreme karşı vereceği reaksiyonların en iyi şekilde anlatıldığı bir toplantı oldu. Özellikle belediye başkanı olarak Konak’ın bundan sonraki süreçte de ortaya konmasında verimli ve olumlu şeyler gördük. Özellikle Sisam Depremi’nde Bayraklı’da 117 vatandaşımız kaybetmiştik. Büyükşehir belediyemiz depremle ilgili yapılacak çalışmalarda bir reaksiyon göstererek Bayraklı’daki 32 bin bina tek tek İnşaat Mühendisleri Odası ile protokolle kontrol edildi ve her binanın bir karnesi çıkarıldı. Bu karneye göre; vatandaşlar güçlendirecek mi, yıkacak mı, az hasarlı mı bütün konularda bilgi sahibi oldular. Aynı şey Bornova için de devam ediyor. Eylül ayı gibi bitecek. Ondan sonra Konak’ta başlanacak. Bu envanter çok önemli. Bu envanter jeolojik açıdan yapılan çalışmalarla ve maalesef ki İzmir’in bir fay haritası 1/1000’lik uygulama planlarına halen işlenmemiş. Çünkü halen bu fayın nereden geçtiğine dair jeolojik çalışmalar yapılıyor halen daha. Markalama çalışması yapılıyor. Konak, Bayraklı ve Bornova’da 26 bin noktada sondaj çalışması yapılarak bu değerlendirilecek. Hem zemin durumu hem de bina durumu yan yana getirilecek. Vatandaşa bilgi verilecek. ‘Siz fay hattı üzerindesiniz, ya güçlendirin ya da yıkın’ diyeceğiz. Can güvenliği açısından yapılması gereken bir çalışma olarak görüyorum. Büyükşehir Belediye Başkanımızı bu konuda kutluyorum” açıklamasını yaptı.
‘KONAK’IN BİNA ENVANTERİ ÇOK ESKİ’
Başkan Batur 2000 yılı öncesi yapılan binalarla ilgili olarak ilçe belediyesinin yapacakları hakkında “İlçe belediyesinin çok büyük yetkisi yok. Vatandaşa bu noktada bilgileri aktarmak durumunda. Sayın Başkan’ın da güzel bir jesti oldu. Binasından şüphelenen, binası depreme dayanıklı mı bu anlamda inceleme yaptırmak isteyen tüm vatandaşlar Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na müracaat edip bunu ücretsiz bir şekilde yaptırabilecekler. Bu çok önemli bir gelişme. Bilgi sahibi olan vatandaş en azından ona göre tedbir alır. Bu depremin nasıl geliştiğini herkes gördü, unutmaz diye düşünüyoruz. Biz Konak’ta Büyükşehir’in yaptığı ve bilime dayalı, bilimsel, kentin geleceği ve depremselliği ile ilgili bundan sonra atılacak adımlarla ilgili çalışma Konak’la iç içe olacak. Bunu bekleyeceğiz. Konak’taki binaların envanterinin ne kadar eski olduğunu herkes biliyor. Sırf Konak değil, kentin merkez ilçelerinde bina envanteri çok eski. Birinci ve İkinci Kordon’a bakın, Güzelyalı en az 40-50 yıllık binalar” ifadelerini kullandı.
‘GEOTEKNİK MÜHENDİSLERİNİN DE DEVREYE GİRMESİ GEREKİYOR’
Bina ile zemin arasındaki yapıyı inceleyen inşaat mühendisliği dalı olan geoteknik mühendislerinin de etkin bir rol oynaması gerektiğini savunan Batur, “Özellikle jeoloji mühendislerinin de yapı denetim firmalarının içinde olmasını sağlamak lazım. Biz yapacağız değil, bu bizim önerimiz. Jeoloji mühendislerinin de imzasının olacağı ve onların da sorumluluklarının olacağı bir durum olması lazım. Zemin bina ilişkisi çerçevesinde en önemlisi de geoteknik mühendisleri. Jeoloji mühendisi sağlam zemini buluyor, sağlam zeminle bina arasındaki problemi çözen en önemli bilimsel yaklaşım kurulu geoteknik mühendisleri. Onların da devreye girmesi lazım” önerisinde bulundu.
Başkan Batur ayrıca bitişik nizamlardan mümkün mertebe kaçınılması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
Bunun dışında deprem izolatörü kesinlikle olması lazım. Kamu kurumlarında, hastanelerde ruhsat alırken bunu arayacağız. Bitişik nizamdan mümkün olduğunca kaçmak lazım. Yan yana olması rağmen inşaat tekniği açısından daha kötü yapılan binanın sallanmasından dolayı diğer bina da yıkılmış. Mümkün olduğunca kaçınacağız. Ve parsel bazındaki dönüşümler bizim için karşılığını bulmadı Konak’ta. K bölgelerinde Birinci Kordon, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’ndan Güzelyalı oradan Hatay Caddesi’ne ve Eşrefpaşa’ya kadar. Bu süre içerisinde 3 tane ruhsat kesmişiz. Vatandaşın da yapımcıların da ilgisini çekmemiş. Karşılıklı bir uyuşmazlık var. K bölgesinde koruyoruz, yüzde 80’ini veriyoruz. Yüzde 20’si yine kayıp. İki tane yangın merdiveni istiyoruz. Yönetmeliğin de elden geçmesi lazım. Emsal düşüyor, vatandaş mağdur. Normal merdiveni yangına dayanıklı yapabilirsiniz, geçmişte böyleydi daha sonra değiştirildi.
‘KENTSEL DÖNÜŞÜMLER ŞAKAYA GELECEK İŞLER DEĞİL, ÖNÜNÜN AÇILMASI LAZIM’
Bayraklı ilçesinde deprem sonrası yerel yönetimin emsal artışı getiren imar plan notu düzenlemesiyle ilgili TMMOB tarafından açılan davada yürütmenin durdurulması kararını değerlendiren Batur, “İzmir’i etkileyecek. İnşaatlar başladı, yürütmeyi durdurma geldi, nasıl olacak? Odalarla beraberiz ama… Bu işler şakaya gelecek şeyler değil. Kentsel dönüşüm artık can kurtarmak demek. Bu tür dönüşümlerin önünün açılması lazım” dedi.
‘YAPI DENETİM YASASI BİR KEZ DAHA GÖZDEN GEÇİRİLSİN’
Bina yapımlarına dair önerilerini sıralayan Batur, şunları söyledi: “Bodrum kat olayı çok önemli. Bodrum katları olan binalar daha sağlam durmuşlar. Bodrumlu binaların ayakta kalma kapasitesi daha fazla. Tünel kalıp sistemi kesinlikle gelmeli. Perde betonların da bundan sonra daha fazla yapılması lazım. Ada bazında dönüşüm teşvik edilmeli. Ada bazında yapılacak dönüşümlere yüzde 30 emsal artışı verilmesi lazım. Ada bazında yapsın, ada birleşsin. Bu bir an evvel dönüşümü de sağlar. Yapı denetim yasasının bir kez daha gözden geçirilmesinde fayda var. Yapı denetim firmaları binanın sigortasını yapsın. Sorumlu olsun. Zaten sorumluluğu var”
‘DENİZ KENARINDA OLAN YERLERDE SIVILAŞMA RİSKİ VAR’
Karşıyaka’da Bostanlı ve Mavişehir, Konak’ta ise Güzelyalı ve Kordon’un riskli olduğunu ifade eden Batur “Konak’ta en sıkıntılı yerler sıvılaşma riski olan ve deniz kenarında olan yerler. Güzelyalı, Göztepe’den başlayıp Birinci Kordon… Sıvılaşma riski var. Denize yakın olan yer sıvılaşma riski taşıyan zemindir. Bina sağlamsa bir şey olmaz. O zemine göre bina yapmak lazım. Kordon, Güzelyalı’da bina yaparken kazık sistemi ile yapmak lazım. Belki zorunlu hale getireceğiz. Belki inşaat daha maliyetli olacak ama can güvenliği artacak. Özellikle deprem bölgesini gördükten sonra insanın uykusunun kaçmaması mümkün mü? Bundan sonra daha sıkı ve radikal tedbirler alınması lazım. Dünkü sunum bana gelecekle ilgili umut aşıladı kent için. Bundan sonra yapılacak çalışmalarda bilimin ışığından, bilimsel yaklaşımdan ayrılmadan bazı şeyleri yapmamız lazım” dedi.
MAHALLE MAHALLE KENTSEL DÖNÜŞÜM RAPORU...
GÜLTEPE VE TOROS
Son olarak Konak’taki kentsel dönüşümlere dair bilgi veren Batur, mahalle mahale yapılanlara dair şu bilgileri verdi: Gültepe ile ilgili çalışmalarımız tamamlandı. Parselasyon planları tamamlandı, tapuda son inceleme yapılıyor. Tahmin ediyorum 10 gün içinde askıya çıkmış olacağız. Askıya yine Toros’ta çıkacağız. Bununla ilgili ayrı kentsel dönüşüm müdürlüğü kurduk. Kentsel dönüşüm müdürlüğümüz de Toros’ta konuşlanacak. Vatandaşlarımız aşağılara inip belediyelerde müdürlük aramdan o bölgede konuşlanan bir müdürlük kurduk. Bundan sonra yeri belli olacak. Hangi adada hisselendiği belli olacak. Hisselendiği tapu miktarına göre doğru ortaklık miktarı alınıp alınmadığı belli olacak. Anayasayı bitirmiştik, bu da kanunu. Bir ay askıda kaldıktan sonra artık sözleşmelere başlıyoruz Gültepe’de.
BEŞTEPELER
Beştepeler de tahminen ondan bir ay sonra olacak. Devam eden süreçler bunlar. 2 sene sekteye uğramıştı yoksa şimdiye inşaatlara başlamıştık. Artık şu kentsel dönüşümü engellemesinler. Binam çatlak diyor, tek katlı binası var. Ne köyler gördük orada, köyde 100 tane bina var, iki tane bina ayakta kalmış. Tek katımız, iki katımız var yıkılmayacak gibi bir şey yok. Deprem bu, felaket. Kentsel dönüşümü istemeyen bence en büyük zararı vermiş olur. Samimiyetle bu işi yapacağız. Vatandaşımızın can güvenliği için gerekli bu kentsel dönüşüm. Artık can güvenliği var. Vatandaşın da biraz toleranslı davranması lazım. Her gün televizyonlar gösteriyor depremin sonuçlarını ama televizyonlarda göründüğü gibi değil. Oradaki vatandaşlarımız askıya çıkınca oradan baksınlar, orada arkadaşlarımız olacak bölgesel toplantılar yapacağız. Belediye ile anlaşma yapacaklar. Belediye ile muhatap olacaklar. Garantör belediye. Bu işe başlamamız lazım, başlamak bu işin yarısı. Depremin ne zaman geleceği belli değil. Depremin ne zaman geleceğini bilimsel olarak tahmin etmek mümkün değil, keşke tahmin edilse de insanlar ona göre tedbir alsa. Kentsel dönüşümle ilgili gerekenler yapılıyor. Vatandaştan şunu istiyorum; bize güvensinler. Bunu birlikte yapacağız.
BALLIKUYU
Ballıkuyu bölgesini büyükşehir yapıyor. O bölgenin sözleşmelerinde vatandaşların isteklerinden dolayı bazı sıkıntıları olduğuna dair bilgi verildi. En kısa süre içerisinde vatandaşla bir araya gelecekler.
BOĞAZİÇİ
Boğaziçi’nde herhangi bir sıkıntı yok imarla ilgili. Vatandaşlarımız şunu düşünmesin, her bölgede imar veya parselasyon getireceğiz diye bir şey yok. Boğaziçi’nde mevut katsayı ile imarlarını yapabilirler. 10 katı düşürebilir, 8 kat da yapabiliriz. Özellikle inşaat yapılması mümkün olmayan yerlerin hepsi yeşil alandır. O bölgenin jeolojik ve jeofizik haritalarına uygun olarak yapıyoruz. 10 kat o bölgeyi kaldırıyor, kaldırmasa ilgili odalar karşı çıkardı. Biz teknolojinin son gerekleri neyse orada kullanacağız. Gerekirse tünel kalıp yapacağız. Önce güvenli bina yapalım, çok süslü bina değil. İçinde oturulacak bina yapalım. Dış cephesi şöyle olmuş çok önemli değil. Onlar da olsun ama önce sağlamlık.