Kirada TEFE-TÜFE Ayarı Bozuldu

Niyazi Gültekin

Serbest piyasaya yapılan her müdahalenin ağır bir bedeli olur. Neredeyse 2 yıldır parasal sıkılaşma politikasıyla daralan ekonomimiz bunun en güzel örneği. Pandemi ve sonrası dönemde dünya normlarına göre hareket etmeyip faiz artırmak yerine faiz indirimi politikasının sonucunu ağır ödedik/ödüyoruz. 2023 genel seçimlerinden sonra başlayan parasal sıkılaşmayla 22 ay gibi bir süre yüksek faiz politikasından sonra daha yeni yeni faiz indirimleri başladı. Faizin eski seviyelere gelmesi uzun bir süre daha alacaktır.

Serbest piyasaya müdahalenin en sert örneklerinden biri de yüzde 25 kira sınırı uygulanması. Başından beri karşı çıktığım bir düzenlemeydi. TÜİK enflasyonu bile yüzde 80’lere ulaşırken, tüm mal ve hizmetlerde en az iki kat fiyat artışı yaşanırken, kira geliri olanlara sen en fazla yüzde 25 artırabilirsin demek adil değil.

Yüzde 25 kira sınırının toplumda negatif etkileri sadece ekonomi ile sınırlı kalmadı. Sosyal ilişkiler de zedelendi. Mahkemeler kiracı-ev sahibi davalarıyla doldu taştı.

Yüzde 25 sınırı, eski kiracılara yasal bir koruma sağlasa da yeni kiracılar için büyük bir dert oldu.  Yüzde 25 sınırına takılmak istemeyen ev sahibi gelecek yılın kira zammını da düşünerek kira fiyatlarını belirlemeye başladı. Böylece kiralar enflasyonun çok üstünde bir artış gösterdi. Amortisman süreleri 20 yıldan 7-8 yıla kadar geriledi. Amortisman süresinin düşüşünden bile kira fiyatlarının konut fiyatlarından çok daha fazla arttığını görebiliriz.

Alt ve orta gelirlinin geçim sıkıntısının en büyük nedeni yüksek kiralar. Yüksek kiranın da en büyük kaynağı yüzde 25 kira sınırı getirilerek serbest piyasaya müdahale edilmesidir.

***

Bugün ise işler tersine döndü.

Konut ve kira fiyatlarındaki artışlar enflasyonun altında kaldı ve sınırlı arttı. Fiyatların enflasyonun altında kalmasından dolayı bu kez TÜİK’in açıkladığı TÜFE oranına göre yapılan artışlarla yakın zamanda kiralama yapan kiracıların kiraları piyasa değerinin üstünde kalmaya başladı.

Şöyle bir örnekle açıklayayım. Çiğli’de bir sitede geçtiğimiz yılın ocak ayında 1+1 daire 15 bin liradan kiraya veriliyordu. Bugün aynı sitedeki güncel 1+1 daire kiraları 20 bin civarında. TÜİK verilerine göre Ocak 2025’te kira zammı oranı yüzde 58,51 oldu. Bu zam oranına göre geçen yıl kiralama yapan kişinin kirası 23 bin 700 liraya çıkıyor. Evden çıkıp yeniden kiralasa 20 bin lira.

Yüzde 25 kira sınırı yanlış olduğu gibi, yeni kiracılara yüzde 58 oranında zam yapılması da yanlış.

Kira sorununu nasıl çözeceğiz peki?

Kira sorununu sadece tek tarafı değil, iki tarafı düşünerek oluşturulan yasal düzenlemelerle çözeceğiz. Bunun için öncelikle TÜİK’in piyasa gerçeklerini paylaşması gerekiyor.

Nasıl ki o günün şartlarında yüzde 25 uygulaması yanlış idiyse ve ev sahibini zor durumda bıraktıysa, bugünkü şartlar da yanlış ve kiracıları zor durumda bırakıyor.

Ev sahibi ve kiracılara müdahale edilmediği serbest piyasada kiralar kendi fiyatını bulur.

Kiranın normal seviyelere gelmesi arzın artmasıyla olur. Bir an önce arzın artırılması gerekiyor.