Dünyanın gözde kentlerinden İstanbul’da yatırımlara koronavirüs salgını engel olmadı. Yerli yatırımcılar kadar yabancı alıcı da kentin piyasasını izliyor. Avrupa, Türki Cumhuriyetler ve Körfez bölgesinden özellikle lüks konut alımında ciddi talepleri sürdürüyor. Mars Investment İcra Kurulu Başkanı Hakan Bucak, “Yabancı yatırımcıya yönelik konut satışlarında tarihi zirveleri yakalamış durumdayız. Bu son derece sevindirici; gelecek açısından da umut verici. Sadece mayıs ayından bu yana, Satış Vaadi Sözleşmeli ve Depozitolu satışları da rakamların içine dâhil edersek toplamda 10 bine yakın konut satışından bahsedebiliriz. Ayrıca, beş yıl önce Türkiye’de genellikle Arapça konuşan yatırımcılar gayrimenkul yatırımı yaparken, bugün 80 farklı ülkeden yatırımcıyı kapsayacak ve onların ihtiyaçlarına cevap verecek noktaya gelmiş durumdayız” açıklamasını yaptı.
Yine birkaç yıl önce Avrupa’dan, Amerika’dan ya da İngiltere’den gelen yatırım talebinde ağırlığın Müslüman yatırımcılar tarafından olduğunu anımsatan Bucak, artık özellikle Amerikalı, Kanadalı, İngiliz yatırımcıların gayrimenkulde Türkiye’yi yakın takibe aldığını söylüyor. Bölgesel olarak tercihleri değerlendiren Bucak, “Şöyle ki; bir yatırımcının hangi ülkeden veya hangi motivasyonla yatırım yaptığına göre değişen bir konu bu. İstanbul aslında bütün ülke vatandaşları için bir cazibe merkezi. Meselâ Araplar ve özellikle Kazaklar lüks semtleri tercih ediyor. Beyaz Ruslar, Alanya ve Fethiye’ye yoğun ilgi gösterirken, Türkmenler Mersin ve Adana hattını seviyor. Iraklılar Akdeniz’e yatırım yapmayı tercih ediyorlar. Arapların bir diğer gözde bölgesi Karadeniz ve özellikle de Trabzon. Tabi yabancı gayrimenkul yatırımcısı özellikle markalı projelerde yer alan birinci el konutlara yoğun ilgi gösteriyor” şeklinde konuştu.
Standart oluşturulmalı
Yabancıya gayrimenkul pazarında, Türkiye’nin bu alandaki rakibi durumunda bulunan Dubai, Portekiz, Yunanistan ve Malta gibi ülkelerde olduğu gibi gayrimenkul ticaretinde düzenli bir regülasyon ve belirli bir standart oluşturulmasına ihtiyaç olduğunu anlatan Bucak, “Şu anda sorun gibi durmayan bu durum, ileride ciddi sıkıntılar yaşamamıza neden olabilir. Çünkü Türkiye’de yabancı yatırımcıya yönelik gayrimenkul satışını herkes yapabiliyor, çünkü yönetmelikler belli bir çerçeveye ve kurallara henüz oturmuş değil. Yani bugün bir yabancıyı havaalanından almak için giden araba kiralama şirketi de, tur rehberi de herkes yabancıya gayrimenkul satışı yapabiliyor. Bunun sonucunda şu anda Türkiye, uyuşmazlık dosyasıyla uğraşıyor. Sektörün dinamiklerine, yasal düzenlemelere, iş akış süreçlerine hâkim olmayan, dil yetersizlikleri bulunan kişilerin neden olduğu bu uyuşmazlık dosyaları ilerleyen yıllarda sıkıntının daha da büyümesine neden olabilir” şeklinde konuştu.
Global güç
Hakan Bucak, yapılabilecek geliştirmelere yönelik şunları paylaşıyor: “Yabancı yatırımcıların yanlış danışmanlık nedeniyle doğru fiyata, doğru lokasyona ulaşamaması, beklenti ve ihtiyaçlarını karşılayacak projelere ulaşamamaları da Türkiye’nin marka değerini aşağıya çekiyor. Oysa bu durum “Uluslararası Taşınmaz Ticareti Yönetmeliği” ile büyük oranda çözülebilir. Bu konuda, özellikle yabancı yatırımcıya yönelik konut satışı yapan kişilere, firma ve organizasyonlara mutlaka sermaye yeterliliği, gayrimenkul literatürüne hâkimiyet, yabancı dil bilgisi ve seviyesinin yeterli düzeyde olması gibi şartlar getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda oluşturulacak bir sertifikasyon sisteminin olası ve mevcut olumsuzlukları azaltıp sektörün önünü daha da açacağına inanıyoruz. Yabancı yatırımcıya yönelik satışların, aslında bir bakıma global pazarda ülke tanıtımı için oldukça kritik bir eşik olarak görülmesi gerekiyor. Buraya gelen yatırımcılar, ülkelerinde Türkiye’den yaptıkları yatırımın kazanç veya zararlarını yine kendi ülkelerindeki paydaşları veya yakın çevreleriyle paylaşıyor. Yatırımlarından kâr elde edenler doğal olarak ikinci yatırım için planlama yapıyor. Uluslararası Taşınmaz Ticareti Yönetmeliği konusunda, İstanbul Ticaret Üniversitesi, Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın çalışma ve istişareleri sürüyor. Kurucu üyesi olduğum Gayrimenkul Yurtdışı Tanıtım Derneği (GİGDER) de sürecin takipçisi.”