Türkiye Büyük Millet Meclisi yakın zamanda vergi reformunu görüşecek. Bu reformlardan en çok etkilenecek sektörlerden bir tanesi ise konut sektörü. Yüksek kredi ve enflasyondan dolayı zorlu günlerden geçen konut sektörü, yeni düzenlemeler ile daha kötü bir hale gelebilir. Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, artan vergiler ile konutta rant yapanların bir nebze de olsa durdurulabileceğini söyledi. Akçam, vergi reformunun handikaplarının da olduğuna değinerek, “Vergideki değişiklikler konut yatırımcılarını daha fazla yurtdışına yönlendirebilir” dedi.
5 YIL İSTİSNASI KALDIRILACAK
Vergi reformunda sahiplerini yakından ilgilendiren maddelerin olacağını ifade eden Akçam, “Eğer vergi reformu TBMM’de kabul edilirse birden fazla evi olanların vergi yükü artacak. Birden fazla evi olanlardan daha yüksek oranlarda Emlak Vergisi ve tapu harcı alınması planlanıyor” dedi. Vergi reformunun işleme konması ile 5 yıl istisnasının da kaldırılacağını ifade eden Akçam şunlara değindi: “Şu an geçerli olan düzenlemeye göre satın alınan konut 5 yıl elde bekletilip 5’inci yıldan sonra satılırsa vergi ödenmiyor. Eğer ki 5 yıldan önce ev sahibi konutunu satarsa değer artış kazancı üzerinden yüzde 15-40 oranında vergi alınıyor. Yeni düzenleme uygulamaya konulursa 5 yıl istisnası kaldırılacak ve satın alınan evin üzerinden değer artış kazancı hesaplanıp vergisi alınacak. Bunun yanı sıra bizim her fırsatta ifade ettiğimiz konut alım satımında belediyeden alınan ve gerçek değerin altında kalan rayiç bedel uygulamasının kaldırılacağı söyleniyor. Yeni düzenleme ile konutların güncel değerlerinin ekspertiz raporuyla belirleneceği ve bu değerin ölçüt olacağı belirtiliyor. Esasında olması gereken de buydu. Çünkü kimse evinin gerçek değerini bilemiyordu.”
YURT DIŞINA YÖNELECEKELR
Aylar öncesinden ATEM olarak bu çalışmaların yapıldığını duyurduklarını ifade eden Akçam, “Planlanan değişiklikler ile konutta rant yapılması engellenmiş olabilir. Biz daha önce herkesin ev sahibi olması için konutu yatırım aracı olarak görenlerin vergi yükünün artırılması gerektiğini de ifade etmiştik. Fakat bu uygulamanın bazı handikapları da olabilir. Bu düzenleme konut yatırımcılarını daha fazla yurtdışına yönlendirir. Özellikle eğitimli kesim yurt dışından ev almak için bahane arıyor. Yeni uygulamalar hayata geçirilirse bu bahaneler fazlasıyla verilecek” uyarısında bulundu.
TAPU HARÇLARI YÜZDE 1 OLSUN
Hazine ve Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı’na gayrimenkul sektörü ile ilgili çözüm önerilerini yazılı olarak sunduklarını ifade eden Akçam sundukları önerileri şöyle sıraladı: “Kiralıklarda ve konut satışlarında gerçek değerinin değerleme şirketlerince belirlenerek o değerler üzerinden satış ve kiralıklar belirlenmelidir. Konut satışlarında sözleşme zorunluluğu getirilmeli, emlakçı-satıcı ve alıcının yaptığı akit, kayıt altına alınmalıdır. Bu durum vergi kaçağını önleyecektir. Arsa payından satışlarda vergilendirme sistemi yeniden gözden geçirilerek düzenlenmelidir. Tapu harçları yüzde 1’e çekilmelidir. Vatandaş reel piyasa değeri üzerinden tapu bedellerini göstererek ikmalini sağlamalıdır. 2. konutu olup da 3. konutu almak isteyen ciddi bir vergi ödemek zorunda kalmalı ki konutta kartelleşme önlensin. Hizmet bedellerindeki KDV oranları düşürülmeli. Sektörde kayıt dışı çalışanlar etkin denetimlerle en aza indirilmeli, böylece rekabet ortamı kayıtlı olanların lehine dönecek ve vergi kaybı önlenecektir. Tapuda satışlarda mutlaka bir emlak müşaviri olma zorunluluğu getirilmeli, resmi evrakların bulunması dışında komisyon faturası zorunlu hale getirilmelidir.”