Barınma krizinden en çok dar gelirli yurttaş etkilendi. Ücretli kesimin, günden güne eriyen alım gücü nedeniyle derinden hissettiği ekonomik krizin yarattığı sorunlara kira zamları da eklendi. Asgari ücrete bu yıl ara zam yapılmazken en düşük emekli aylığındaki artış ise 2 bin 500 lirada kaldı. Ancak kiralara eylül ayında yüzde 65 oranında tavan zam yapılabilecek. Zaten düşük seviyelerde gelir elde edebilen ücretli kesim ise alt sınırdan dahi zam alamadı. Emlak uzmanlarına göre adım atılmazsa sorun derinleşecek.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı ağustos ayı enflasyon verileri ile birlikte eylül ayında kira ücretlerine yapılacak tavan zam da belli oldu. Kira tavan zammını belirleyen 12 aylık enflasyon ortalaması yüzde 64,91 oldu. Tavan artış oranlarının yüksekliği, kiralık konut krizi yaşanmaya devam ederken barınma krizinden etkilenen kiracıları daha da mağdur edecek. Ağustosta kira için 10 bin lira ödeyen bir kiracı, eylül ayında evinde 9 bin 750 lira zamla oturabilecek.
İstanbul Şişli’de emlakçılık yapan Fatih Gök, ekonomik krizin hem kiracıları hem de ev sahiplerini zor duruma soktuğunu belirtti. Gök, “Kiracı çok daha zor durumda. Ama ev sahibi de enflasyondan yakınınca uzlaşma sağlamak çok zorlaşıyor” dedi. “Kiracılar öyle mağdur halde ki, hepsi de yüksek zamlardan muzdarip durumda” diyen Gök, ev sahiplerinin de resmi enflasyondan farklı bir enflasyon oranı yaşanmasını gerekçe gösterdiğini anlattı. Gök, “Ekonomik kriz toplumsal uzlaşmayı da bitirdi” dedi.
Emlakçı Gök’e göre ev sahipleri artık evlerini ailelere kiralamak istemiyor. “Geçmişten beri ev sahipleri hep ‘Kiracımız aile olsun’ derdi. Artık bu değişti. Ev sahibi de biliyor ki haneye gelir girmiyor. Memurlar neyse ama özellikle işçiler için ev sahipleri, ‘Kiramızı ödeyecek kadar kazanmıyor’ diye düşünüyor. Bu nedenle de ailelerden kaçıyorlar, yüksek geliri olan kişileri seçiyorlar” diye konuştu.
Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam da açıklanan oranların kiracıları zor durumda bırakacağını söyledi. Akçam, “Enflasyonda gözle görülür düşüş olmadığı için kiracılar zor günlerden geçiyor” dedi.
Akçam’a göre yükselen kiralara karşı semte göre tavan ve taban ücret uygulamasına gidilmesi önem taşıyor. Türkiye’de kira fiyatları için düzenlenmiş bir sistemin olmaması da konut fiyatlamalarında dengesizliklere sebep oluyor. “Herkes kafasına göre fiyat belirleme yarışına girmiş” diyen Akçam, acilen düzenleme talep ettiklerinin altını çizdi.
SOSYAL KONUT SORUNU ÇÖZER
Akçam, “Geçtiğimiz yıl ev kiralayan ve kiralarken yüzde 25 tavan uygulamasını baz alan kiracıların hesabı bozuldu. Zam oranı çok yüksek” diye konuştu. Türkiye’de kira fiyatları için belirlenen bir sistemin olmamasının konut piyasasının dengesini bozduğuna dikkat çeken Akçam, “Bundan dolayı da herkese kafasına göre bir kira belirleme yarışına girmiş. Düzenleme olmazsa sorun çözülemez” dedi. Akçam da tıpkı Gök gibi, çekirdek ailelerin ciddi bir konut krizi yaşadığını vurguladı. Akçam, “Çeşitli konut projeleri devreye girse de bu konuda istenilen düzeye gelinemedi. En azından yoksul ailelerin ev sahibi olması için daha çok projenin geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bizim önerimiz sosyal konut projelerinin artırılmasından yana. TOKİ, Emlak Konut gibi kurumlara ürettikleri konutların yüzde 10 oranında sosyal konut imal etme zorunluluğu getirilirse ve gerçekten ihtiyacı olan ailelere konutlar hibe edilirse sorun bir nebze çözülmüş olur” önerisinde bulundu.
Kaynak: Birgün-Melisa Ay