Son dönemlerde yatırımlarına hız veren İzmir’in çeşitli bölgelerinde inşaat faaliyetleri yürüten Mia Yapı; Bornova, Konak, Çeşme ve Gaziemir’de aktif olarak proje üretiyor.
Tek projede kalmıyoruz
Mia Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Cem Koç mevcut yatırımlarıyla ilgili şunları söyledi: “İzmir’de aktif olarak satışta olan 4 farklı projemiz var. Mia Port projemizde çalışmalarımız devam ediyor. Zemin iyileştirme çalışmalarından sonra inşaat çalışmalarımızı hızlandırdık. Bornova’da Yaşar Üniversitesi’nin yanında yeni projemizin startını verdik. 480 konuttan oluşan bu projemizde 1+1’den 4+1’e kadar farklı tiplerde daire seçeneklerine yer verdik. 14 katlı 2 bloktan oluşan bu projemizi 24 ayda tamamlamayı hedefliyoruz. Hem yatırımcı hem de oturumcu kitleye hitap eden bir proje olacak. Gaziemir’de Mia Sarnıç 2 projemizi yıl sonunda teslim ediyoruz. Anahtar teslim projelerimizde yüzde 50 peşinatla sıfır faizli taksit seçeneği sunuyoruz. Yine Gaziemir bölgesinde butik bir proje olan Mia Life Plus projemize başladık. Tek projede kalmıyoruz. Farklı lokasyonlarda farklı konseptlerle projeler üretmeyi seviyoruz. Bu işi sürdürebilmemizin en önemli sebeplerinden birisi de bu. 1+1'den 5+1'e, orta segmentten ultra lüks segmente kadar her çeşit daire seçeneğimiz bulunuyor. 5 milyonu olan müşteriye de 50 milyonu olan müşteriye de hitap edecek portföyümüz var. Müşteri satış ofisimize girdiğinde birçok farklı lokasyonda birçok farklı daire seçeneğini aynı anda bulabiliyor.
YENİ ROTA: ÇEŞME
Yatay mimarili projelerin dikey projelere göre yatırım dönüşünün daha hızlı olduğuna dikkat çeken Cem Koç, “Biz hem yatay, hem dikey projeleri projeleri aynı anda yürütüyoruz. Yüksek yapılarda maliyeti yönetmek daha zor. Daha temel atmaya başlamadan zeminde çok ciddi bir maliyetle karşı karşıya kalıyorsunuz. Bir kule projesi en az 3 yıl süren uzun soluklu bir yatırım. Lansmandan satış yapmak zor. Yaşam başladıktan sonra alıcı bulabiliyorsunuz. Bu yüzden güçlü bir finansınız yoksa kule projesi yapmanız mümkün değil. Çeşme gibi sayfiye bölgelerinde konut satış bedelleri yüksek olduğu için maliyeti yönetmek daha kolay. Çeşme’deki bir projeyi ortalama 1 -1,5 yılda tamamlayabiliyorsunuz. Bu da yatırımın dönüşünü hızlandırıyor. Biz de bu nedenlerle Çeşme’de arsa yatırımlarımızı gerçekleştirdik. İlk projemize bu sene başlıyoruz. Çeşme’de kalıcı olma niyetindeyiz. Bu bölgede birçok projemiz olacak” dedi.
Satış, finans, inşaat...
Koç, “Mia Yapı olarak bir tasarım ofisi olmaya başladık. Bizim işlerimiz çoğunlukla masada bitiyor. Projeyi tasarladıktan sonra anahtar teslimine kadar olan tüm süreç masada çözüyoruz. Bu nedenle mimarlık, iç mimarlık, mühendislik ve hukuk birimlerimizi kurduk. Bu hizmetleri dışardan satın almak yerine kendi bünyemizde bulundurmak bizim için önemli. Projenin başından sonuna kadar her şeyi en ince detayına kadar düşünüyoruz. Satış, finans ve inşaat olmak üzere üç farklı departmanla kurumsal süreçlerimizi yönetiyoruz. Markamızı daha görünür hale getirmek için reklam çalışmalarına ağırlık veriyoruz. İzmir dışında çevre illerde, İstanbul, Ankara, Denizli ve Bursa gibi İzmir’e talep gösteren diğer şehirlerde de reklam çalışmaları yürütüyoruz. İzmir’e de son dönemlerde ilginin arttığını görüyoruz” şeklinde konuştu.
2 yıl sonrasına hazırlanıyoruz
Piyasa ile ilgili izlenimlerini paylaşan Koç, “Önümüzdeki 1 yıl zorlu geçecek. Ama sonunda bu zorlu dönem de geçecek. Enflasyondaki düşüşle beraber faizlerin de düşeceğine ve konutun yeniden ön plana çıkacağından düşünüyorum. Konut hiç bir zaman için kaybettirmez. 1-2 sene durağanlık olabilir ama konut daha sonra yeniden gözde olacak. Biz de bu 2 sene sonrasına hazırlanıyoruz. Enflasyonla birlikte faizlerin düştüğü ve alım gücünün yükseldiği dönemde konutta olmak istiyoruz. Şu dönem arz çok düştü. 1 sene içinde bu arzı belli bir noktaya getirmemiz ve talep oluştuğunda de elimizde bitmiş konut olması lazım. Ülkenin yıllık konut ihtiyacının neredeyse 3'te biri oranında konut üretilebiliyor” dedi.
Erişilebilir konut için arsa arzı artırılmalı
“Kamuoyunda müteahhitler tüm projelerde yüzde 100 kazanıyormuşuz gibi bir algı var” diyen Koç, sözlerini şu sözlerle sürdürdü: “Bir projede yüzde 15-20 kazandığımız zaman seviniyoruz. Ama bu dönemde o karlılığı bile pek yakalayamıyoruz. Yatırımlarımız devam etsin, bu devir zaten para kazanma devri değil düşüncesindeyiz. İşlerimizi sorunsuz, zamanında teslim ediyorsak bu dönem için büyük başarıdır. Piyasada iki tür müteahhit var. Birincisi uzun yıllardır bu işi yapan, başka mesleği olmayan arkadaşlarımız. İkincisi ise piyasalar iyi olduğunda inşaat yapmaya çalışan kişiler. Bunlar yüzünden arsa oranları artıyor. Arsa, müteahhitlerin en büyük sorunu. Bütün arsa sahipleri kapıyı yüzde 50’den açıyor. Evin maliyeti arsa payı yüzünden ikiye katlanıyor. Avrupa’da arsa oranları yüzde 30 civarında. Ülkemizde konut fiyatlarının bu noktaya gelmesindeki en önemli nedenlerden biri de arsa arzının olmaması. Maalesef yerel yönetimler ve bakanlık arsa üretemiyor. İnşaat maliyetleri geri gelmeyeceğinden konut fiyatlarının erişilebilir olması için arsa arzının artması ve arsa paylarının düşmesi gerekiyor. Hazine arazileri imara açılarak, ilk konutunu satın alacak olan vatandaşa uygun fiyatla satılması sağlanabilir. Bu yapılırsa konut fiyatları aşağı yönlü seyredecektir. Hazine arazileri müteahhitleri değil dar gelirli vatandaşlar düşünülerek yapılaşmaya açılmalı.”