İzmir Müteahhitler Federasyonu (İMFED) başkanı Ziya Dağlıer geçtiğimiz günlerde yapı denetim ile ilgili yaşadıkları sıkıntıları dile getirmiş ve yapı denetim firmalarının devletin belirlediği ücretler dışında müteahhitlerden ücret talep ettiğini ifade etmişti.
İMFED başkanı Dağlıer’in açıklamalarına Yapı Denetim Kuruluşları Birliği’nden tepki geldi. 2 bin 500’e yakın yapı denetim firması ve 50 binden fazla mühendisin zan altında bırakıldığını belirten birlik başkanı Tekin Saraçoğlu müteahhitlerin inisiyatifinin bittiğini dile getirdi.
Saraçoğlu, iddialarla ilgili olarak da somut delil göstermeleri halinde firmaların cezalandırılmasını sağlayacaklarını belirtti.
ARTIK YAPI DENETİM FİRMASINA SÖZLERİ GEÇMİYOR
Saraçoğlu tepkilerini şu sözlerle dile getirdi, “Yapı denetim firmaları tarafından 20 yılda 800 milyon metrekarelik 1,5 milyon bina denetlendi. 20 yıl boyunca deprem olan veya olmayan hiçbir binada hasar oluşmadı. Yapı Denetim Kuruluşları Birliği olarak eksiklerin giderilmesi için yapmış olduğumuz girişimler sonucunda 2018 yılında yasal düzenlemeyle yapı denetim işleri müteahhitlerden bağımsız olarak devlet eliyle dağıtılmaya başlandı. Müteahhitlerin inisiyatifi bitti. Talepleri ve istekleri bitirildi. Müteahhitler yapı denetimlere baskı yapıyordu. Yapı denetim firmaları işi alabilmek için taviz veriyordu ve fiyat düşürüyorlardı. Devlet bir düzenleme yaptı ve artık müteahhitlerle değil bizimle muhatap olacaksınız dedi. İşler elektronik dağıtımla bakanlıktan geliyor. Artık hiçbir müteahhitin yapı denetim üzerinde baskısı ve talebi kalmadı. Artık hiçbir yapı denetim firmasında sözleri geçmiyor. Denetim tavizsiz çalışıyor. Bundan çok rahatsız oldular. Rahatsız olunca da karalama kampanyasına başladılar. Ankara, Antalya, Konya’da yapı denetim mühendislerine fiilen saldırılar oldu.”
SOMUT DELİL GETİRSİNLER
Daha önce de bu tarz iddiaların ortaya atıldığını ancak hiçbirinin aslı çıkmadığını belirten Saraçoğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Eğer bu müteahhit arkadaşlar bir iddiada bulunuyorsa somut delilini göstersinler. Biz bunların takipçisi olacağız. Böyle bir şey varsa o arkadaşların cezalandırılmasını öncelikle biz isteriz. Bugüne kadar söylenenlerin hepsini bakanlığa ilettik. Hiçbirinin aslı çıkmadı. Ortaya bir iddia atıp 2 bin 500’e yakın firma 50 binin üzerinde mühendisi zan altında bırakmaları doğru değildir. Bu sistemi yıpratmak amacıyla yapılıyor. Ne zaman yapı denetimlerle bir sorun yaşasalar hemen laf çıkarıyorlar.”
DENETİMLİ HİÇBİR BİNA HASAR GÖRMEDİ
Yapı denetim sayesinde binaların depremde sağlam kaldığına dikkat çeken Saraçoğlu, “İzmir depreminin ardından yapı denetim şirketlerindeki 150 mühendis arkadaşımız gelip hasar tespiti yaptılar. Hiçbir yapı denetimli binanın hasar görmediğini tespit ettik. Depremde yıkılan yapılar denetimsiz yapılardı. Eğer binalar bu yapı denetim sayesinde yıkılmıyorsa bunun bir değeri olması lazım. 40 yıldır inşaat mühendisiyim. İstanbul’da firmamız var. İstanbul kaçak katlar cennetiydi. Şu anda bir tane kaçak kat yapılamıyor. Bu birilerini rahatsız ediyor. Kartal’da 3 katlı binaya 5 kat kaçak yapmışlardı deprem olmadan çöktü. Şimdi İzmir’den daha büyük bir deprem İstanbul’da bekleniyor. Bu sistemi bu yüzden korumamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
DÜZENLEMELERE İHTİYAÇ VAR
Sistemde bazı eksiklerin olduğunu, bu eksiklerin tamamlanması için bakanlığa müracaat ettiklerini belirten Saraçoğlu son olarak şu sözlere yer verdi, “Hem uzak hem de küçük olan işler yakıt ve personel maliyetlerini kurtarmıyor. Bu işlerin yapı denetim sisteminden çıkarılması ve eskiden olduğu TUS sisteminin uygulanması talebini bakanlığa ilettik. Biz bakanlığa küçük işleri eski sistemle yürütün diyorduk. Buna çözüm bulmadılar. Ama bulacaklarına inanıyoruz. Belli metrekarenin altındaki işler yapı denetimlere verilmesin. Sistem adım adım ilerliyor. Sistemin eksikleri var. Ancak biz bu sistemi koruyup adım adım ilerlememiz gerekiyor.”