31 Mart yerel seçimlerini nihayet atlattık.
İstanbul ve Ankara’da büyük sürprizlere şahit olduk. İlk kez ittifak olarak gerçekleşen seçimde birçok ilde belediye başkanlıkları el değiştirdi.
Seçim sonuçlarının hem kentimiz hem de ülkemiz adına hayırlı olmasını diliyorum. Seçilen tüm belediye başkanlarına görevlerinde başarılar diliyorum
***
İş dünyası, seçim sonuçlarından ziyade seçim sonrası finansal gelişmeler ile ilgilenir.
Yerel seçim sonuçlarının ekonomiyi çok fazla etkileyeceğini düşünmüyorum. Ancak seçim stresi, seçim öncesi ister istemez bir durgunluğa neden oluyor. Seçim stresini atlattığımıza göre ekonomi treninin yeniden yol alma zamanı geldi.
Ekonomide neredeyse 1 yıldır devam eden durağanlığın seçimden sonra bitmesini ve ekonomik göstergelerin iyileşmesini umut ediyorduk.
Döviz, seçim sonuçlarına anormal bir tepki göstermedi. Güne 5,58 seviyesinde başlayan dolar. 5,70’li seviyeleri gördükten tekrar düşüşe geçti. Borsa İstanbul kısa süreli bir düşüşten sonra haftaya yükselişle başladı.
Ekonomide tam anlamıyla nasıl bir süreç yaşanacağını ilerleyen günlerde hep birlikte göreceğiz.
İktidar tarafından gelen ilk açıklamalar gayet olumlu bir izlenim oluşturuyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan balkon konuşmasında seçimin bitmesiyle ekonomiye yöneleceklerini ve ‘Yapısal Reform’lara odaklanacaklarını söyledi.
***
Önümüzde 4,5 yıllık seçimsiz bir dönem var.
Bu dönem ekonomik toparlama için uygun bir fırsat sunuyor. İktidarın ekonomideki yapısal reformları ile kısa bir süre içerisinde toparlanacağımızı umut ediyorum.
***
Ekonomik toparlanma kısa vadede ister istemez inşaat sektörü üzerinden sağlanacaktır.
300’den fazla iş kolunu doğrudan veya dolaylı olarak etkileyen, 2 milyondan fazla insanın istihdam kapısı olan inşaat sektöründe satışların artması ile yeniden toparlanma başlayacaktır.
2018 Haziran seçimlerinden bu yana konut taleplerini ekonomik kriz ve yüksek faiz oranlarından dolayı erteleyen vatandaşlar artık satın alma eğilimi göstereceklerdir.
Faiz oranlarının 1,28’e kadar düşmesi, seçimin bitmesi ve havaların güzelleşmesi ile konut satışları zirve yapacaktır.
***
Bu ekonomik krizden çıkarmamız gereken çok önemli dersler oldu.
İnşaat sektörü her ne kadar 300’den fazla sektörü etkilese ve 2 milyondan fazla kişiye istihdam sağlasa da genel olarak tüketim sektörüdür.
İnşaat sektöründe sadece ihtiyaç oranında üretim yapılması gerekiyor.
Türkiye’de inşaat yerine sanayi ve tarımın desteklenmesi gerekiyor.
Güçlü bir ekonomi için üreten bir ekonomimizin olması gerekiyor.
Üretim olmadan kalkınma olmaz.