Milliyet Gazetesi köşe yazarı Eren Aka, bugün kaleme aldığı "İzmir’in arka sokaklarında 89 kalem iş tamamen bitti" yazısında Tunç Soyer'e kent genelinde deprem ve kentsel dönüşüm çalışmalarını kaleme aldı. Aka yazısına "Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kentin ön yüzü kadar, uzak mahalleleri de çok önemsiyor. Seyyar makam aracıyla sokakları tek tek dolaşıyor, sorunları yerinde tespit ediyor, ardından çözüm odaklı çalışmayı hayata geçiriyor." dedi devamında şu soruyu yöneltti.
1.Kentsel dönüşüm, uçan yol tünel inşaatı, Yeni Girne-Karşıyaka tramvayı, Çiğli-Karşıyaka tramvayı, Konak-Narlıdere metro gibi ulaşım ağırlıklı hizmetleriniz dikkati çekiyor. Arka sokaklarla ilgili nasıl bir çalışma yapacaksınız?
“8 milyarlık bütçemizin yüzde 42’sini yatırıma ayırdık. Bu yatırımların da büyük kısmını bu şehrin nimetlerinden daha az yararlanan insanlara, yani çevre mahallelerimize yönlendirdik. İzmir’deki temel çıkış noktamız şehrin yerelden kalkınma mücadelesini büyütmek, refahı artırmak ve adil dağılımı sağlamak. Değişimin sırrı İzmir’in çevre mahallelerindeki sorunları görmek ve dinlemek. ‘İzmir’de bir kent koalisyonu kuracağız ve herkesi dinleyeceğiz’ demiştik. Bu vaadimizi yerine getirirken, İzmir’deki sivil toplum kuruluşlarıyla ve meslek odalarıyla düzenli toplantı yapıyoruz. Her kesimin taleplerini dinleyerek politikalar üretiyoruz. Merkeze uzak mahallelerimize gidip muhtarlarla toplantı düzenliyoruz. Seçimlerde vaat ettiğimiz gibi, seyyar makam aracıyla belediye bürokratlarımızla mahallelere gidiyoruz. Muhtarlara ve vatandaşa dokunma imkânı buluyoruz, talepleri yerinde dinleyip, sorunları hızla çözmek için hemen belediye ekiplerimizi yönlendiriyoruz. Bunun için Acil Çözüm ekipleri oluşturduk. Acil Çözüm ekibi, hem belediyenin iş yapma hızını artırıyor, hem de tüm İzmirliler arasındaki bağları güçlendiriyor. ‘Adil ve eşit refah’ mottosuyla hayata geçirdiğimiz Acil Çözüm ekipleri bugüne kadar Konak, Buca, Karabağlar ve Bornova’da toplam 16 mahallede taleplere cevap verdi. Son durağımız Bayraklı. Ekipler mahallelerde 89 kalem işi tamamladı.”
2.Depremden sonra birçok konut hâlâ hasarlı olmasına rağmen vatandaş o konutlarda ikamet ediyor. Sizin bina analizi çalışmanız var, bu konuyu hızlandırabilir misiniz?
“İzmir’i afetlere karşı dirençli ve güvenli kent haline getirmek amacıyla 30 Ekim depreminden önce Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığımızı kurduk. Depremden 10 gün gibi kısa süre sonra, ‘İzmir Depremi Ortak Akıl Buluşması’ düzenledik ve ardından Afet Bilim Kurulumuzu oluşturduk. Deprem çalışmaları için bütçemizden 200 milyon lira kaynak ayırdık. Bu doğrultuda ilk olarak kentteki mevcut yapı stokunun envanterini çıkarma kararı alarak İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile 4 Mart’ta bir protokol imzaladık ve depremden en çok etkilenen Bayraklı’da bu çalışmayı başlattık. Ağustos ayı itibarıyla 33 bin 100 konutun tamamının saha ve arşiv çalışmaları tamamlandı, bilimsel değerlendirme aşaması ise devam ediyor. Bu çalışmayla konutlar deprem güvenliği açısından değerlendirilmiş olacak ve yapı kimlik belgesi sistemi oluşturulacak. Bayraklı’nın ardından Bornova, Konak ve Karşıyaka’da bu çalışmayı sürdürecek ve projeyi İzmir’in geneline yayacağız. Uzun vadede kent bütününde 869 bin 217 yapının envanterini çıkartmayı ve deprem güvenliği açından değerlendirmesini yapmayı hedefliyoruz. Böylece İzmirli yurttaşlar yaşadıkları binanın ne kadar dayanıklı olduğu, ne zaman yapıldığı gibi yapılarına ilişkin detaylı bilgileri görebilecek.”