TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Konut kredisi faizlerinin yüksekliğinden dolayı vatandaşlar ev almaya yanaşmıyor. Konut kredi kampanyası düzenleyen bankalar ise yalnızca anlaşmalı firmalardan satın alınan konutlar için faiz indirimi yapıyor. Öte yandan kampanya düzenleyen bankalar kredi kullanma şartlarını zorlaştırdığı için orta ve alt gelirli vatandaşın ev alması neredeyse hayal oldu. Vatandaş ev sahibi olamazken sektör temsilcileri ise satılmayı bekleyen 2 milyona yakın konut olduğunu söylüyor. Hem konut stokunun tükenmesi hem de vatandaşın ev sahibi olabilmesi için konut fiyatlarında ve kredi faizlerinde indirime gidilmeli" dedi.
İlk Çeyrekte İnşaat Sektörü Yüzde 10 Daraldı
2018'in ilk çeyreğinden itibaren inşaat sektöründeki büyümenin azaldığına dikkati çeken Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "2018'in birinci çeyreğinden bu yana inşaat sektöründeki daralma devam ediyor. Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve piyasadaki belirsiz hava yüzünden inşaat sektörü 2019'un ilk çeyreğinde %10,9 daraldı.
Konut satışları ise 2019 Mayıs'ta bir önceki yılın aynı ayına göre %31,3 azaldı. Sektördeki bu daralma, beraberinde onlarca iş kolunu da etkiliyor.
Sektör küçülmeye başladığı halde inşaat firmalarının yaptığı yeni yatırımlar konut stokunu artırdığı gibi biten inşaatların satışını zora sokuyor. Sektörde yaşanan kan kaybının önüne geçmek için konut satışlarındaki KDV oranında indirime gidildi. Bazı bankalar da konut kredisi faiz indirimi yaptı. Ancak devlet bankaları ile özel bankalar arasındaki konut kredi faizleri arasında büyük fark var. Özel bankalar konut kredi faizlerinde indirim yapmalı. Konut kredi kampanyaları ise yalnızca anlaşmalı firmalar için değil tüm konutlarda geçerli olmalı. Kampanyalara talep artınca bankaların kredi kullanma şartları ağırlaştırılmamalı" diye konuştu.
Sektöre KDV Düzenlemesi Getirilmeli
Konut kredilerindeki faiz oranının mevduat faizlerinin çok üzerinde olmaması gerektiğine işaret eden Palandöken, "Konut kredisi kullanıldığında satın alınan gayrimenkullere bankalarca ipotek konulduğundan ve gayrimenkul değerinin en fazla %80'ine kadar kredi verildiğinden dolayı bankaların bu tür kredilerde riski çok düşük. Bu nedenle konut kredilerindeki faiz oranı mevduat faizlerinin çok da üzerinde olmamalıdır. Öte yandan, eldeki konut stokunun eritilmesi için yalnızca bankaların faiz indirimi yeterli değil. Konut satışlarındaki KDV indirimi kalıcı hale getirilmeli. Zaten konut ve iş yeri satışlarında o kadar karışık bir KDV uygulaması var ki bu karışıklık hem KDV iadelerine neden oluyor hem de uygulamayı zorlaştırıyor. Sektörde tek bir KDV uygulaması olmalı, o da %1'in üzerinde olmamalı" şeklinde konuştu.