Hazır beton, madencilik, asfalt, prefabrik yapı elemanları, gıda ve enerji sektörlerinde yatırımları olan Dere Grup, 50 mühendis ve alt taşeronlarıyla beraber 600 çalışanı ile faaliyet gösteriyor. Bu günlere kolay gelmediklerini ifade eden Dere Beton Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şanver Derin, “Kurulduğumuz yıllarda hazır beton sektöründe ağırlıklı olarak çimento üreticisi firmalar vardı. Çimento üreticisi olmayıp hazır beton sektöründe faaliyet gösteren iki firmaydık. Diğer firma daha sonra sektörden çekildi. Sektörde çimento üreticisi olmayıp hazır beton üreten en eski firma olarak büyük ve güçlü firmalarla zor şartlar altında rekabet ederek bugünlere geldik. Ağırlıklı olarak İzmir ve Manisa’da 8 farklı lokasyonda faaliyet gösteriyoruz. Dere Grup olarak inşaat sektörü dışında gıda ve enerji alanlarında da yatırımlarımız var” ifadelerini kullandı.
Büyüme trendimizi koruyoruz
Dere Beton’un kuruluş sürecini anlatan Şanver Derin şunları söyledi: “Dere Beton ilk faaliyetine Bornova Pınarbaşı Agrega Tesisi içerisinde başlamıştır. İnşaat sektöründeki büyüme trendini görüp doğru zamanda doğru yatırımı yaptığımızı düşünüyorum. Büyüme trendimizi koruyoruz ve bugün itibariyle İzmir Bornova-Işıkkent, Pınarbaşı, Torbalı, Aliağa, Foça ve Manisa tesislerimizle ve 2 adet mobil proje santralimizle beraber üretim faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz. 15 hazır beton pompası ve 50 transmikserimiz var. Çimento kökenli firmaları saymazsak bölgenin en büyük hazır beton firmasıyız”
C100/115 sınıfı beton üretim sertifikasına sahip tek firma
Kalite hakkındaki görüşlerini aktaran Derin, “İzmir hazır beton konusunda diğer illere göre daha şanslı. sektördeki firmalarının birçoğu teknik olarak doğruyu yapmaya çalışıyor fakat şunu söylemek istiyorum ‘’kalite’ deyince Dere Beton. Türkiye’de C100/115 sınıfı beton üretim sertifikasına sahip tek firmayız. Durabiliteli-Uzun ömürlü beton tasarımlarımız var. Alternatif hammaddelerle beton üretimi projelerimiz mevcut. TÜBİTAK ile beraber Atık Ark ocağı cüruflarının yapısal beton üretiminde kullanılması için bir proje geliştirdik. Bu projemiz sonucunda ark ocağı cüruflarının kırılıp elendikten sonra belirli yüzdelerle beton üretiminde kullanılabileceğini yaptığımız laboratuvar ve saha çalışmalarıyla teyitledik. Kireç ve çimento dışında alternatif hammadde ile hazır yaş sıva üretip yüksek katlı bir binada test ettik ve çok başarılı oldu. Bu projemizin de tanıtımını en kısa sürede yapmayı hedefliyoruz. Hazır beton tesislerimizde yüzde 100 geri dönüşüm uyguluyoruz. Atık betonları ayrıştırarak agregalarını ve çimento şerbetli suyunu tekrar ölçümleyerek kullanıyoruz. Türkiye’de atık beton lisansı olan tek hazır beton firmayız.” ifadelerini kullandı.
Kentsel dönüşüm projeleri hızlandı
2018’de başlayan ekonomik krizle arz-talep dengesi bozuldu, kapasite kullanımı yüzde 30’lara kadar düştü diyen Derin sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Bu süreçte istihdamdan taviz vermedik. Geçen yıl oluşan depremde birçok binada ağır ve orta hasarlar oluşmuştu. Sevindirici olan taraf yapılan incelemelerde yeni deprem yönetmeliğine göre ürettiğimiz betonlar ile yapılan binalarda yapısal hasar oluşmamıştır. Bu yıl kentsel dönüşüm projelerinin hızlanması ile inşaat sektörü İzmir özelinde bir hareketlilik yaşıyor. Birçok bina yıkıldı fakat imar artışı beklentilerinden dolayı beton dökümleri henüz başlamadı. Yıkılan bina inşaatlarının başlaması ile ilave hacimler oluşacaktır. Kapasite kullanımımız önceki yıllara göre bu yıl daha iyi durumda.”
Üretim maliyetleri artıyor
Maliyetler ile ilgili yorumlarını paylaşan Derin şunları söyledi, “Çimento sektöründe maliyet artışları çok yüksek. Çimento üretim maliyetinin yüzde 75’ini enerji oluşturuyor. Geçen yıl 60 dolara aldıkları kömürü bu yıl 250 dolara alıyorlar. Dolar bazındaki artış 4 kattan fazla. Bir de doların TL’ye göre değer artışını hesaba katarsak enerji maliyetinin 5 kat arttığını görüyoruz. Çimento fiyatlarındaki artış hazır beton fiyatlarına da yansıyor. Bizim de maliyetlerimizin yüzde 60’ını çimento oluşturuyor. Çimento fiyatları, motorin fiyat artışları, elektrik fiyatları, döviz kurları maliyetlerimizi sürekli arttırıyor. 3+1 daire inşaatında yaklaşık 50 metreküp beton kullanılıyor, İzmir’in metropol ilçelerinde 1 milyon TL’nin altında 3+1 daire yok. Dolayısıyla hazır betonun daire satış fiyatları içerisindeki payı yüzde 1 ila 2 arasında minimum seviyededir.”
Müteahhitlere büyük görev düşüyor
Hazır betonun; üretim, sevkiyat, kalıba yerleştirme ve kür aşamalarından 28 gün sonra nihai dayanımının belli olup ürüne dönüştüğünü ve betonun korunması noktasında müteahhitlere büyük görev düştüğünü belirten Şanver Derin şu bilgileri paylaştı: “Bizler tüm süreçlerde Kontrollü ve kaliteli üretim yapıyoruz ancak beton pompanın ucundan çıktıktan sonra sorumluluk Müteahhitlere geçiyor. Yapı Denetim firmalarının kontrolünde betonun kalıba yerleştirme sürecinde vibrasyon uygulanması ve betonun segrege olmadan yerleştirilmesi çok önemlidir. Hava şartlarına göre betonun güneşe, rüzgara ve soğuğa karşı korunması gerekiyor. Beton yüzeyinin çatlamaması için telis bezi gibi örtülerle örtülerek sulama işlemleri yapılmalıdır. Sulama imkanı olmayan yerlerde yüzeye uygulanan kimyasal kürler kullanılmalıdır. Müteahhitlere bu noktada çok büyük görev düşüyor. İlk 7 gün betonun muhafaza edilmesi, kalıp sökümünün çok erken yapılmaması gerekmektedir. Kalıplar söküldükten sonra destek direklerinin muhakkak korunması gerekmektedir. Yapı denetim firmalarının da bu süreçleri kontrol etmesi gerekiyor.”
Şanver Derin Kimdir?
Dere Beton Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şanver Derin, Gazi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünü dereceyle bitirdikten sonra İstanbul’da iş hayatına Hazır Beton sektörü ile başladı, devamında Dere Beton’un kuruşunda Tesis Müdürü olarak görev alarak İzmir’e geldi. 43 yaşındaki Şanver Derin evli ve iki çocuk babasıdır.