“Türkiye'de Mimar ve Mühendisler Kimliksizleştiriliyor"
Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Alpaslan ve İZTO Meclis Üyesi Levent Bendeş yapı ruhsatında mimar ve mühendislerin imza atma zorunluluğunun kaldırılmasını değerlendirdi.
Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Alpaslan ve İZTO Meclis Üyesi Levent Bendeş tüm dünyada mimar ve mühendislerin öneminin artarken Türkiye'de mimar ve mühendislerin kimliksiz hale getirilmeye çalıştığını savundu.
Ticaret Gazetesi'nden Fatih Özkılınç'ın haberine göre; Halil İbrahim Alpaslan uygulamanın mühendislik haklarının kaybına ve usulsüzlüklere neden olacağını belirtirken Levent Bendeş ise uygulama ile mimar ve mühendislerin kimliksiz hale getirildiğini savundu.
Usulsüzlüklere kapı açacak”
Yakın zamanda inşaat ruhsatlarında değişiklik yapılarak mimar ve mühendislerin imzaları kaldırıldığını ve ruhsatlarda sadece mimar ve mühendislerin isimlerinin yazdığını ifade eden Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Alpaslan, “Bu uygulamanın şöyle dezavantajlara yol açabileceğini düşünüyoruz; meslektaşlarımızın ve mühendislerin hakları korunamayacak diye endişe ediyoruz. İkincisi meslek insanlarının haberi olmadan ruhsat müracaatları olabilecek. Bu durumlara rastlıyoruz. Örneğin belediyeden bir ruhsat çıkıyor bir mimar adına daha sonra o mimara ulaştığımızda kendisinin böyle bir proje yapmadığını kendisinden habersiz olarak böyle bir müracaatın yapıldığını belirtiyor. Bu tip sahtecilikler eski sistemde ıslak imza varken bile oluyordu. Islak imza olmayınca bunlar daha da çok artacaktır. Bu uygulama mühendislik haklarının kaybına ve usulsüzlere kapı açacaktır. Genel Merkezimiz de bu uygulama ile ilgili kararın geri alınması için hukuki bir süreç başlatmış durumda. Ruhsatlarda mimarların imzasının olmaması mimarların haberi olmadan ruhsat çıkmasının önünü açacak” dedi.
“Ciddi endişelerimiz var”
İmza hanesinin kaldırılmasının gerekçesi olarak bürokrasiyi azaltma, işlemlerin hızlandırılması gibi argümanlar sunulduğunu belirten Alpaslan, “Böyle bir amaç varsa mimar ve mühendislerin e-devlet sistemi üzerinden onayı istenebilir yada elektronik imza gibi bir takım teknolojiler kullanılabilir. Bu şekilde mimarın, mühendisin gördüğüne dair bir kanıt olması gerekir. Bu şekilde hızlandırılabilir. Ama bunlar gerek görülmeden sadece imza kaldırıldı. Bizim bu konuda ciddi endişelerimiz var. Meslek adamlarını; mühendislileri, mimarları ortamdan ne kadar çok uzaklaştırırsanız son zamanlar da yaşadığımız üzücü olayları daha sık yaşamaya başlarız” diye konuştu.
Arkasında yatan sebep krediler
İzmir Ticaret Odası(İZTO) Meclis Üyesi Levent Bendeş ise “Mimarlara imza attırılmaması sadece mimarları değil, inşaat mühendisi, harita mühendisi gibi bütün ruhsata imza atan serbest meslek sahiplerinin yapı denetimi, müteahhit de dahil hiç birisinin imzası istenmiyor. Bu imza istenmemesinin gerekçesini bakanlıkla konuştuğumda bürokratik nedenlerle ilgili olduğu söylendi. Arkasında yatan neden ise Avrupa Birliği tarafından bir takım kredilerin verilmesi esnasında bu tür bürokrasilerin çok arttığı için bu tür kredilerin verilmesinde zorluklar çıkmaya başlamış. Bu yüzden böyle bir tedbir almışlar” şeklinde konuştu.
“Devlet kendisi ile çelişiyor”
Alınan bu tedbir ile mimar ve mühendislerin oldukça zor durumda kaldığını ve mesleklerinin ayaklar altına düştüğünü dile getiren Bendeş, “Biz projemizi yapıyoruz imzasız uygulama ile projeyi verdiğimiz andan itibaren bütün bağımız kopuyor. O andan itibaren eğer kötü niyetli insanlar varsa her türlü ister resmi dairedeki, belediyedeki bir memurla anlaşarak, ister dışarıdan yaparak bizim haberimiz olmadan her türlü proje tadilatının yapabilecek duruma geldi. Sahte imza atarak biz olayı takip edememiş hale geliyoruz. Birincisi bu sebeple biz mağdur olmuş durumdayız. İkincisi ise yapı ruhsatı kesildiğinde KDV yönetmeliğine göre biz ruhsat kesildikten bir hafta sonra faturalarımızı kesmek zorundayız. Bizim bundan nasıl haberimiz oluyor? Ruhsata imza attığımızda biliyoruz. Şuanda KDV yönetmeliğine göre biz suç işliyoruz. Maliye gelip incelediğinde ruhsatı ayın birinde kesmişler ama bizim bir ay sonra haberimiz olmuş usulsüzlük yaptın ver cezanı. KDV yönetmeliğinin 27’inci maddesine göre biz vergi dairesindeki müdürlerle konuştuğumuzda ne zaman ruhsat kesmememiz gerekiyor diye sorduğumuzda sizin fatura kesme sorumluluğunuz ruhsat kesildikten bir hafta sonra. Ne zaman ruhsatınız kesildi o tarihten itibaren yedi gün içersinde siz faturanızı kesmek zorundasınız. Ben o tarihi bilmiyorsam suç işlemiş oluyorum, ceza yiyorum. Aslında devlet kendiyle çelişiyor” ifadelerini kullandı.
Önemsenmediği zaman kalite düşer
Mimar ve mühendislerin kimliksiz hale getirildiğini kaydeden Bendeş, açıklamalarının devamında ise şu ifadelere yer verdi, “Mimar ve mühendisleri sistemin dışına koyduğunu zaman başımıza gelenleri görüyorsunuz. İmar barışı, kaçak yapıların artması bir dert... İstinat duvarlarının yıkılması ise başka bir dert. Bugün Türkiye Cumhuriyeti içersinde bir yerde deprem olduğunda bir an için korkuyorsunuz, telaş ediyorsunuz ama mimar ve mühendisleri sistem dışına atıyorsunuz. Bu olay aslında bürokrasiyi azaltır gibi görünmekle birlikte beraberinde iki sakıncayı getirmektedir. Birincisi, mimar ve mühendisleri sistem dışına attığınız için kontrolsüzlük oluşuyor. Bizim tarafımızdan kontrol edilmesi gereken projelerde kontrol edilemez hale geliyor. Her türlü yanlış insanların eline geçip farklı hale getirebiliyorlar. Bizi bunu denetleyemiyoruz. İkincisi de biz bunu denetleyemediğimiz zaman yanlış işler olduğu için yapılan projelerde ki hatalar denetlenemediğinden dolayı sadece bir deprem esnasında ortaya çıkabilir. O zaman da iş işten geçmiş olacak. Benim haberim olmadan bir proje tadilatı yapıldığında buna ben nasıl dur diyebileceğim? Tadilatlı projelerde benim içinde olmadığımda büyük sıkıntılara yol açacaktır. Mimar ve mühendisler kimliksiz hale getiriliyor. Tüm dünya da mimar ve mühendisler önemli hale gelirken bizim ülkemizde gerek imar barışında gerek bu imza olayında önemsiz hale getiriliyor. Önemsiz hele getirilen bir meslek gurubunu da başkaları önemsemez. Önemsenmediği zaman da işlerin kalitesi düşmeye başlar.”
Çözüm: E-imza
E- imza ile bu durumun çözüme kavuşacağını belirten Bendeş, “Bunun çözümü ile ilgili bakanlıkta bizzat genel müdürle konuştum. E-imza diye bir olay var. E- imza olayını birçok yerde uyguluyoruz. Bürokrasiyi azaltmak bizim de işimize gelir. E-imza ile bunu aşabiliriz. O zaman KDV yönetmeliğine aykırı davranmış olmayız. Önemsenmiş oluruz. Bize müracaat eden bir yatırımcı ve müteahhit gurubu artık yine sizi önemser. Böylece hem bürokrasi azalmış olur. Bizde bu durumdan memnun kalırız” diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.