Yarımada'nın Geleceğini 15 Yıl Önce Gördük
15 yıl önce Yarımada’nın geleceğini öngörerek şirket merkezini Güzelbahçe’ye taşıyan ve tüm yatırımlarını Yarımada bölgesine kaydıran Saygın İnşaat’ın yönetim kurulu başkanı Şevket Vural Saygın, "Biz de tüm yatırımlarımızı buraya çevirdik" dedi.
1987 yılından beri inşaat sektöründe faaliyet gösterdiklerini belirten Şevket Vural Saygın, Urla Gülbahçe'de yaptıkları yatırımları ve Yarımada'nın gelişimini ve gelecekte Yarımada'yı nelerin beklediğine dair açıklamalarda bulundu. Yarımada'nın, sadece İzmir değil tüm Türkiye için özel bir bölge olduğunu ifade eden Saygın, "Bizim hayatımız ve işimiz burada. Mesleğe başlangıcımızda bu bölgelerdeydi. Urla Gülbahçe ve Bademler'e yönelik çalışmalarımız var. Biz hep Seferihisar-Urla birleşecek diye düşünüyorduk. 15 yıl önceden gelecek planlarımızı buna yönelik yaptık. Bu yüzden tüm yatırımlarımızı buraya çevirdik" dedi.
Geleneksel dokusu korunacak
"Gülbahçe'ye bakınca taş evler ve Rum köyü görüyorum" diyen Saygın, Gülbahçe'de yapmak istedikleri şeyleri şu sözlerle anlattı: "Burada maalesef gecekondularla kapatılmış, dokusu, eski zarafeti bozulmuş bir köy var. 30 yıl önce Alaçatı da çok iyi konumda değildi. Şimdi Alaçatı'nın taş yapılarını eski mi yeni mi yapılmış diye ayırt edemiyorsunuz. Sanki 100 yıldır orada duran Rum köyü, Ege köyü gibi bir izlenimi var. Gülbahçe de aynı noktaya gidiyor. Gülbahçe’de 5 proje bitirdik. 6. Projemizin inşaatı devam ediyor. Yapacağımız 7. proje de ilk altısı kadar büyük bir proje. Projemize yeni başladık. Köy içinde bekleyen iki projemiz var. Buralar köy niteliği, dokusu korunacak alanlar. Bu dokuda ben taş konseptini görüyorum. Köy merkezindeki projelerimizi taş dokusuna uygun inşa edeceğiz. Geleneksel Ege ve Rum taş yapısıyla, taş kaplamalarıyla, Alaçatı hissi vermeye çalıştık. Elimizdeki inşaatları da tamamlayınca aşağı yukarı 200 tane konut köyün içerisinde hayat bulacak. Bu köyün dokusunu da biraz daha ileriye taşımaya çalışıyoruz. Son projemiz 94 konuttan oluşuyor. İsmini Palmiye Sitesi koyduk. Bu projede çıtayı farklı yere götürüyoruz. Burası Gülbahçe'nin en yüksek noktası. Manzaraya hakim ve çok özel bir yer.”
2. sayfafafaffafafa
HEM TÜRKİYE’NİN HEM DE DÜNYANIN GÖZDESİ
İzmir'in en güzel sahil beldesinin Gülbahçe olduğunu söyleyen Saygın, "Burada temiz ve sıcak bir denize girme şansınız var. İzmir'e ve Çeşme'ye 20 dakikada ulaşabilirsiniz. Bölge için bir yıldız olma adayı. Ama imarda planlanan alan çok küçük. 3 bin adet küçük konut yapılacak. Üç bin konutla sayfiye ihtiyacının giderilmesi mümkün değil. Bu plan şimdiden eksik kalıyor. Bakanlık buna bir önlem alınmalı. Yamaçlarda bir alan bulmak gerekiyor. Çünkü konuta ihtiyaç duyulan bir bölge. Yeniden bir plan hazırlığı yapılmalı" diye konuştu.
Karaburun’da doğa, Çeşme’de su kaynakları korunmalı
Yarımada'nın hem Türkiye hem dünya için gözde bir yer olduğunu ve buranın korunması gerektiğini ifade eden Saygın, "Karaburun yapılaşmaya açılmamalıydı. Karaburun dünyada ender bir coğrafya. Deniziyle, ormanıyla, doğasıyla çok farklı bir yer. Yapılaşabileceğiniz bir yer değil. Çetin bir coğrafyası var. Karaburun'da özellikle kaçak yapılaşmaya çok dikkat etmek gerekiyor. Bunun yanında Yarımada'nın geneline baktığımızda su fakiri olduğunu görüyoruz. Çeşme'ye çok fazla nüfus geldi ve su kaynakları yetmeyecektir. Tüketilen kaynaklar Ildır'daki derin su kaynakları. Buralarda sondaj için her yıl daha derine iniliyor. Yasadışı pompajla, gayri nizami açılan su kuyularıyla yer altı suları tüketiliyor. Rezerv yerleri azalınca tatlı ile tuzlu su karışıyor. Böyle bir tahribat noktasına gelmemeli. Göç güzel ama su ve altyapısını karşılayabileceğiniz bir çalışma yapmanız gerekiyor. Şimdiden su tüketimi azaltacak önlemler alınmalıdır" dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.