Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İzmir Şubesi İnşaat, Çevre ve Yapı Malzemeleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Türkyılmaz 1 Haziranda yürürlüğe girecek olan otopark yönetmeliği ve geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren Yeni tip imar yönetmeliği, kentsel dönüşüm ve konutta KDV, Faiz, Tapu harcı desteğini değerlendirdi. Türkyılmaz, MÜİAD olarak inşaat sektörünün sorunlarının çözümü konusunda her zaman her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirtti.

ESKİ İMAR PLANI OLAN YERDE YENİ İMAR YÖNETMELİĞİNİ UYGULAMAK MÜMKÜN DEĞİL

İmar yönetmeliklerinin sürekli değiştiğini,  değişmesi de gerektiğini vurgulayan Ahmet Türkyılmaz şunları dile getirdi, “ Şehir yaşayan bir organizma gibidir. Şehir sürekli değiştiği için yönetmeliklerinde de güncellenerek şehirlere ayak uydurması gerekiyor. Ancak şehrin merkezlerine baktığımızda altyapısıyla, üstyapısıyla sıkışmış şehirler görüyoruz. Yeni yönetmelikler buradaki sorunları çözüme ulaştıramıyor. Şehir merkezindeki ada ve parsel çalışmaları genellikle yeni yönetmeliklere müsait olmuyor. Planlar ile ilgili uygulama sorunları yaşanıyor. Yeni planlanan yerlerde bu yönetmelik uygulandığında hakikaten güzel şehirler oluşuyor. Ancak sıkışık, eski yapıların yer aldığı yerlerde bu imar yönetmeliğini uygulamak gerçekten zor oluyor. Bu durum biz müteahhitleri çok zorluyor. Formül bulmamız zorlaşıyor. İmar planlarının, imar yönetmelikleriyle uyum içerisinde olması gerekiyor. Bir yönetmelik çıkarıyorsanız hemen akabinde ya planı yönetmeliğe uygun hale getireceksiniz, ya yönetmelikteki maddeleri uygun hale getireceksiniz ya da plan notlarını uygun hale getireceksiniz. Bunu çok hızlı yapamazsanız, o bölgede iş yapan müteahhitlerin işini daha da zorlaştırırsınız. Kamu kurumlarının tamamı bir koordine içerisinde çalışması gerektiğini hep söylüyoruz. Bizde MÜSİAD olarak bu koordinasyonunda her zaman görev alabileceğimizi dile getiriyoruz. Biz her zaman taşın altına elimizi koymaya hazırız.”

İZMİR ANADOLUDAKİ HERHANGİ BİR ŞEHİR GİBİ YAPILAŞAMAZ

Her şehrin kendine özgü bir dokusu olduğunu belirten bu yüzden imar yönetmeliklerinde ana kriterler aynı kalmak kaydıyla değişiklik gösterebilmesi gerektiğini savunan Türkyılmaz, “Yönetmeliklerin değişmesi gerekli ama büyükşehirlerin kendi dokuları da oluyor. İzmir de bu şehirlerden biri. İzmir körfez şehri. Şehirleşmesi Anadolu’daki herhangi bir şehir gibi yapılaşamaz. Kendine ait bir dokusu olması lazım. Bakanlığın olmazsa olmaz kriterleri hariç imar planlarındaki bazı maddelerin şehirlerdeki dokuya göre değişmesi gerektiğine inanıyorum. İzmir’de Büyükşehir Belediyesi ise bakanlığın bir araya gelip bunu konuşması gerekiyor. Adımı kim atmıyor veya adımı ilk kimin atması gerekiyor bunu irdelemiyoruz. Şehir için bir şeyler yapılacaksa kimin ilk adımı attığı önemli değil. Önemli olan yapılmasıdır. Bunun için ön ayak olmamız gerekiyorsa bunu da yaparız” dedi.

OTOPARK YÖNETMELİĞİ ÇOK CİDDİ SORUNLARA YOL AÇACAK

1 Haziranda yürürlüğe girecek olan Otopark Yönetmeliği’nin uzatılmasını talep eden Türkyılmaz sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Ülkemizin hakikaten çok ciddi bir otopark sorunu var. İnsanların yollara park etmesinden başka çaresi kalmıyor. Özel sektör olarak da otopark için ne gerekiyorsa onu yapalım. Sorumluluk alalım ama tek başımıza değil. Eğer bir sorumluluk alınacaksa kamu kurumlarının, belediyelerin ve bakanlığın bize ön ayak olması gerekmez mi? Otopark yönetmeliği çıkıyor ama ucu açık maddeler var. Bu maddeler çok ciddi sorunlara yol açacak. Bunu ilerde göreceğiz.”

OTOPARK YAPILAMADIĞI İÇİN PROJELER YAPILAMAYACAK

Otopark yapılamayacak parsellerde projelerin yapılamayacağı konusunda uyarıda bulunan Türkyılmaz “Yönetmelik her daire için bir otopark zorunluluğu getiriyor ama otopark yapmaya müsait olmayan parseller var. Bu parsellerde yürüme mesafesinde bölgesel otoparklar yapılmalı. Biz bu otoparkların yapılması için ücret verirken bu otoparklar yapılmıyor. Biz nasıl her daireye bir otopark alanı bırakacağız, parsel müsait değil. Ne yapacağız? Şehirde uygulanamayacak yönetmelikle çıkarıldığında hiçbir zaman yapılamama riski var. Otopark yapılamadığı için yapılamayacak projeler çıkacak ortaya. Otopark yönetmeliğinin yürürlüğe girmesi için bazı şeylerin beklenmesi, bazı şeylerin netleşmesi gerekiyor. Biz bunu raporlayarak ilgili mercilere bildirdik. Sadece özel sektörle bazı şeyleri yenilemek özel sektörü yoruyor. Bu günlerde özel sektörü bu kadar yormamak gerekiyor” dedi.

İZMİR’DE KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN YAVAŞ OLMASININ EN BÜYÜK NEDENİ…

MÜSİAD olarak kentsel dönüşüm sorununu İzmir’de sürekli gündeme getirdiklerini belirten Türkyılmaz kentsel dönüşüm ile ilgili şu ifadelere yer verdi, “İzmir’imiz çok güzel bir şehir. İzmir’de çarpık kentleşme sorununu bir an önce ortadan kaldırmamız gerekiyor. İzmir’deki nazım imar planlamaların bir an önce hazırlanması gerekiyor. Hem bakanlığın hem de belediyenin kentsel dönüşüme eğilmeleri gerekiyor. Birinci derece deprem kuşağındayız. İnsanları emniyetsiz konutlarda barınmaması gerekiyor. Şehrin estetiği açısından da değerlendirmek lazım. Şehrimizde dönüştüremezsek, şehirlerimizi güzelleştiremezsek şehirlerimizi nasıl marka haline getiririz. Bütün kurumlar kentsel dönüşüme eğilmesi gerekiyor. Çevre Şehircilik bakanımızın kentsel dönüşüme ciddi bir ilgisi var. Mevcut kentsel dönüşüm yasasını İzmir’de hakkıyla kullanamıyoruz. Sadece yerinde dönüşüm olarak kullanıyoruz. Kentsel dönüşüm çalışmaları var ama süratli olması gerekiyor. Depremin ne zaman geleceğini bilmiyoruz. Kentsel dönüşümü 10 yılda, 15 yılda bitireceğiz demek başarı mıdır? Bu süre zarfında deprem gelmeyecek mi? 6306 sayılı kentsel dönüşüm yasası çıktı ama Büyükşehir hala 5393 sayılı yasanın 73. Maddesine göre kentsel dönüşüm alanı ilan ediyor.  6306 sayılı yasa çok daha süratli. Diğer yasa yetersiz olduğu ve yavaş olduğu için 6306 çıktı. Ama biz onu kullanamıyoruz. İzmir’de kentsel dönüşümün yavaş olmasının en büyük nedeni bu. Herkesin daha gayretli olması gerekiyor.”

KONUT DİĞER TÜM YATIRIM ARAÇLARINDAN ÇOK DAHA KARLI

Hükümetin KDV, Faiz ve tapu harcı teşviklerini yorumlayan Türkyılmaz, “Sektör bu teşviklerle beraber kendini toparlayacaktır. Böyle umut ediyoruz. İnsanlar gayrimenkule ilk başta yatırım olarak bakıyor. İnsanlar döviz artışından dolayı biraz da orya yönlendi. Döviz ne kadar artarsa artsın gayrimenkul yatırımı kadar hiçbir zaman kazandırmaz. Bunu istatistikler söylüyor. Konut faizlerinde çok ciddi artış olmuştu. Bu da satışları olumsuz etkiledi. Hükümetimiz bunu gördü ve sağ olsun önüne geçti. Satışlara da yavaş yavaş yansımaya başladı. İnşaat maliyetleri bu kadar artarken biz müteahhitler dik durup bu artışları hala fiyatlara yansıtmadık. Gayrimenkul alacak her kesime sesleniyorum. Şu anda konut almak diğer tüm yatırım araçlarından çok daha karlı. Kısa vadede de, uzun vadede de gayrimenkul daha çok kazandıracak” dedi.